Çankaya için yeni formül...

Başbakan Tayyip Erdoğan'a yakın bir isim dün şu soruyu yöneltti:
"Cumhurbaşkanlığı seçiminde Başbakan, ilk iki turda adayları serbest bırakıp, üçüncü turda en fazla oyu alanı destekleyelim derse ne olur?"
Sorudaki amaç, Erdoğan'ın önceki gün dile getirdiği şu cümlesindeki puzzle'ın çözümüne yönelik:
"(Muhalefet liderlerine) ben mi giderim; aday arkadaşlar mı gider; aday arkadaş mı gider, bakacağız..."
Eğer dile getirilen formül hayata geçirilirse, Cumhurbaşkanlığı seçiminin 20 Ağustos'ta yapılacak ilk turu ile 24 Ağustos'taki ikinci turunda parti grubu serbest bırakılacak.
28 Ağustos'taki üçüncü turda ise en fazla oyu alan aday çevresinde birleşilmesi istenecek; 276 salt çoğunluk yeterli olacağı için yeni Cumhurbaşkanı'nın seçilmesi sağlanacak.
Böylece, geçen dönemde karşılaşılan "tek isim dayatması" gibi suçlamalara muhatap olunmayacak.
Formül Erdoğan'ın seçim öncesi verdiği sözü de yerine getirmesine yardımcı olacak.
Yani, "muhalefet liderlerine bu kez daha fazla aday ismiyle gideceğiz, uzlaşı arayacağız" sözü...

Taban baskısı
Bu formül çalışsa bile, dört gündür milletvekillerinin cep telefonlarına, yoğun bir şekilde teşkilattan gelen, "Abdullah Gül kesinlikle Cumhurbaşkanı seçilmeli" baskısıyla dolu mesajlara rağmen başka aday çıkabilir mi?
Veya Erdoğan ve parti yönetimi, Gül dışında aday çıkmasını cesaretlendirebilir mi?
Cesaretlendirilse bile, sonucu belli yarışta Gül'ün karşısına kim çıkıp ezilmek ister?
AK Parti'de bu sorulara verilen yanıtlar ve tespitler muhtelif.
İçlerinden en dikkat çekicisi de şöyle:
"Geçen dönemki parlamentoda Gül dışında başka bir adaya 20 milletvekilimiz oy verirdi. Bugün sayı 100'ü bulur..."
Böyle bile olsa, Gül dışında çıkacak aday sayısı birden fazla olması durumunda muhalefetin tamamı dahi oy verse yine bir şey ifade etmeyecek.
Ayrıca, MHP de TBMM Başkanlığı'nda olduğu gibi kendi adayını çıkarma kararlılığını sürdürdüğü dikkate alındığında...

Ara yöntem
O nedenle partide daha fazla aday yerine "Gül ile yola devam" diyenlerin sayısı fazla.
Bu görüşte olanlar, "Başbakan taban baskısı ile diğer kefenin horozunu eşitleme çabasında. Bu dönem sıkıntı çıksın istemiyor ama kimse de yardımcı olmuyor; herkes koltuk sevdasında" söylemlerine karşı da şu görüşü dile getiriyor:
"Yemin törenine de katılmadılar; ne etkisi oldu?.."
Eğer bir sıkıntı çıkarsa, referandum sürecinin devam ettirilip, cumhurbaşkanının halk tarafından belirleneceği seçime kadar Devlet Bakanı Beşir Atalay'ın Köşk'e gönderilmesi formülü de tartışılıyor.
AK Parti, Cumhurbaşkanlığı seçiminde izleyeceği rotayı yarın çerçeve de olsa belirleyecek.
Bugünden görünen o ki Çankaya için bütün yollar Gül'e çıkıyor...
DÜZELTME: Önceki günkü yazımda TBMM Başkanvekilliği'ne ilk kez bayan milletvekili seçildiğini yazmıştım. TBMM'nin ilk kadın Başkanvekili Nermin Neftçi'dir. Düzeltir, özür dilerim.