Allah aparttırmasın!

Geçen hafta, Nil Karaibrahimgil'in 'Bu mudur?' isimli şarkısı ve klibi hakkındaki neşe dolu görüşlerimi belirtmiştim. Klipte Türkan Şoray, Filiz Akın ve Belgin Doruk'un dudaklarının, nasıl da bu kadar güzel şarkı söyler hale getirildiğini yazmıştım, şaşırmıştım... Cumartesi günü Hürriyet'ten Ebru Çapa'dan ses geldi. Ebru, bana şarkının güzelliği ve Nil'in yeteneği konusunda katılmış ancak bu 'dudak uydurarak ünlü insanlara şarkı söyletme' tekniğinin daha önce U2'nun 'Window in the Sky' klibinde kullanıldığını yazmış.

YANLIŞ OLMUŞ:)
Sağlam bir U2 hayranıyımdır. O da sevdiğim şarkılardan biridir. Ama o şarkının klibi tamamen durağan görüntüler ve gökyüzünde pencere görüntülerinden oluşur. Tabii insan, güneşli bir cumartesi günü adını Ebru Çapa'nın köşesinde görüp bir de "Rahşancığım, bu daha önce yapılmıştı, alenen apartma var; aha bu da o apartılan klip" ibaresini görünce sarsılıyor ve bildiklerini de unutuyor. Hemen koştum Youtube'a. Haklıydım. U2'nun çok ses getiren o uygulaması, şarkıyı George Bush'a söylettikleri (üstelik sesi de uydurarak) 'Bloody Sunday' idi. Bir parça rahatladım. Ve tabi Ebru'yu aradım. Ebru'nun cevabı kısa ve netti: "Hay bin kunduz!" Bence Ebru bu konuda biraz duygusal davranmış. Evet birçok klibi çalıyor, çırpıyorlar. Ama bu klipte yönetmen Emre Özbay tarafından kullanılan 'ağız uydurma' işi, bir çalıntı operasyonundan çok, bir video tekniğinin uygulanması. Bu teknik, görüntülerin kahverengi yapıldığı 'Sephia' tekniği gibi bir teknik olarak algılanmalı. Yeni ve eğlenceli bir teknik. Hatırlarsanız Mirkelam'ın 'Geçip giden huhu, zamanları huhu' şarkısının klibinde de sanatçı Atatürk'ün sigarasını yakmıştı. Klip yönetmeni bu fikri 'Forest Gump' fikrinden edinip bize uygulamıştı. Mesela ben Cengiz Semercioğlu'nun geçen hafta ortaya attığı bir yönetmenin Şebnem Ferah'a çektiği ve hiç yayınlanmamış klibin aynısını Ferhat Göçer'e çekmiş olmasının sakıncasını da anlayabilmiş değilim. Yönetmenin Şebo'ya çektiği video yayınlanmamış, o da bu fikrini yeni bir müşterisinde kullanmış. Sonuçta sanat yapmıyor ki, kulağa kötü de gelse bu da bir tarz ticaret!

KLİP HÂLÂ ÇOK GÜZEL!
Ama tabii ki çalıp çırpanları da ayrı tutuyoruz. Mesela Demet Akalın'ın bir önceki albümünde, Madonna'nın BMW için çektiği bir kısa filmi birebir kopyalaması, Gülben Ergen'in adını hatırlamadığım bir klibinde 'Alanis Morisette'in 'Ironic' şarkısındaki gibi bir otomobilde 'dört farklı Gülben' olması gibi ve Ebru'nun örnek verdiği Ömer Faruk Sorak'ın 'Aşk-ı Kıyamet' klibini Sean Penn'in yönettiği kısa bir filmden 'apartması' gibi örnekleri de duydukça, bildikçe afişe edeceğiz tabii ki... Haa... Bu arada Nil'in klibi ve şarkısı hâlâ çok güzel... :)