kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 30 Haziran 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Cumartesi SABAH 
FİLİZ AKIN

Amerika'da bir gala

Dünya Starkey İşitme Vakfı'nın sahibi Bill Austin'in çağrısı, Emin Örnek'in davetiyle Amerika'ya Minneapolis'e gittik. Austin, göl kenarındaki, duvarlarında orijinal Picasso, Miro, Renoir tabloları olan evinin bahçesinde harika bir parti verdi. Ertesi gün fabrikasında kulağım kontrol edilirken, birçok ünlüyle karşılaştık. Aya ayak basan ikinci astronot, dünyanın en ünlü kulak burun boğazcısı, çok ünlü bir estetik doktoru ve Mickey Rooney gibi bazı konuklarla fotoğraf çektirdik. Bu kez genç müzik starlarımızdan Özgün'le beraber gitmiştik. Elton John turnede olduğu için onunla düet yapacakları bölüm gerçekleşemedi. Ama önümüzdeki yıl yapılacak. Özgün, "Yurdumda duymayan kalmasın!" diyerek, Türkçe sözler yazdığı vakıf şarkısını ve yeni albümden bir şarkısını, bir teknisyenin hatası yüzünden seslendiremedi, ama bütün seyahat boyunca yakında çıkacak albümünün şarkılarını dinledik keyifle... O, Kıvırır adlı şarkısının klibini çekmiş ve merak içinde yorumları bekliyor. Benim favorim ise Kumru adlı şarkısı oldu. Cumartesi gecesi, kırmızı halılı gala da çok güzeldi. Tanınmış şirketlerin sahipleriyle dolu geceyi Jay Leno sundu. Çocuklar için yardım yapan ünlülerden Goldie Hawn'ı, Jane Seymour anlattı ve ödülünü verdi. Gece boyunca Afrika, Güney Amerika, Uzakdoğu gibi bölgelerde imkânı olmayan çocuklara kulaklık takılması için toplanan miktar, 4,5 milyon doları geçti. Yine en büyük sponsorlar (NBA takımı ve Kanadalı Starkey ile 400 bin dolar civarında) Türkiye'ye yönelik oldu. Pek âdetleri olmadığı halde Türkiye ve Ortadoğu Genel Müdürü Emin Örnek'i sahneye davet edip, misafirperverliği ve çalışmalarını överek Türkiye'yi alkışlatmaları gözlerimizi doldurdu. Özgün ile bunda payımız olduğunu düşünüp gururlandık.

İŞİTMENİN ÖNEMİ
Türk grubu, başta Emin Bey olmak üzere N1 PR Başkanı Bircan Usallı Silan, Genel Müdür Yardımcısı, Müge Karakılınç, Mehmet Bakır ve masadaki diğer arkadaşlar ile kucaklaşarak birbirimizi kutladık. Bill Austin'in söylediğine göre işitme, duyular içinde en önemlisi. Çünkü insanın kendini ve dünyayı tanıması özetle öğrenmesi, yüzde 80 oranında, işitme yoluyla oluyormuş. Evet, bu yıl da bin çocuğumuza bu imkânı ve sevinci yaşatabileceğiz. NBA basket takımı İstanbul'a geldiğinde Efes Pilsen'le maç yapacağı için biz de orada olacağız. Sonra onlar gelip çocuklara tek tek işitme aletlerini takacak ve o özel anı birlikte yaşayacağız.

GECENİN ANLAMI
"So the World May Hear!" (Dünya Duymalı) galası, bize çok anlamlı geldi. Çünkü aslında bu kadar imkânı olan adamlar, bu sponsorları bulup herkesi bu işe dahil ettikten sonra bir ekip gönderip yaptırabilir. Ama hayır! Yaşlı başlı insanlar, bir ay boyunca evlerini, alışkanlıklarını bırakıp bizzat kendileri günde sekiz saat ayakta kalarak, o makineleri yapıp çocuklara takıp, o şaşkınlık ve mutluluk patlaması anını yaşamak için binlerce kilometre uzaklara taşınıyor. Bu beni çok etkiliyor ve bunu gerçekleştiren Bill ve karısı Tani ile bütün sponsorları, çocuklar ve tanrı aşkına, bu kadar inanarak çabaladıkları için çok takdir ediyorum doğrusu... Darısı bizdeki büyük firmaların başına! Bu sorumluluk projeleriyle hem daha çok kazanıyorlar hem de "İnsanlar alabildikleri kadar değil, esas verebildikleri kadar var olabilirler," diyebiliyorlar. Celine Dion'un da görüntü ve sesiyle ifade ettiği gibi ilk defa rüzgârın dallardaki hışırtısını, yağmurun ve dalgaların sesini duyacaklar. Ondan daha da önemlisi ilk defa gözlerinin içine bakan annelerinin sesini duyacaklar. Celine Dion, "Oğlumun 'Seni seviyorum bir tanem,' dediğimi duymamasını düşünemiyorum," derken hepimiz ağlamaklıydık. Ama hepimizin duyarlılığıyla binlerce çocuğa bu imkânı yaratacağız. Kim bilir belki de böylece ileride bir gün, dünyada duymayan kalmayacak.