|
|
|
|
|
|
Kanser oldum estetik yaptırdım zannetiler
Meral Gökçaylı: "Radyoterapi solaryum gibidir, kemoterapiden sonra cildiniz güzelleşecek. Kanser sizden sağlığınızı, memenizi, saçlarınızı, kirpiklerinizi, kaşlarınızı alabilir ama onları tekrar yerine koymasını bilin; kadınlığınızı, güzelliğinizi ve mutluluğunuzu kansere vermeyin".
Meral Gökçaylı, eski Türkiye güzeli ve modacı Vural Gökçaylı'nın eşi... Hayatı moda dünyasının kalbinde geçti. Ve bir gün meme kanseri olduğunu öğrendi... Kanser teşhis ve tedavisi sırasında yalnızca göğüslerini kansere verdi o kadar... Kanser tedavisinin ardından yeniden doğmayı başardı, hayatı gibi görünümü de yenilendi; gençleşti. Kansere karşı uyguladığı güzellik reçetesini de GÜNAYDIN'a anlattı:
* Kanser olduğunu öğrenmek kadınlar için nasıl bir duygu, tarif eder misiniz? Ayaklarım yerden kesildi, dünyam allak bullak oldu. İlk duyduğum an benim için en zor andı. 'Bu bana olmaz' diye düşünüyordum ama oldu. Hastalık gerçeğiyle karşılaştığınızda birden her şey siliniyor. Başka türlü bir şey bu his. Bana ölüm korkusu gelmedi, erken teşhis konulduğunu biliyordum. Ama ben hayatım boyunca kendime bakan, estetiğe düşkün bir insanım. Hakikaten o an kendimi çok aciz hissettim. Mememi kaybedecektim, kemoterapi sırasında saçlarımın, kirpiklerimin döküleceğini biliyordum. Bunlar beni korkuttu. O halim güzümün önüne geldi, nasıl başa çıkarım diye düşündüm. Paniğe kapıldım.
ESTETİK ZANNETTİLER! * Hastalığınızın üzerinden dört yıl geçtikten sonra; şimdi kanser tedavisini nasıl tanımlıyorsunuz, korkutucu bir savaş mı bu? Kanser tedavisinin ardından yeniden doğduğumu hissettim. Hayatıma sahip çıktım ve hastalığın hayatımı elimden almasına hiç izin vermedim. Memem alındı, hemen kemoterapiye başladım ve o akşam bir davete katıldım. Fotoğraflarım magazin basınında 'estetik operasyondan çıktı, davete geldi' diye çıktı. Memem alınmıştı ancak benim estetik yaptırdığımı zannettiler. Şu an için hastalıkla yeni karşılaşanlara söylüyorum. Kemoterapiden korkmayın. Kolay değil ama geride bıraktığınızda cildiniz daha da güzelleşiyor. Radyoterapi izi ürkütmesin aynı solaryuma girmek gibi. Dökülen saçlarınız da kaşlarınız da kirpikleriniz de eskisinden daha gür olarak yerine geliyor. Önemli olan bu dönem içinde ruhunuzu sağlıklı tutabilmek.
BUNLARIN HEPSİ GEÇECEK * Kadının alınan memesine bakması tedavinin en zor bölümü mü? Hastalığı öğrendikten sonraki en zor an memenizin artık yerinde olmadığını fark ettiğiniz andır. Ameliyattan çıkar çıkmaz doktoruma 'bitti mi' diye sordum. Çok başarılı bir ameliyat geçirdiğimi söylediler. Lenflerden de almışlardı biraz. Ve hemen raporlar patolojiye gitmiş, iki gün sonra patoloji sonucunun alınacağını söylediler. Hiç vakit kaybetmeden mememe dokundum. Dümdüz bir şey hissettim. Tam bir boşluk duygusu yaşadım. 'Bunlar geçecek iyileşeceğim ve ilk fırsatta mememi yerime koyacağım" dedim. Bu düşünce bile o an için bana büyük bir kuvvet verdi. Kanser tedavisinde hep ileriyi düşünün, bu kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
* Sizce memesi alınan kadınlar, ayna karşısına geçip, memelerine yalnız başlarına kalıp mı bakmalılar yoksa eşleriyle birlikte mi? Ameliyat sargıları olduğu için hastanedeyken giden mememin yerini yalnızca yoklayabildim. Bir hafta sonra hastaneden eve geldim. Sargılar ne zaman açıldı tam olarak hatırlamıyorum. Ama yalnız başıma kaldım ve aynanın karşısına geçip baktım. Müthiş bir yüzleşme ama ağlamadım. Geçici bir durum olduğunu düşündüm. Vural'ın bana bu durumu kamufle etmemi sağlayacak elbiseler dikeceğini düşündüm. Ama sonra bütün bunlara inanın hiç gerek kalmadı.
* İnsanın kocasına alınan memesini göstermesi doğru mu? Bence bu çiftlerin birlikte verecekleri bir karar. Eşi güçlü değilse kadın yeni görünümünü göstermek zorunda değil, son derece şık sutyenlerle kamufle edebilir. Ben hemen bir protez meme aldım sutyenimin içine yerleştirdim. Ancak ben şanslıydım çünkü Vural çok anlayışlıydı. Bana her halimle dünyanın en güzel kadınıymışım gibi muamele etti. Bu hastalık süresince insana ilaç gibi geliyor.
ESRA TÜZÜN
|
|
|
|
|
|
|
|
|