Merkez'den harcama uyarısı
Merkez Bankası, enflasyon hedefine ulaşılması önünde engel olarak gördüğü harcamalar konusunda hükümeti uyardı.
Banka, "Orta vadeli enflasyon bekleyişlerinin henüz hedefle uyumlu düzeye gelmemiş olması, özellikle ücretlerdeki ayarlamalar kanalıyla hizmet fiyatları ve enflasyon görünümüne ilişkin risk oluşturmaya devam etmektedir. Orta vadeli enflasyon bekleyişlerinin hedefle uyumlu düzeye gelmesi için para politikasının kararlı duruşunun mali disiplin ve hedeflerle uyumlu gelirler politikası ile desteklenmesi gerekmektedir" uyarısında bulundu.
Merkez Bankası, faiz dışı bütçe harcamalarında gözlenen artışların para politikasının etkinliğini azaltma potansiyeli taşıdığını altını çizerek, "2007 yılının ilk beş ayı itibarıyla, merkezi yönetim faiz dışı harcamalarındaki artışın yılın tamamı için öngörülen yüksek oranlı artış hedefinin de üzerinde gerçekleşmiş olması bu konudaki gelişmelerin yakından izlenmesini gerektirmektedir" değerlendirmesini yaptı.
Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu'nun 14 Haziran'da yaptığı toplantının özetini açıkladı. Tüketici fiyatlarının, mayıs ayında yüzde 0.50 oranında arttığı ve yıllık enflasyonun 1.5 puan düşerek yüzde 9.23 oranına gerilediği anımsatılan açıklamada, bu düşüşte, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkileri, işlenmemiş gıda fiyatlarındaki kısmi düzeltme ve geçen yılın aynı dönemindeki yüksek artışların oluşturduğu baz etkisinin belirleyici olduğu ifade edildi.
SICAKLAR ENFLASYONU ETKİLEDİ
İşlenmemiş gıda ürünleri grubunda yıllık enflasyonun mayıs ayında yüzde 11.09 oranına gerilediği ifade edilen açıklamada, hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi sonucunda yeni mahsul ürünlerin pazara girişinin önemli ölçüde haziran ayından mayıs ayına kaymasının, söz konusu düşüşü beraberinde getirdiği kaydedilerek, şöyle denildi:
"Bu etki özellikle sebze fiyatları üzerinde görülürken, meyve fiyatları yüksek artış eğilimini korumaktadır. Sebze fiyatlarının bu ay önemli ölçüde gerilemiş olması mayıs ayı enflasyonunu olumlu etkilemekle beraber, yaz aylarındaki fiyat düşüşlerinin daha sınırlı olma olasılığını gündeme getirmektedir. Diğer taraftan, tahıl ürünleri için belirlenen alım fiyatlarındaki artışlar, hava sıcaklıkları ve yağış eksikliği sebebiyle belirli ürünlerin rekoltesinin azalma olasılığı ve yaş sebze-meyve ticaretine ilişkin yeni Hal Kanunu önümüzdeki dönemde gıda fiyatları üzerindeki belirsizliği artıran unsurlardır. Bununla birlikte, gıda grubunda belirli ürünlerde KDV oranında indirimine gidilmiş olması Haziran ayında gıda fiyatlarını olumlu etkileyebilecektir."
BİRİKİMLİ HİZMET ARTIŞINDA REKOR
Hizmet enflasyonunda son aylarda başlayan düşüş eğiliminin mayıs ayında belirginleşerek devam ettiği belirtilen açıklamada, "Hizmet grubunda yıllık enflasyon Nisan ayına kıyasla 0.91 puan azalarak yüzde 10.85 oranına gerilemiştir.
Yılın ilk beş aylık döneminde birikimli hizmet fiyatları artışı yüzde 3.39 ile 2003 bazlı endeks tarihindeki en düşük artış oranıdır. Özellikle ulaştırma hizmetleri ile lokanta ve oteller grubu fiyat artışlarında geçmiş yıllara kıyasla belirgin bir iyileşme gözlenmektedir. Parasal sıkılaştırmanın etkileriyle bir çok hizmet kaleminin fiyatlarında yavaşlama eğilimi gözlenirken kira kalemi yüksek artış eğilimini korumaktadır" denildi.
