Sonbahardaki yağışların, iç ve batı kesimlerde yaşanan ''hidrolojik kuraklığı'' ortadan kaldırma olasılığının düşük olduğu bildirildi.Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Ağustos-Eylül-Ekim aylarını kapsayan meteorolojik tahminler raporu hazırladı.
Rapora göre, ağustos ayında güney ve iç kesimlerin Basra alçak basıncının etkisinde kalacak olması nedeniyle sıcak ve kurak dönem
etkisini sürdürecek. Sıcaklık değerlerinin, ortalamaların 2-4 derece üzerinde seyredeceği ağustos ayında kuzey kesimlerde görülecek kısa süreli yağış geçişlerinin dışında önemli derecede yağış beklenmiyor.
Eylül-ekim aylarında ise yurdun kuzey ve iç kesimlerinde görülecek alçak basınç sistemleri ve cephesel geçişlere bağlı olarak özellikle kuzey ve iç kesimlerde mevsime uygun yağışların görüleceği tahmin ediliyor. Bu zaman periyodunda sıcaklık değerlerinin mevsim normallerinin 1-2 derece üzerinde seyretmesi bekleniyor.
Raporda, şu görüşlere yer verildi:''2007 Şubat-Mart döneminde yağış azlığına bağlı gelişen meteorolojik
kuraklığı, ilkbahar yağışlarının yetersizliği, oldukça kurak ve sıcak yaz şartları besledi. Bunun sonucunda başta Marmara, Ege ve İç Anadolu bölgeleri olmak üzere ülkemizin iç ve batı kesimlerinin 'hidrolojik kuraklık' aşamasına geldiği göz önüne alındığında mevsimsel şartlara bağlı görülebilecek sonbahar yağışlarının ülkemizin iç ve batı kesimlerinde yaşanan hidrolojik kuraklığı önümüzdeki 4-5 aylık süreçte ortadan kaldırması olasılığı düşüktür.''
Raporda, ''Yağış azlığı olarak tanımlanan 'Meteorolojik Kuraklık' yağışların artış göstereceği dönemlere bağlı olarak ortadan kalksa dahi baraj, göl, nehir havzalarındaki hidrolojik kuraklığın ortadan kalkması için daha uzun süreli yağışlı dönemlere ihtiyaç vardır'' denildi.
YAĞIŞ AZLIĞIRaporda, Ekim 2006-Temmuz 2007 periyodunda alınan yağışlarla ilgili değerlendirmeye de yer verildi.
Türkiye genelinde yağışların toplam miktarında yüzde 16.8 azalma görüldüğü vurgulanan raporda, Ege bölgesinde yüzde 44, Marmara
bölgesinde yüzde 33, İç Anadolu bölgesinde yüzde 22 azalma olduğu kaydedildi.
Kentsel bazda ise aynı dönemde İzmir ve İstanbul yüzde 49, Ankara ise yüzde 35 oranında daha az yağış aldı.
Raporda, Türkiye'nin coğrafi konum itibariyle yarı-kurak iklim kuşağında olduğu ve topografyası gereği düzensiz yağış rejimine sahip olduğu anımsatılarak, ''Sürekli kuraklık riskine maruz kalan bir ülke özelliği göz önüne alınarak su tasarrufunun azami ölçüde sürdürülmesi, sektörel planlamaların mevcut analiz ve öngörüler doğrultusunda yapılması yararlı olacaktır'' denildi.