Başarılı iş kadınlarının romantik hayatları

İyi eğitim almış ve iş yaşantısında başarılı olan kadın, 'yalnız kadın' olarak bilinir, eskiden beri... Yoğun iş hayatı, kadının şahsi mutluluğunu ve evliliğini zedeler. Bu sebeple kendini iş hayatına veren kadın, yalnız kalmayı tercih etmiştir. Evlenseler bile boşanma ihtimalleri yüksektir! Boşanmazlarsa da evlilikleri daha da mutsuz olur. Bir de seks yaşantıları çok sıkıcıdır.
Peki başarılı kadınlar, çekiciliklerini kaybetmek için mi kendilerini eğitiyorlar? Geleneksel düşünce tarzına, 'entelektüel kadınların, bir erkeği elinde tutma ve çocuğa bakabilme kapasiteleri gerçek kadınınkinden daha düşük' şeklinde yerleşmiş.
1873'te Harward Tıp Fakültesi'nde zamanın seçkin profesörleri; yüksek tahsilin zorluğu, kanı rahimden beyne doğru yönelttiği gerekçesi ile yüksek eğitim gören kadınların daha huysuz ve de kısır olduklarını açıklamış.
Kadınların eğitim ve iş hayatında rekabete girmeleri; hakkını savunan, iddialı ve bağımsız şahsiyetler olmalarına sebep olduğu için, sadakat göstermeleri de zorlaşıyormuş.
Bir başka deyişle, bu tip kadınların romantik ilişkilere girebilmeleri veya sürdürebilmeleri daha zor. Çünkü yeteri kadar aptalı oynamıyorlar ya da bazı erkeklerin anlamsız egolarına boyun eğip, haksız davranışlara karşı uysal olamıyorlar.

ERKEKLER KORKABİLİR

Kendilerine güveni yetersiz olan erkekler, başarılı ve güçlü kadınlarla ilişkiye girmekten korkar. Neden? Çünkü erkeklerin, erkeklik güçlerini ifade edebilmek için entelektüel olarak, kadından yüksekte olma ihtiyaçları var. Onlar, kadınların kendilerine ihtiyacı olduğunu hissetmek ister.
Bir erkek bir kadınla ilk tanıştığında onda; iyi bir iş, ekonomik bağımsızlık, farklı ilgi alanları ve iyi bir sosyal yaşantı görüyorsa, kendisine soracaktır; "Ona farklı ne önerebilirim" diye... Eğer bu soruya yeterli cevap alamazsa sizi elinde tutamayacağını düşündüğü için ilişkiden kaçar.
New York Times'ın iğneleyici diliyle tanınan köşe yazarlarından Maureen Dowd 'Are Men Necessary' yani 'Erkekler Gerekli midir' adlı kitabında da farklı bir görüşü savunmuyor! Yetenekli kadınların uzun bir birliktelik sürdürememesinin nedenlerini kitabında esprili bir dille anlatıyor.

BAĞIMSIZ KADINLAR BEĞENİLİYOR

New York Times'ın güçlü bir kalemi yerine, hizmetçi ruhuna sahip olsa daha kolay uzun bir ilişkiye girebileceğini söylüyor. Dowd'a göre erkeklerin aradıkları beyinsiz, güzel kadınlar!
Dowd, alaycı yorumları ile okunması zevkli bir kitap yazmış. Ama kendi yalnızlığını sadece karşı cinsin hatası olarak görmesi yanlış gibi geliyor... Aslında erkekler güçlü, bağımsız, enerjik, akıllı kadınları beğenirler ve isterler. Ama kadının gücünü kullanma şekli erkeğin ilişkide var olma sebebini tümden yok ediyorsa, o zaman kendisine ihtiyaç duyan bir kadını bulmayı tercih eder. Her ne kadar karşı görüş yoğunluğunu sürdürse de, 'erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer' sözü artık önemini yitirmeye başladı.
Amerika'da 'Journal of Marriage and Family'nin (Evlilik ve Aile Dergisi) yaptığı bir araştırmaya göre, 20 yıl önce kadının sakin bir mizaca sahip olması, iyi yemek ve temizlik yapması bir eşte en çok aranılan özellikken, şimdi entelektüellik ve eğitim ön planda...
Eskiden kadınların eğitimlerini ve kariyerlerini ön plana alarak evliliği ertelemesi, ileri yaşlarda evlenmelerini de engelliyordu. Ancak bu durum da değişti! Evlenen çiftlerin yaşlarında yükselme var. Çünkü günümüzün modern erkekleri artık eşitlikçi bir ilişkiyi tehdit olarak görmemeyi öğrenmeye başladı.
Birbirlerini tamamlayıcı özelliklerinin olmasının öneminin farkındalar. Ayrıca kendi bağımsızlığı olan ve ekmek parasına katkıda bulunabilen kadınları eş olarak tercih ediyorlar. Modern, eğitimli çiftlerin seks hayatları da daha kaliteli oluyormuş. Çünkü seks hayatlarında yeniliğe, değişikliğe daha açıklar...