Oyunculuk kraterleri

BİNNAZ Ergin'i televizyon izleyicileri Ayaşlı ve Kiracıları, Ekmek Teknesi gibi dizilerle tanıdı. Oysa yılların tiyatro sanatçısıydı. Eşi Zafer Ergin ile birlikte, yuttuğu sahne tozunun hakkını fazlasıyla verenlerdendi. Binnaz Ergin, yeni dönem dizilerinden birinin yönetmeniyle iş görüşmesi yaptı. Canlandıracağı karakter neredeyse ısmarlama bir elbise gibi üzerine "şıp" diye oturuyordu. Yönetmenle her konuda anlaşıp, el sıkışarak ayrıldı. Ancak bir kaç gün sonra yönetmen onu arayıp, "Tatilde çok bronzlaşmışsınız. Bu ten rengi, bizim karaktere uymayacak" deyip, teklifi geri çekti. Yılların deneyimli oyuncusu Binnaz Ergin, bunun altında başka bir "çapanoğlu" bulunduğunu sezip, daha önce pek çok dizide birlikte çalıştığı yönetmen arkadaşını sıkıştırınca, gerçek ortaya çıktı. Yapımcı, dizisinde "popüler" daha doğrusu "sansasyonel" bir oyuncu arıyordu. Ve yönetmenin kendisine önerdiği "Binnaz Ergin" ismini hiç düşünmeden veto etmişti. (Kim bilir belki yüzünü bile hayalinde canlandıramamıştı. Medyatik isim peşinde koşan yapımcı Binnaz Ergin'i nereden tanısın?) Binnaz Ergin'in sesi ise telefonda ağlamaklı geliyordu: "Bu meslekte yol almak için ille de medyatik şarkıcı, türkücü olmam mı gerekiyor? Ne yapayım yani? Rol kapmak için 50 yaşından sonra kocamı mı aldatayım? Barlarda mı dağıtayım? Ne yapayım?" Binnaz Ergin'i iyi tanırım. Sete gelen kameralardan bile bucak bucak kaçar. "Siz gençleri tanıtın, onlarla röportaj yapın" deyip, köşeye çekilir. Şu hale bakar mısınız? Oyunculuk "kriterleri" nasıl dibe vurdu... Bunlara artık kriter değil, "krater" demek daha doğru olacak galiba... NOT: Dizinin ismi, yönetmeni, yapımcısı bende saklı. Adlarını vermiyorum çünkü okuyunca sadece "onların" yüzünün kızarması bana yeter!