Pembe kurdele meme kanserinin, beyaz eşarp ise rahim ağzı kanserinin simgesi oldu.
'Rahim ağzı kanseri aşısı' iyileştirmiyor koruyor!
SEVDİCAN GÜNEŞ
16.05.2007
Rahim ağzı kanserine yol açan HPV virüsüne karşı geliştirilen aşı sayesinde kadınlar bu hastalığa karşı daha şanslı. Aşıyı geliştiren ekipte yer alan ünlü uzman Prof. Majewski kadınları bir konuda uyarıyor: HPV virüsüyle karşılaşmadan aşı yapılmalı. Ben iki kızıma da rahim ağzı kanserinden korumak için aşı yaptırdım..
Rahim ağzı kanserine yol açan HPV virüsüne karşı aşıyı geliştiren ekipte yer alan Varşova Tıp Fakültesi Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Tanı ve Tedavi Merkezi Başkanı Prof. Dr. Slawomir Majewski, sorularımızı yanıtladı:
* Türkiye'de Kanser Daire Başkanı kızına bu aşıyı yaptırmayacağını söyledi. Sizin kızınız var mı ve bu aşıyı yaptırır mısınız?
Bu kişisel bir yaklaşım. Ancak benim 12 ve 15 yaşlarında olan iki kızım var ve bu yıl onları rahim ağzı kanserinden korumak için aşı yaptırdım. Koldan yapılan bu aşılar, 0-2 ve 6 ay arayla 3 doz şeklinde gerçekleştiriliyor. Aşı yetişkinlerde ve çocuklarda aynı dozda uygulanıyor.
* HPV aşısının etkisi yalnızca koruyucu mu, iyileştirici etkisi de var mı?
Hali hazırdaki lezyonlara tedavi yapmıyor. Virüsle karşılaşma gerçekleşmeden önce kullanılması en iyisi.
ŞİMDİLİK 7 YIL KORUYOR
* Aşıyı bir kere yapınca hayat boyu koruyor mu?
Bugün aşıyı 12 yaşındaki çocuğa yaparsanız aşının onu 17 yaşına kadar koruyacağını biliyoruz. Ancak daha uzun süreyi kapsayan araştırmalar yok. Bir yıl sonra diğer çalışmaların sonucunda, koruyuculuğunun altı yıl mı, yedi yıl mı, yoksa ömür boyu mu devam ettiğiyle ilgili daha fazla şey söyleyebileceğiz.
* Sizce ilerleyen yıllarda riskleri ortaya çıkar mı?
Tabii bu yeni bir şey ve her yeni şeyde olduğu gibi bunu bileme yiz. Ancak aşının gerçekten son derece güvenli olduğuna yönelik kanıtlarımız var. Aşıda hiçbir viral DNA yok; bu durumda hiçbir hastalık yaratılamaz ve tam anlamıyla güvenlidir diyebilirim.
* Aşı Türkiye'de çok pahalı ve Türk kadınlarında rahim ağzı kanseri az görülüyor. Sizce öncelikli korunma yöntemi mi olmalı, yoksa diğer seçenekler mi kullanılmalı?
DEVLET AŞILAMALI
Türkiye için görülme sıklığına bakarak karar verilmeli. Ayrıca burada önemli olan sayılar değil, olayın gelişme dinamiğidir. Türkiye'nin bazı bölgelerinde bu hastalığa yakalanma sıklığında bir artış görmüştüm. Buralarda aşıya öncelik verilebilir.
* Sizce aşı için kampanyalar düzenlenmesi gerekir mi?
Bu sadece benim verebileceğim bir karar değil; bu konuda bir uzlaşmaya varılması gerekir. Ama bence devlet bütçesinden ayrılacak pay ile genç nüfus aşılanmalı. Ancak yetişikinler aşının parasını kendi cebinden vermeli diye düşünüyorum. Örneğin sigara içen kadınları düşünürsek; her gün 2 Euro sigaraya vermek yerine o parayı biriktiririlerse 6 ayda aşı için gereken parayı bulurlar. Ancak bu durumda tercih yine kişiseldir. ABD'de kampanya yürütülürken bir hata yapıldı. Kampanyalar neredeyse tamamen genç nüfusa odaklanıyordu. Ancak Avrupa'nın konuya bakış açışı daha farklı. Bizde kampanyanın hedef kitlesi ebeveyn ve doktorlar. Çünkü çocuklarını doktora ebeveynler götürecek ve aşı için görüşü doktorlar bildirecek.
Yayın tarihi: 17 Mayıs 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/05/17/gny/haber,CA95FBE144214DDEA0DCFE7FE6465EB4.html
Tüm hakları saklıdır.