kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 15 Temmuz 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Günaydın 
YÜKSEL AYTUĞ

Sevgili geyiği olmadan şov yapılamaz mı?

BÜLENT Ersoy da sonunda şov programıyla Star ekranlarında arz-ı endam eyledi. Ersoy'un programa gelişinin "görkemli" olması planlanmıştı. Bu nedenle Ersoy, kıyıya kurulan stüdyoya bir tekneyle geldi. Ancak tekne, kıyıya yaklaşmakta zorlanınca Kaptan-ı Diva Bülent Sultan'ın yüzü birazcık asıldı. Neyse ki Sahil Güvenlik'in müdahalesine gerek kalmadan Diva tekneden indirilebildi. Bakalım sert lodos havalarında ne olacak? Ersoy, programını Popstar yarışmacısı Armağan Uzun ile yaptığı sürpriz evliliğin yankıları üzerine oturtmuştu. Uzun uzun eşine bağlılığını, sevgisini anlattı. Sonra da spekülasyonları yanıtladı. Armağan'ın "mütevazı çalışmaları" sonucu kazandığı paralardan arttırarak aldığı yüzüğü gösterirken sesi titredi, gözleri yaşardı. Sonra da "sahte evlilik" söylentilerini yanıtlamak için evlilik cüzdanını getirtip, kameraya dayadı!.. Ardından da nispet yaptı: "Ben herifin olmuşum, herif benim olmuş. Atı alan çoktan Üsküdar'ı geçmiş. Herifin tapusu bendedur artık. Hade, hadeeee!.." Eh, "Bülent Ersoy romantizmi" bu olsa gerek!.. Benim asıl dikkatimi çeken ise ünlü sanatçıların televizyon şovlarında ağırlıklı olarak "özel hayatlarını" reyting malzemesi olarak kullanmaları. İbrahim Tatlıses ile Hülya Avşar haftalarca ekranda "flört oyunu" oynamıştı. Tatlıses daha sonra kendisine aşık olan Aysu Baceoğlu'nu programına davet etmişti. İbo'nun şovlarında "gönül işleri" hâlâ başrolü oynuyor. Gelelim Seda Sayan'a... Neredeyse koca sezonu boyunca "Bitanesini" ekranda tepe tepe kullanıyormuş gibi bir görüntü yarattı. Seda ile Nihat canlı yayınlarda bir darıldılar, bir barıştılar, bir sarmaş dolaş oldular, bir kavga ettiler. Magazin dünyasının en hanım hanımcık sanatçılarından Muazzez Ersoy bile İzzet Yıldızhan ile birlikte sunduğu programda kendilerine yakıştırılan aşk iddialarını kullanıp, "flörtöz" bir görüntü sergilemekten geri durmadı. Demem o ki, ünlüyseniz ve bir televizyon programı yapacaksanız, her şeyden önce mutlaka "çetrefilli" bir aşk hikayeniz olacak. Bu ezberi bir tek atv'nin Sarı Sıcak'ı bozuyor. Program, Ferhat Göçer ve Hüsnü Şenlendirici'nin tüm "sansasyon potansiyeline" rağmen, bu gücü kullanmayıp, sadece "müziği" konuşturarak, reyting listelerinde gün birincilikleri elde ediyor. Demek ki, eğlenmek için ekran karşısına geçen izleyicinin tek gereksinimi, aşk dedikodusu değil!.. Bilmem anlatabildim mi?