YD
yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder.
SMS:
?YD
Birinci ders
Abdüllatif Şener konuşuyor.
Herkes dinliyor.
CHP'deki "eski parti büyükleri" konuşuyorlar.
Kimi dinliyor, kimi dinlemiyor.
Ama "dinleyici sayısı" Abdüllatif beyi dinleyenlerden "çok az."
Neden?
Abdüllatif Şener "şeref locasını kendi iradesiyle" terk etti.
Hem de "ısrara" rağmen.
"Yeni dönemde" yine Meclis'e girmesi "çantada keklikti."
Elinin tersiyle itti.
Şimdi onun "yüksek sesle konuşma hakkı" var.
"Eleştiri hakkı" var.
Deniz Baykal "şu anda kendisini eleştirenleri" seçilecek yerlerden aday gösterseydi...
Meclis'e taşısaydı...
Acaba "aynı kişiler, aynı eleştirileri" yapacak mıydı?
Deniz Baykal eleştirilmez mi?
Elbette eleştirilecek.
Ama gönül isterdi ki, eleştiri korosunda "Abdüllatif Şener gibi, şeref kürsüsündeyken çekilenler" de olsaydı.
Ayrıca solun sorunu "Baykal gitsin ben geleyim" olayından ibaret değil ki.
"Gelmek isteyenlerin" projesi nerede?
Solun problemi "proje."
Sol "doğruları" söylüyor ama, söylenenler "1960-1970'lerin doğruları."
O tarihlerde Avrupa'nın 14 ülkesinde "sol iktidardaydı."
Bugün "sadece 4 ülkede."
Bazı hallerde insanlar
"çekilerek de yükselebiliyorlar." Abdüllatif Şener'in
"çekilerek verdiği ders" gibi.
Yayın tarihi: 1 Ağustos 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/08/01//haber,AB95D8B9A4F6401895E5D0404BBAC6CF.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.