kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 6 Ağustos 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Kızımın sözleri yüreğimi acıttı

"40 yaşında emekli oldum, gelir düzeyim belli bir seviyeye geldi ve hayatımın en rahat dönemini yaşayabilecekken dört buçuk senedir Ankara Polis Evi'nde yurt hayatı yaşıyorum. Bu hizmet duygusu sizi tatmin etmezse tüm bunlara katlanamazsınız. Eşim ve çocuklarım İstanbul'da, ben ise göçebe bir hayat yaşıyorum. Üç kızımdan büyük olan Hukuk Fakültesi'nde, ortanca Anadolu Lisesi'nde ve küçüğü de ilkokul beşinci sınıfta okuyor." Her ne kadar topluma hizmeti ön planda tutsa da anne Halide İncekara'nın çocuklarından söz ederken bakışları değişiyor. "En küçüğüm ben giderken ilkokula yeni başlamıştı ve bana sürekli 'Anneciğim benim okuluma gelip diğer anneler gibi paltomu askıya asar mısın', 'Beni okula götürür müsün?', 'Beni okuldan alır mısın?' diyordu. Geçen sürede o da bu duruma alıştı, artık umursamıyor" dese de İncekara kızının bu sözlerinden içinin acıdığını itiraf ediyor. Belki bu nedenledir ki, "Benim siyaset yapma, evimi barkımı terk etme nedenim gençler ve çocuklarla ilgili çalışmalar yapabilmektir" diyor.

İNCEKARA'YI ÜZEN DİZİ FİLM
"Ben 'Kadın İsterse' dizisinin adını duyunca çok sevinmiştim. İşte kadının gücünü anlatacak bir dizi gözüyle bakmıştım. Başrolünde de çok sevdiğim bir sanatçı Hülya Avşar vardı. Ancak senaristi beni hayal kırıklığına uğrattı. Bir kadın yalnızca sadece şeklini değiştirip yeniden eski eşini kazanmayı mı ister? Halbuki ben o başlığın altında kadın isterse şehrini, çevresini, ülkesini nasıl değiştirir gibi bir şeyler beklemiştim. Fırsat buldukça dizileri izlerim aralarında en çok Avrupa Yakası'nı beğenerek izliyorum. Aşk dizilerinde ise kadınları çok iyi seçemiyorlar. Sadece güzelim ama rol yapamıyorum diye bir görüntü çıkıyor karşımıza. Gece ise daha çok müzik kanallarını izlemeyi severim."