Maddenizi bulun!
Bugüne sözüm vardı: "Medya-iktidar bağımlılık ilişkileri ile MÖ'ler" üstüne güncel kelam ile tarihe selam. Müsaadenizle yazıyı daha hiperaktif bir mevzua vakfediyor, bilahare söz verilmiş söz konusu konuya yolculuk etmeyi ümit ediyorum.
Hangisi vahimdir, hangisi daha vahimdir, vahim olmayan hangisidir, vahim olmayan var mıdır? 1. Genelkurmay'ın gazeteci tasnif etmesi. 2. "TSK'yı her koşulda desteklemek" yahut "TSK'yı eleştirmek, darbe ve müdahale karşıtı olmak" şeklinde ayrım. 3. Kızılan "yandaşlar" ın dahi geçici mimlenmesi. 4. Gazetecilerin, kurumların "yasaklı" sayılması. 5. Kara listedekilerin bir nevi "zanlı", hatta "suçlu" görülmesi; adeta "güvenilmez, hain" ilan edilip bir nevi "potansiyel casus" dahi addedilebilmesi. 6. Basın, kanaat, ifade özgürlükleri, halkın haber alma hakkı, Anayasa'dan alınmamış yetki kullanılmaması, zümre egemenliğine yol açılmaması, kimsenin hukuk dışında suçlu ilan edilmemesi gibi temel ilke, kural, yasaların, hatta Anayasa'nın ihlali. 7. Bu tür liste ve tavırların, kişileri hedef gösterebilmesi. Hedeflerin işinden hatta canından olabilmesi. 8. Umursamayan bir yana; gazetecileri baskı, korku, endişe altında; otosansüre, eleştiri sakınmaya, hakikatleri elemeye, ne pahasına olursa olsun gerçeği aramaktan kaçınmaya itmesi. 9. Andıçın, hem de taslakken, hem de Genelkurmay karargahından çalınması. 10. Muhtemel "hırsız" ın, yasakla Genelkurmay'a sokulmayan, handiyse casus sayılan gazeteciler değil, herhalde güvenilen "içeriden biri" olması. Üstelik "kadın parmağı, para karşılığı" diye şüphe edilmesi. 11. Çalanın muhtemelen "ABD'de bir adres" e, iddiaya göre "Feth-Utah" a göndermesi. 12. Genelkurmay'dan bunların yahut (demek ki) başka belgelerin pekala çalınabilmesi. 13. Genelkurmay'dan belge çalıp ABD'ye mail ile göndermenin kolay olması. 14. Birilerinin 12 Ekim'den 8 Mart'a kadar bekletip ortaya çıkarması. 15. Bu odakların, misal "Türkiye'yi karıştırmak istemesi", "Askeri siyasete müdahil göstermek istemesi"; bir tarikatın olağan şüpheli olması. 16. Çalındığı tarihten Nokta'da yayınlandığı güne kadar, karargahta durumun hiç fark edilmemesi. 17. Dergi belgeleri yayınlayınca içeriğine dair hiç açıklamama yapılamaması; sadece nasıl sızdığının soruşturulması. 18. Kimi gazeteciye "Andıç sahte" diye fısıldanması. 19. Oysa şimdi "Andıçın gerçek olduğunun" açıklanması. 20. Meslek örgütlerinin sessiz seslerine rağmen, büyük medyanın "normalleştirme" si . "En büyük" denen gazetenin hali. 21. Genelkurmay'ı asla eleştirmeyenin hükümetin "Fiş" girişimlerine veryansın etmesi; hükümeti asla eleştirmeyenin sadece Genelkurmay üstünde durması; bir türlü demokrasi, basın özgürlüğü, hukuk ilkesi hazmı olmaması. Sadece ait olunan cephenin cephanesiyle savaşılması. 22. Her maddesi utanç dolu hikayede; sivil ve asker, utanması gerekenlerin asla utanmaması; "muhtemel casus" dışında, bunca ayıbın, yanlışın, hukuk dışılığın, ihlalin, manipülasyonun hesabını verecek kimse bulunmaması.
Gördüğünüz, yani görmediğiniz gibi; onca maddede "Belgelerin yayınlanması" yok. Çünkü, doğru olduğu sürece, o iyi bir gazetecilik. Hazırlayanın, çaldıranın, çalanın, sızdıranın niyeti ne olursa olsun; hakikatin ortaya çıkmasına, başka şeylerin de anlaşılmasına hizmet eden bir gazeteciliktir. Umarım; tam bu "nokta" dan, yarın, medyanın her türlü iktidarla ilişkisine, bağımlılıklara zıplamış olurum.
|