|
|
İl genel meclisleri 'şeffaf ve katılımcı' mı?
Türkiye'de yerel demokrasinin yasal altyapısını oluşturmak için son birkaç yılda önemli adımlar atıldı. En radikal değişim ise "Şehir Parlamentosu" olarak nitelenen İl Genel Meclisi'nin idari yapısında ve yetkilerinde yapıldı. AB sürecinde yapılan bu değişimin amacı da yerel düzeyde katılımcı demokrasiyi geliştirmek. Ancak bizde işin bu yanı değil, ne yazık ki başka yanları öne çıkıyor... Örneğin ihalelerde söz sahibi olmak, ellerine geçen demokratik gücü kendi lehlerine kullanmak. İşin uzmanı şöyle diyor: "Ülkemizde yoksulluk diz boyu, bu nedenle kaynakları iyi kullanmak gerekiyor. Ama ne mümkün.. Bizim meclis üyeleri ellerine yetki geçince zırt pırt Avrupa, ABD ve Tayland gibi yerlere gezi düzenliyor. Şimdi buna bir de her üyeye laptop alma modası eklendi. Kamu kaynağından özel laptop için para harcamak nerede görülmüştür?" Şimdi bu gerçeği neden anlattığımıza gelelim. Önümüzdeki hafta perşembe ve cuma günleri Başbakan Erdoğan, Antalya'da İl Genel Meclisi başkanları ve yetkili isminlerin katılacağı bir toplantı yapıyor. Toplantıda birçok yasa tartışılacak. Ancak bu toplantıyı önemli kılan hükümetin KÖYDES ve BELDES projesi. Kulislerde konuşulanlara göre, AK Parti hem cumhurbaşkanlığı hem de genel seçim öncesi tarımda kaybettiği prestiji bir nebze geri kazanmak için özellikle KÖYDES projesine önem veriyor. Bu projenin içinde İl Genel Meclis üyeleri de görev alıyor... İşte Başbakan Erdoğan büyük olasılıkla bu nedenle onlarla bir araya geliyor. Acaba o toplantıda İl Genel Meclis üyelerine "hesap verebilirlik, şeffaflık ve katılımcılık" konusunun önemi de anlatılacak mı? Merakla izleyeceğiz.
|