'Örtülü seçim ekonomisinin etkisi % 4'lük hedefi şaşırtır'
"Yüzde 5'lik bir enflasyon hedefi daha gerçekçi. Ancak seçim ekonomisine dikkat edilmeli".
Merkez Bankası'nın kurun seviyesi ile ilgili bir taahhüdü bulunmamaktadır. Ancak döviz girişi kurda gevşemeye neden olmaktadır. Cari açık ve ticaret dengesi açısından kur politikası sürdürülebilirmi? Türkiye'deki dezenflasyon politikası, "yüksek faiz düşük kur" mantığına dayanmaktadır. Önceki dönemlerde kur ve enflasyon karşılıklı olarak birbirlerini etkileyen iki parametreydi. Bir kısır döngü haline gelen bu durumu kırabilmek için enflasyonun "ithal" bileşiminden girildi. Kurlar stabilize edilirse, hatta biraz düşük tutulabilirse, fiyatlardaki artış azaltılabilirdi. Doğal olarak bunun anlamı, cari açığın büyümesi idi ve öyle de oldu. Eğer yüksek faizle ülkeye para girişi sağlanabilirse cari açık da sürdürülebilirdi. Yapılan budur. Bu nereye kadar sürer deniliyorsa, bu sorunun yanıtı güç. İktisat politika hedefleri arasında çoğu kez çelişkiler vardır; bir hedefe ulaşmak istiyorsanız, başka bir hedeften ödün vermeniz gerekir. Önemli olan, ekonomi yönetiminin maharetle bu işi sürdürebilmesidir. Sermaye girişinde bir yavaşlama olmazsa politika sürdürülebilir gibi görünmektedir. İhracatı artırabilirse sorun çözüm yolunda ilerleyebilir.
Bu
yıl sonunda yüzde 4 olan hedef enflasyonun tutturulması amaçlanıyor. Enflasyonun hedefe yakınsanması açısından beklentiniz nedir? Bilindiği gibi önceki yıllarda örtülü olarak uygulanan enflasyon hedeflemesi bu yıl açık biçime dönüştürüldü. Tedricen enflasyonun iki haneli rakamlardan tek haneli rakamlara indirilmesi olgusu yaşandı. Bu yıl da enflasyon hedefi yüzde 4. Kişisel olarak ben bu oranı gerçekçi bulmuyorum. Merkez Bankası'nın yüzde 5 dolaylarında tahminleri daha gerçekçi olacaktır. Kuşkusuz seçimlerin ve buna bağlı olarak uygulanacak üstü örtülü seçim ekonomisi koşullarının olası etkilerini göz ardı etmemek gerekir.