Türkiye'nin 2006 yılı büyüme hızı yüzde 6, 2006 son çeyrek büyüme hızı ise yüzde 4.6 olarak tesbit edildi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan açıklamaya göre, 2006 yılı Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) değeri cari fiyatlarla yüzde 18.4'lük artışla 575 784 milyon YTL, ABD doları cinsinden yüzde 10.8'lik artışla 399 673 milyon dolar, sabit fiyatlarla yüzde 6.0'lık artışla 154.3 milyon YTL olurken, 2006 yılı dördüncü döneme ilişkin hesaplanan GSMH değeri bir önceki yıla göre sabit fiyatlarla yüzde 4.6 artış gösterdi.
BABACAN: YENİ BİR REKOR
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Türkiye ekonomisinin bugün itibarıyla yeni bir rekor rakama imza attığını belirterek, ''Türkiye ekonomisi, 20 çeyrektir arka arkaya kesintisiz büyüme performansı göstermiş bulunuyor'' dedi.
Bu büyümenin, öyle saman alevi gibi gelip geçici, bir-iki yıl süren ondan sonra kesintiye uğrayan bir büyüme olmadığını belirten Babacan, ''bu büyüme, sürdürülebilir bir büyüme... Türkiye artık sürdürülebilir büyüme trendi yakalamış bir ülkedir'' ifadesini kullandı.
Babacan bu arada, Türkiye'nin son 4 yıldaki ortalama büyümesinin yüzde 7,3 olduğunu, ekonomik büyüklüğün ise 2006 sonu itibarıyla 400 milyar dolara ulaştığını açıkladı.
Babacan ''makro ekonomik gelişmeler ve 2006 yıl sonu kamu borç stokuna'' ilişkin düzenlediği basın toplantısında, TÜİK tarafından bugün açıklanan 2006 yılına ilişkin büyüme rakamlarını değerlendirdi.
Türkiye ekonomisinin, 2006 yılı sonu itibarıyla yüzde 6 büyüdüğünü ifade eden Babacan, ''gayri safi milli hasıla (GSMH) yüzde 6, gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) yüzde 6,1 oranında büyüdü. Son 4 yılın ortalama büyümesine bakılacak olursak 4 yıllık ortalama büyüme performansımız da yüzde 7,3'' dedi.
Uyguladıkları tüm makro ekonomik politikalarda temel ilkenin ''sürdürülebilirlik'' olduğunu vurgulayan Bakan Babacan, şöyle konuştu: ''(Bugünü kurtaralım, bugün şöyle biraz olumlu sonuçlar elde edelim. Yarını sonra düşünürüz) yaklaşımı asla yok... Büyümenin önemli bir kısmının özel kesim yatırımlarından geldiğini görüyorsunuz. Türkiye'de özel sektör yatırımları büyümenin en temel kaynağı. Bunun önemi ne? Büyüme eğer ağırlıklı olarak tüketimden, hatta kamu harcamalarından değil de özel sektör yatırımlarından geliyorsa bu büyüme, öncelikle bundan sonraki dönemlerdeki büyümenin garantisini oluşturuyor.
Bu büyüme, yatırımlarla Türkiye'deki üretim kapasitesinin artması ile oluşan bir büyüme olduğu için, sonraki dönemlerde yüksek büyümenin alt yapısını kurmamız anlamına geliyor.'' ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARI 2006'DA 66,9 MİLYAR DOLARA ULAŞTI
Ayrıca 2002 yılında sadece 20,6 milyar dolar yatırım yapmış olan özel sektörün, geçen yılı 66,9 milyar dolarlık yatırımla kapattığını hatırlatan Bakan Babacan, Türk lirası olarak bakıldığında 96,3 milyar YTL'lik bir yatırımdan bahsedildiğini söyledi.
Bunun ''Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki rekor, yüksek rakamlar'' olduğunu vurgulayan Bakan Babacan, özel sektörün yatırımlarını çok önemsediklerini, özel sektörün yatırımlarının aynı zamanda yerli yabancı ayırt etmeden iş dünyasının Türkiye'nin geleceğine olan güveni gösterdiğini bildirdi. Babacan, şöyle dedi:
''Yatırım harcaması kolay değildir. Bugün yatırım yapan karşılığını 5 sene sonra 10 sene sonra belki alır. Bu yatırım yapanlar işte Türkiye'nin geleceğine olan güveni gösterir. Geleceğin Türkiye'sine yatırım yapanlar biliyorlar ki Türkiye artık istikrarı sağlamış bir ülkedir. Türkiye artık sürdürülebilir büyüme trendini yakalamış bir ülkedir.''
YATIRIMLAR VE FERT BAŞINA GELİRDEKİ ARTIŞ
Bakan Babacan, özel sektör yatırımlarına bakıldığında, her yıl arka arkaya çok ciddi oranda reel artış hızı görüldüğünü ifade ederken, şöyle devam etti:
''Bir yandan kuru gürültü, bir yandan sonuçlar. Bir yanda suni şekilde endişe, kaygı üretmeye çalışanlar, bir yanda Türkiye için olanca gücüyle, alın teriyle çalışanlar ve işte Türk özel sektörünün güzel yatırımlarının ortaya koyduğu tablo.
Fert başına düşen milli gelir de 2002 yılında 2 bin 598 dolar iken, bugün açıklanan rakamlara göre 5 bin 477 dolara çıkmış durumda. Satın alma gücü paritesine göre fert başına düşen GSYH rakamları ise 2006 yılı için henüz açıklanmadı.
Ancak bu da sık sık tartışılan bir rakam. Biz burada 2007 programındaki verileri baz alıyoruz ve buna göre de 2002'de 6 bin 550 dolar olan fert başına satın alma gücüne göre düzeltilmiş milli gelirimiz, 2005 yılında 8 bin 141 dolar ve 2006 yılında bunun 9 bin dolara daha yakın bir rakam olmasını bekliyoruz.''
EKONOMİK BÜYÜKLÜK, 2006 İTİBARIYLA 576 MİLYAR YTL
Bakan Babacan, Türkiye ekonomisinin büyüklüğünün, 2006 yılı sonu itibarıyla 576 milyar YTL'ye ulaştığını vurgularken, ''bunun dolar karşılığı 399 milyar 673 milyon dolar. Yani 400 milyar dolar. Artık Türkiye ekonomisi 400 milyar dolarlık.
2002'de neymiş? 181 milyar dolar. Yani dolar olarak hesap ettiğimizde hem milli gelirimiz hem de kişi başına düşen milli gelirimiz 2 katından fazla artmış durumda.''