ABD'nin güneyinde, kurtuluş arayan ruhlar

Çok sever gözüktüğü gencecik sevgilisi Ronnie çok uzaklardaki savaşa katılmak için orduya yazıldığını söyleyip ayrılır ayrılmaz, delişmen, seksi ve alabildiğine başınabuyruk Rae, kendisini hiç tanımadığı genç erkeklerin çılgın âlemlerine atar ve bir alkol, dans ve seks gecesinde önüne gelenle yatar. Ertesi sabah, Ronnie'nin en yakın arkadaşı ona en büyük kazığı atar ve genç kızı yarı ölü halde yolun ortasına atıp gider. Bu sıcak, tutucu ve ırkçı güney kasabasında, Rae gözlerini yaşlı bir zencinin evinde açar. Lazarus eski bir blues şarkıcısı ve iman sahibi bir adamdır. Ama karısı kendisini yeni terk etmiştir: Üstelik kardeşine kaçarak... Ve onunla her buluşmasında, adama hakaretler yağdırmaktadır. Lazarus, öfkesi içinde, eline düşen bu küçük yosmadan tüm kadınlardan almayı düşlediği intikamı mı alacaktır? Onu zincirle odaya bağlayıp 'adam etmeye' kalkarak? Yoksa onun da, küçükken uğradığı tacizin travmasını yaşayan bu küçük kadından öğrenecekleri mi vardır? Amerikan sineması tüm gösterişi, cilası ve bunların kimi zaman saklayamadığı kofluğu içinde, zaman zaman ülkesinin, çağının ve giderek insanoğlunun gerçekliğini arar ve buna da oldukça yaklaşmayı başarır. Bazen bağımsız filmlerde, bazen de ünlü yönetmenlerin imza attığı yapımlarında... Son yıllarda izleyegeldiğimiz ve kolay kolay unutamadığımız Kesişen Yollar, Hayatın İçinden, Sherry Baby gibi bu tür yapımlara yeni bir katkı da, daha önce üç film yönetmiş olan 1971 doğumlu yazar-yönetmen Craig Brewer'den geliyor. Kara Yılan İnliyor, içine girebildiğiniz takdirde ilgiyle izleyebileceğiniz bir yapım. Ama bu ilginin bir bedeli de var: İçinizi acıtacak filmlerden bu... Daha önce de bu türden ateşli dramlara çok sahne olan ve özellikle Tennessee Williams, William İnge gibi bir dönem tiyatro yazarlarının gözde mekanı ABD'nin güneyi; ırk sorunları, zenci müziği ve soluğunu hep hissettiren cinselliğiyle, bu filme de zengin bir malzeme oluşturuyor. Gerçi her şeyin bir boy abartıldığını ve filmin gerçek bir içtenlik duygusu içermediğini düşünmek de mümkün. Ama sonuç olarak, ustalıkla yazılıp çekilmiş, insan ruhunun derinliklerine ayna tutan bir film bu. Cristina Ricci, önceki rollerinden radikal biçimde farklı bir rolde insanı şaşırtıyor, adeta nefesimizi kesiyor. Samuel Jackson, tür filmlerinin ve hızlı aksiyonların sakladığı gerçek yeteneğini gösterme fırsatını buluyor. Şarkıcı Justin Timberlake bile fena değil. Filmin müziği ise ayrı bir yazı konusu olabilir. Sonuç olarak, şu kısır mevsimin bence en ilgiye değer filmlerinden biri...

KARA YILAN İNLİYOR * * *
(Black Snake Moan)/ Yönetim ve senaryo: Craig Brewer/ Görüntü: Amy Vincent/ Müzik: Scott Bomar/ Oyuncular: Samuel L. Jackson, Cristina Ricci, Justin Timberlake, S. Epatha Merkerson, John Cothran Jr., David Banner/ Amerikan filmi