  |
|
'Sophie'nin Seçimi'ni anneler mi yapmalı?
Çoğul gebeliklerde üçüncü veya dördüncü bebek, anne karnındayken kalplerine iğne yapılarak öldürülüyor. Hayatın bu en zor kararında son söz anneye düşüyor. İki çocuğundan birini seçmek zorunda kalan bir annenin öyküsünün anlatıldığı 'Sophie'nin Seçimi' filmindeki gibi; bu anneler de kabuslar yaşıyor. İşte 'kararı doktorlar vermeli' diyen tüp bebek annelerinin anlattıkları....
Hamile bir anne adayı
Büyütmeyin bu sadece operasyon
42 yaşındayım. Tüp bebek denemesi sonucu hamile kaldım. Verilen 4 embriyonun dördü de tuttu. Bu beklenmedik bir sürprizdi. Ama daha başlangıçtan biliyordum ki, ikisiyle ayrılmak zorunda kalacaktık. Bu konuda etik olmak ya da olmamak gibi bir seçenek göremiyorum. Bu; sağlıklı bir bebek sahibi olmak için yapılması gereken bir operasyondu. Ben ve eşim, bebeğin kalbine iğne vurularak öldürülmesine karar vermek ya da vermemek gibi bir ikilem yaşamadık. Çok güvendiğim doktorum, sonuçları tüm ayrıntılarıyla açıkladı.
Kararı
doktorlar vermeli
Evet, operasyon akşamı ikimiz de çok üzüldük. Hele ultrasonda onları son defa hareket ederken görmek çok acıydı. Ve operasyonda bir iğne darbesiyle onların öldürülmesi... Bunları hatırlamak bile istemiyorum. Ama yineliyorum; bunun etikle bir ilgisi olduğunu sanmıyorum. Dördünün de sağlıklı olacağından emin olsam, elbette ben de bu işlemin gerçekleşmesine izin vermezdim. Ben; bu noktada kararın tamamen doktora bırakılması taraftarıyım. Hasta, bir anlamda cahildir. Sonuçta sadece annelik duygusuyla hareket etmek; bebeklerin hayatını tehlikeye atmaktan başka bir işe yaramaz.
ESRA TÜZÜN
|
