İLİŞKİLİ HABERLER
Artık köyün delisi olmaktan çıktım!
Artık köyün delisi olmaktan çıktım!
Açık Radyo'nun kurucusu Ömer Madra, 10 yıldır anlattığı küresel ısınma tehlikesine; Kate Evans'ın 'Acayip Havalar' isimli çizgi romanını yayımlayarak yeni bir boyut getiriyor: Bu kitap neden hemen harekete geçmemizi ve yapacaklarımızı anlatıyor..
Yıllar önce başladı anlatmaya Ömer Madra; "Küresel ısınma bir 'yok oluş' tehlikesidir! Önlem alınmalıdır" demeye... Köşe yazıları yazdı, öğrencilere anlattı, kurduğu Açık Radyo'da programlar yaptı. Tabii "Bu adam da hep aynı şeyi söylüyor" diyenler çıktı... Ve kendisini 'köyün delisi' bile ilan etmek zorunda kaldı. Neyse ki geçen yıl, Türk insanı nihayet 'titredi ve kendine geldi'; 4 Kasım 2006'da ilki, 28 Nisan 2007'de ikincisi yapılan küresel ısınma karşıtı mitinglerde boy gösterilmeye başlandı. Bu nedenle Ömer Madra "2006 hepimizi bekleyen çevre felaketi bakımından bir uyanış yılı oldu" diyor. 2007 mi? Madra'ya göre 2007 de umut ve eylem yılı olmalı... Gerçi hala küresel ısınmayı, sevimli kutup ayılarının yok olması zanneden zihniyetler var. Oysa çok uzak değil, sadece 10 yıl sonra hepimiz 'yok olabiliriz!' Hadi bir de şunu söyleyelim; araştırmalara göre eğer birey ve yönetim olarak (tam da seçim gününde geleceğin yöneticilerine duyurulur) önlem almazsak, Antalya plajı yok olacak! "Eğer önlem almazsak Bodrum'a ne olacak?" sorusunun yanıtını da hep birlikte göreceğiz, tabii görme şansı bulursak... Kısacası konu son derece ciddi! Ve bu son derece ciddi konuyu anlatan (Ömer Madra'nın kurucusu olduğu Açık Rradyo'nun yayımladığı ilk kitap olma özelliğini de taşıyan) 'Acayip Havalar' isimli bir çizgi roman çıktı geçtiğimiz günlerde. Kate Evans'ın 'acayip' kaynakçalarına dayanan çizgi romanda küresel ısınmanın ne olduğu şanslıyız ki normal bir insanın anlayacağı düzeyde anlatılıyor. Ömer Madra bile "Ben de çok şey öğrendim bu kitaptan" diyor...
BİR ÇEŞİT İKLİMBİLİMCİ OLDUM
* Bu aslında çok ciddi bir kitap... Çok komik tarafları da var fakat çok acıtan bir komik. Çünkü gerçek... Konu çok iyi araştırılmış; Kate Evans çok iyi bir çizer olmanın yanı sıra son derece iyi bir araştırmacı...
* Kitapta 100'ün üzerinde kaynakça var; araştırma raporları, demeçler... Kaç çizgi romanda kaynakça vardır ki... Çok yoktur herhalde... Ben özellikle bu konu üzerinde çok uzun süredir çalışıyorum. Hakikaten haddi hesabı olmayan sayıda makale ve yaklaşık 30 kitap okudum.
* Sanırım Türkiye'de bu konuda en fazla okuyanlardan birisiniz... Öyle sayılabilir. Hani bir çeşit 'iklimbilimci' gibi oldum. Ve ben bu kitapta en ufak bir eksiklik görmedim, birçok şey de öğrendim.
* Ne öğrendiniz? Bence herkes, özellikle yeni kuşak mutlak surette aktivist olmak zorunda çünkü kendi geleceğidir. Bu kitap nasıl mücadele etmek ve neden hemen harekete geçmek gerektiği konusunda önemli ipuçları veriyor, bunu çok iyi anlatıyor. Sıkmayan ve akademik olmayan bir dille ama fevkalade de akademik kaynaklardan da yararlanarak anlatıyor. İkinci olarak da bu kitap bir umut da barındırıyor...