KONUTTA ENERJİ FİYATLARDAN ETKİLENECEK
Enerji fiyatları üzerinde uluslararası petrol fiyatlarındaki artışların etkilerinin görüldüğü ifade edilen açıklamada, akaryakıt fiyatlarının son üç ayda yüzde 8.45 oranında arttığı belirtildi. Konut grubunda yer alan enerji kalemlerinde ise aylık artışların oldukça düşük düzeylerde seyrederek olumlu bir görünüm çizdiği ifade edilen açıklamada, "Bununla birlikte, Kurul, petrol fiyatlarındaki artışların konut grubundaki enerji kalemlerine olası yansımalarını dikkatle değerlendirmektedir" denildi.
ENFLASYONDA DÜŞÜŞ SÜRECEK
Kurulun, enflasyondaki düşüş eğiliminin önümüzdeki aylarda devam edeceği değerlendirmesinde bulunduğu bildirilen açıklamada, 2006 yılının ikinci yarısında döviz kurundaki artışın fiyatlara yoğun olarak yansımasından kaynaklanan baz etkisinin ortadan kalkması ve sıkı para politikasının gecikmeli etkilerinin özellikle hizmetler ve dayanıklı tüketim malları fiyatlarına yansıması sonucunda yıllık enflasyondaki düşüşün süreceği tahmini aktarıldı. Özel kapsamlı TÜFE göstergelerinin seyrinin bu öngörüyü destekler nitelikte olduğu vurgulandı.
Özel tüketim talebindeki yavaşlamanın belirginleştiği belirtilen açıklamada, şu değerlendirmede bulunuldu:
KREDİ HIZI YAVAŞLIYOR
"Mevcut veriler 2007 yılının ikinci çeyreğinde iç talepteki yavaşlamanın devam ettiğine işaret etmektedir. Konut ve ihtiyaç kredilerinde yıllık büyüme hızlarındaki yavaşlama eğilimi korunurken, taşıt kredilerindeki gerileme artarak sürmektedir. Mevsimsellikten arındırılmış verilere göre nisan ayı beyaz eşya satışları ve tüketim malları ithalatı ile nisan ve mayıs aylarına ilişkin otomobil satışlarındaki gerileme de bu görünümü desteklemektedir."
Özel sektör makine-teçhizat yatırım talebindeki yavaşlamanın devam ettiği vurgulanan açıklamada, elektrikli makine ve cihazlar sektörü üretiminde ve sermaye malları ithalatında nisan ayında mevsimsellikten arındırılmış veriler mart ayına göre artış göstermekle birlikte, makine teçhizat sektörü üretiminin nisan ayında gerilemesi ve ticari araç satışlarındaki düşüşün mayıs ayında da devam etmesinin makine-teçhizat yatırım harcamalarındaki yavaşlamanın sürdüğüne işaret ettiği anlatıldı. Metalik olmayan mineral maddeler sektörü üretim ve ithalat verilerinin ise inşaat yatırımlarının bir ivmelenme olmaksızın artmaya devam ettiği yönünde sinyal verdiği ifade edildi.
DIŞ TALEP GÜCÜNÜ KORUYOR
Dış talebin gücünü koruduğunun altı çizilen açıklamada, ihracat miktar endeksinin yıllık artış oranının nisan ayında da ithalat miktar endeksinin oldukça üzerinde gerçekleştiğine dikkat çekildi. Öncü verilere göre son dönemde ihracatın yüksek oranlarda artmaya devam ettiği belirtilen açıklamada, "Bu doğrultuda, 2007 yılının ilk yarısında dış talebin büyümeye pozitif yöndeki katkısının sürdüğü düşünülmektedir.
Dış talepteki güçlü seyre rağmen iç talepteki yavaşlamanın belirginleşmesiyle sanayi üretimi de yavaşlamaktadır" denildi.
SANAYİ ÜRETİMİ AZALIYOR
Mevsimsellikten arındırılmış verilerin, nisan ayı sanayi üretiminin mart ayının altında gerçekleştiğini gösterdiği anlatılan açıklamada, "Bu yavaşlama eğiliminin yanında 2006 yılının ikinci çeyreğindeki güçlü baz etkisi de dikkate alındığında, 2007 yılı ikinci çeyreğinde sanayi üretimi ve katma değeri artışında belirgin bir düşüş olacağı tahmin edilmektedir" denildi.