* Bunları yaparsanız... Kurtarabiliriz... 'Eğer istersek kurtuluşun anahtarı bizim elimizde' diyen bir tarafı var bu kitabın.
DOMATES GİBİ KIZARIYORUZ
* Şöyle bir şey oldu mu; siz 10 yıldır bu konuyu anlatmaya çalışıyorsunuz. Hatta kendinizi 'Ben köyün delisiyim' diye tabir ediyordunuz. Bu çizgi roman sizin 10 yıldır yapamadığınızı mı yapacak? Valla bu, bir kişinin ya da bir çizerin ya da bir radyocunun ya da bir yazarın tek başına yapabileceği işlerden değil. Çok büyük bir göktaşının çarpmasının veya bir tsunami dalgasının gelmesi gibi bir benzetme yapabiliriz. Şimdi atmosfer bize buradan bakınca çok büyük görünüyor. Ama o bir zar gibi incecik. Karbondioksit başta olmak üzere, sera gazı dediğimiz şeyler; kömür, petrol ve doğalgazdan (yani ısınmak, imalatta kullanmak ya da seyahat etmek için tüketimini yaptığımız fosil yakıtlardan, ki bunlar sıkıştırılmış güneş ışığıdır aslında) çıkan gazlar atmosfer tabakasının içinde birikiyor ve bir sera gibi onu kapatıyor. Ve domates gibi kızarıyoruz! Bunu kendi davranışlarımızla önlemek aslında hem elimizde hem değil. Çünkü arabalar, uçaklar, klima cihazları, her gün yaptığımız alışveriş çok rahat etmemize yol açan şeyler. İşte bu kitabın en önemli özelliklerinden biri nasıl eyleme geçebileceğimizi de anlatması. Ve farklı ruh hallerine giriyor. Bir tanesi para babası, bir tanesi bilim dünyasının insanı, birisi de sıradan insan...
* Yani bu kitapta olaya hem ne olacağından habersiz ve korkan birinin gözünden, hem çok ciddi bir gücü ve parası olan biri tarafından bakılıyor. Hem de bir bilim adamı raporları anlatıyor tek tek... Evet... Ben aslında hiçbir zaman anlatmakta zorluk çektiğimi düşünmedim. Tabii belki de dünyanın en karmaşık sisteminden bahsediyoruz ama asıl kavramakta güçlük çektiğimiz; 'Ben ne yapacağım?' sorusu.
* İyi de sizin yıllardır anlatamadığınız, 'köyün delisi' durumuna düşmenize neden olan şey nedir? Öyle değil aslında... Bakın geçen yıl kış gelmedi, bu yaz belki de gelmiş geçmiş en sıcak birinci ya da ikinci yaz olacak. Yani artık gözle görülür bir hal aldı bu olay. Yağmur yağmıyor, kuraklık oluyor, aynı anda kuraklık ve canlıların ölümüne neden olacak seller oluyor... Bunlar da küresel iklim değişikliğinden kaynaklanıyor. Yani insanlar artık somut olarak görmeye başladı. Benim üzerinde durmaya çalıştığım şey; uyanış başladı, artık köyün delisi olmaktan çıktım...
* Peki yıllardır küresel ısınmayı yazan Ömer Madra'dan sıkılanlar artık bu kitabı mı okusun? Bu kitabı herkes okusun... Bence kitabın sonundaki şu cümle her şeyi söylüyor: Bu kitabı, hayatını değiştirmek için kullan çünkü bundan sonra olacaklar senin şimdi yapacaklarına bağlı!
İLİŞKİLİ HABERLER
Artık köyün delisi olmaktan çıktım!
Yayın tarihi: 22 Temmuz 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/07/22/gny/haber,4C7FC8DB86184C1B937C575F72261528.html
Tüm hakları saklıdır.