Hizmetler sektörü istihdam artış oranının son üç çeyrekte yavaşlama eğilimi göstermesinin de ekonomik faaliyetteki ölçülü yavaşlamayla genel olarak uyumlu bir görünüm arz ettiği belirtilen açıklamada, şu değerlendirmede bulunuldu:
BELİRSİZLİK DÜŞÜŞÜ SINIRLADI
"Mayıs ayında enflasyondaki düşüş eğiliminin belirginleşmesi beklentilere olumlu yansımış ve gerek kısa gerekse orta vadeli beklentilerde bir miktar iyileşme gözlenmiştir. Ancak belirsizlik algılamalarının devam etmesi enflasyon beklentilerindeki düşüşü sınırlamıştır. Önümüzdeki dönemde enflasyondaki düşüşün devam etmesiyle birlikte orta vadeli bekleyişlerin de yüzde 4 hedefine yaklaşmaya devam edeceği tahmin edilmektedir."
Ekonomide son bir yıl içindeki gelişmelerin Kurulun öngörüleriyle uyumlu olarak gerçekleştiği belirtilen açıklamada, tüketim ve yatırım talebindeki yavaşlama devam ederken dış talebin güçlü seyrinin ekonomik faaliyetteki yavaşlamayı sınırlandırdığı kaydedildi. Toplam talep koşullarının enflasyondaki düşüş sürecine verdiği desteğin artarak sürdüğü ifade edildi.
KONUT KREDİ FAİZİNDE DÜŞÜŞ SINIRLI KALACAK
Orta vadeli enflasyon bekleyişlerindeki olumlu görünüme paralel olarak devlet iç borçlanma senetleri faizlerinde düşüş eğiliminin sürdüğü bildirilen açıklamada, "Gerek faizlerdeki düşüş gerekse sermaye girişlerinin devam etmesi finansal sistemdeki krediye dönüştürülebilir fon arzını genişletmekte ve kredi faizleri üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturmaktadır.
Bu gelişmelerin etkisiyle konut kredisi faizlerinde aşağı yönlü bir hareket gözlenmekle birlikte para politikasının temkinli duruşu göz önüne alındığında söz konusu düşüş eğiliminin kısa vadede sınırlı kalacağı değerlendirilmektedir" denildi. Kredi faizlerinin halen yüksek seviyelerde seyretmesinin yanı sıra, dönemsel olarak risk algılamasının artmış olması ve bu durumun harcamaların ötelenmesine yol açmasının da kredi talebini sınırladığı vurgulandı.
Parasal göstergelerin de para politikasının sıkı duruşunu ve ekonomik faaliyetteki yavaşlamayı teyid ettiği ifade edilen açıklamada, 2006 yılı ortasından itibaren yavaşlama eğilimi gösteren reel emisyon hacminin, 2007 yılında yıllık olarak gerileme gösterdiği kaydedilirken, "Yine de, parasal göstergeler değerlendirilirken portföy tercihlerindeki değişikliklerin ve finansal sistemdeki yeniliklerin de göz önünde tutulması gerekmektedir" denildi.
RİSKLER VAR
2006 Haziran ayından itibaren gerçekleştirilen parasal sıkılaştırmanın enflasyon üzerindeki gecikmeli etkilerinin görülmeye başlandığının altı çizilen açıklamada, "Bu çerçevede, enflasyonda başlamış olan düşüş eğiliminin önümüzdeki dönemde devam etmesi beklenmektedir. Bununla birlikte, enflasyon görünümüne ilişkin bazı riskler bulunmaktadır" denildi.
Enflasyon bekleyişlerindeki katılığın ve geçmişe dönük fiyatlama alışkanlığının yeterince kırılamama olasılığının enflasyon görünümüne ilişkin önemli bir risk unsuru olarak değerlendirildiği anlatılan açıklamada, şöyle denildi:
ÜCRET AYARLAMALARI VE MALİ DİSİPLİN UYARISI
"Orta vadeli enflasyon bekleyişlerinin henüz hedefle uyumlu düzeye gelmemiş olması, özellikle ücretlerdeki ayarlamalar kanalıyla hizmet fiyatları ve enflasyon görünümüne ilişkin risk oluşturmaya devam etmektedir. Bu çerçevede Kurul, hizmet fiyatlarında son dönemde gözlenen kısmi iyileşmeyi olumlu olarak değerlendirmekle birlikte, hizmet fiyatlarının yüksek artışını sürdürme riskinin devam ettiğini düşünmektedir. Orta vadeli enflasyon bekleyişlerinin hedefle uyumlu düzeye gelmesi için para politikasının kararlı duruşunun mali disiplin ve hedeflerle uyumlu gelirler politikası ile desteklenmesi gerekmektedir."
Para politikasının gecikmeli etkilerine ilişkin belirsizliklerin, azalmakla birlikte devam ettiği belirtilen açıklamada, parasal sıkılaştırmanın iç talep üzerinde etkili olduğu, buna karşın etkinin enflasyona hangi ölçüde yansıyacağı konusundaki belirsizliklerin devam ettiği ifade edildi. Açıklamada şöyle denildi:
BÜTÇE HARCAMALARINDA ARTIŞ
"Ayrıca faiz dışı bütçe harcamalarında gözlenen artışlar para politikasının etkinliğini azaltma potansiyeli taşımaktadır. 2007 yılının ilk beş ayı itibarıyla, merkezi yönetim faiz dışı harcamalarındaki artışın yılın tamamı için öngörülen yüksek oranlı artış hedefinin de üzerinde gerçekleşmiş olması bu konudaki gelişmelerin yakından izlenmesini gerektirmektedir. Bu çerçevede Kurul, gelirler politikasındaki ayarlamaların ve kamu kesimi faiz dışı harcamalarının enflasyon ve enflasyon beklentileri üzerindeki olası yansımalarını dikkatle değerlendirmektedir."
ABD'DE FAİZ İNDİRİMİNİN ERTELENMESİ
Yakın dönemdeki gelişmelerin, uluslararası likidite koşulları ve küresel risk algılamasındaki değişimlerin enflasyon görünümüne dair risk unsurları arasındaki yerini koruduğuna işaret edilen açıklamada, mevcut durumda, gelişmiş ülkelere dair temel göstergelerin yönünün henüz netleşmiş olmamasının önemli bir risk unsuru olduğu kaydedildi.
Açıklamada, "Nitekim, Haziran ayı başında ABD'de ekonomik faaliyete ilişkin verilerin güçlü seyretmesiyle faiz indirimi beklentilerinin ötelenmesi piyasalarda dalgalanmalara yol açmıştır. Ayrıca küresel ekonomideki dengelere ilişkin belirsizlik algılamalarının devam etmesi de uluslararası yatırımcıların portföy tercihlerinde ve likidite akışında ani dalgalanmalara yol açabilecek önemli bir risk unsuru olarak öne çıkmaktadır" denildi.
PETROL FİYATLARI RİSKİ
Ham petrol fiyatlarındaki artışların sürmesinin, girdi maliyetleri kanalıyla enflasyon üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiği ve enflasyondaki düşüş sürecini yavaşlattığı vurgulanan açıklamada, "Kurul, enerji fiyatlarındaki risklerin önemini koruduğunu değerlendirmekte ve ham petrol fiyatlarındaki hareketleri, enflasyon görünümü açısından yakından takip etmektedir" denildi.
Sonuç olarak, enflasyon beklentilerinin henüz hedeflerle uyumlu olmaması, geçmişe dönük fiyatlama davranışının sürmesi, hizmet fiyat enflasyonundaki olumlu gelişmelere rağmen bu konudaki risklerin ortadan kalkmamış olması, petrol fiyatlarındaki artışlar ve belirsizlik algılamalarının devam etmesi göz önüne alınarak politika faizlerinin sabit tutulmasına karar verildiği belirtildi. Açıklamada, şu mesajlar verildi:
SIKI DURUŞ SÜRECEK
"Kurul, orta vadede enflasyon hedefine ulaşılması için para politikasında sıkı duruşun devam etmesinin gerektiği değerlendirmesini yapmıştır. Fiyat istikrarının sağlanması açısından para politikasının yanında maliye politikaları ve yapısal reformlar da kuşkusuz büyük önem taşımaktadır. Mali disiplinin kalitesini artıracak olan yapısal reformlar konusundaki gelişmeler, gerek makroekonomik istikrar gerekse fiyat istikrarı açısından yakından izlenmektedir. Avrupa Birliği'ne uyum ve yakınsama sürecinin devam etmesi ile ekonomik programa ilişkin yapısal reformların planlandığı gibi kesintiye uğramaksızın hayata geçirilmesi önemini korumaktadır. Son yıllarda söz konusu alanlarda atılan kararlı adımların önümüzdeki dönemde de aynı kararlılıkla sürdürülmesi uluslararası konjonktürdeki değişimlerin en az dalgalanmayla atlatılmasına katkıda bulunacaktır."
(ANKA)
Yayın tarihi: 26 Haziran 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/06/26//haber,0554A719F82144BCB06C3A68C99EF2EF.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.