|
|
|
|
Bebeklerin kalbine iğne yapar mısınız?
Tüp bebekte anne rahmine verilen embriyo sayısı yüksek tutulunca Türkiye'de çoğul gebelik yüzde 500 arttı! Riskli olan çoğul gebelikleri ikize düşürmek için anne karnındaki bebekler, kalplerine iğne yapılarak öldürülüyor. Tıp dünyasının tartıştığı uygulamaya ilişkin doktor görüşleri şöyle:.
Canlanmış kalbi kesinlikle öldüremem Prof. Dr. Sezai Şahmay (Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi) Tüp bebek uygulamasındaki üçüz veya dördüz bebekler, tedavideki başarısızlığın göstergesidir. Amaç, gebeliği tek bebek ile sonlandırmak olmalı. Aksi durumlarda doğum riskleri artıyor. Bebeklerde özelikle görme ile ilgili ciddi kusurlar oluyor. Ailenin istekleri göz önüne alınarak, üçüz bebekler bazen ikiye indirilebiliyor. Ancak ikiz veya üçüz olması, uygulamada doktorun elinde olan bir durum. Aslında hekimlerin uymak zorunda olduğu bazı kısıtlamalar ve kurallar var; eğer onlara uyulursa tek gebelik mutlaka sağlanır. Ama üç veya dörtten fazla embriyo koyarsanız çoğul gebelik zaten kaçınılmaz olur. Ben canlandırılmış bir kalbi iğne yaparak öldüremem, hiç kimseye de bunu yapmasını söyleyemem. Bu tabloyu yaşamamak için baştan önlem almak daha akıllı bir işlem olur. Embriyo oluşmadan buna karar vermek lazım. Bu hale gelmeden önce önlem alınmalı; az sayıda embriyo transfer edilmeli. Aksi halde hem aile hem de doktor stres yaşıyor.
Ben üçüz bebekleri ikize indiririm Doç. Dr. Yücel Kahraman (Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı) Üçüz bebeklere yaşam hakkı verdiğinizde aldığınız risk çok büyük olduğundan, sanıyorum üçü ikiye indirmek daha doğru olur. Üçüz olduğu zaman sonuna kadar gidilirse 'ne olur'u tartışmak gerekir. Bu hamilelerde düşük ve erken doğum ihtimali çok olur. Çünkü normal şartlarda 40'ıncı haftada doğum olurken, üçüzlerde bu süre 31 veya 32 haftaya kadar düşer. Erken doğduğu takdirde (örneğin 27'nci haftada) çocuklarda birtakım beyin ve fiziksel gelişim bozuklukları olabilir. Bu durum, çocukları hayatları boyunca büyük sorunlarla karşı karşıya bırakıyor. Böyle üzücü olayların önüne geçmek için hekim olarak bizim önerimiz, ikiz olarak gebeliğe devam edilmesidir. Olaya hümanistik açıdan, dini ve sosyal açıdan bakıldığında hekim bakışı ile bağdaşmayan görüşler olabilir. Ama hekimler olarak biz olaya daha rasyonel bakmak zorundayız.
12. haftada üçüzlerin biri öldürülmeli Prof. Dr. Faruk Buyru (Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı) Tüp bebekte yüzde 30 çoğul gebelik riski vardır. Bunlar ikiz veya üçüz şeklinde gerçekleşir. Çoğul gebelik riskini azaltmak için transfer edilen embriyo sayısı azaltılmalı. Bunun için Sağlık Bakanlığı'nın getirdiği sınırlama uygun. Üçüzde gebeliğin sonlanma tarihi 31-32'nci haftalar. Hastalar için erken doğuma bağlı ekonomik problemler oluyor. Yenidoğan yoğun bakım üniteleri çoğu hastanede yok, olanlar da ise yeterli değil. Üstelik erken doğan bebeklerde hem zeka gelişimi hem de fiziksel gelişimle ilgili gerilikler ortaya çıkabilir. Bu kararı vermek, hem aile hem de hekim için zor. Uygulamada gebeliğin üçüncü ayına kadar beklenip 12'nci haftada bebeklerden birinin öldürülmesi tavsiye ediliyor. Bu kararı aile vermeli ama biz hekimler geri kalan bebeklerin daha az sorunlu olması için ikiz kalınmasını öneriyoruz.
Özel kanunu çıksın sakat bebek doğmasın Prof. Dr. Neşe Zehra Kavak (Dünya Gebelik Bilimi Derneği Başkanı) Türkiye'de anne karnındaki bebekte bir problem olduğunda ne yapılacağını düzenleyen kanunlarda açıklık var. 'Hamileliğin her döneminde gebelik sonlanabilir, bebek öldürülebilir' gibi bir izlenim doğuyor. Oysa doktorlar bu izlenime göre hareket ettiklerinde davalarla karşılaşabilirler. Hidrosefalili yani kafası su dolu bir bebek, henüz anne karnındayken yani doğmadan gebelik sonlandırıp alındığında; aile daha sonra dava açarsa doktor aleyhine kazanılabilir. Bu işlerle uğraşan insanlar olarak Sağlık Bakanlığı'ndan beklentimiz şu; bu konudan anlayan insanların hangi problemli bebekleri anne karnında eleyeceği, hangi anomalilere doğum izni vereceği konusunda yasal çerçeve getirilsin. Bunlar açık açık belirlensin ki doktorlar daha rahat çalışabilsinler. Türkiye'de 32'nci haftada bunu yaptığı zaman sizi koruyacak kanun yok. Çünkü kanunda bu konuda büyük açıklık var. Türkiye; sağlıklı nesillerine bakamayan bir ülkeyken, bu koşullarda sakat bebek dünyaya getirmek istemiyoruz. Türkiye artık bu çağa geldi. Senede 1 milyon doğum oluyor; bu konuda kanun şart!
Bu işlemi yapıyor olmayı istemem Doç. Dr. Fatih Güçer Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı) Gebeliğin üçüz veya dördüz devam etmesi risklidir. Bebekleri erken dönemde kaybetme riski var. Son yıllarda modern tıpta üçüzlerin ikiye, dördüzlerinde üçüze indirgenmesi kabul ediliyor. Çünkü üçüz gebelikte erken doğum riski artıyor. Bu da yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde kalma süresini uzatıyor. Tedavi masrafı aile için katlanarak artıyor. Çoğul gebeliklerı, koyulan embriyo sayısı düşük tutularak önlenebilir. İkize indirilmesi ciddi etik sorunlar içeriyor. Aile ile bunun her boyutunun tartışılması gerekiyor. Üçüz gebeliği ikiye indirdiğinizde, çocukların koromozom yapısını bilmiyoruz. Yani; ne kadar sağlıklı oldukları ile ilgili bir fikriniz yok! Kalan iki çocuktan biri veya her ikisi birden herhangi bir anomali taşıyor olabilir. Bu durumda aile de doktor da çok zor durumda kalır. 'Acaba öldürülen bebek sağlam mıydı' sorusu akla geliyor. Bebeğin kalbine iğne vurarak öldürmek; benim şahsen kendi pratiğimde yaptığım bir işlem değil ve yapıyor olmak da istemem.
Doktorlar, anne adayları ve duyarlı herkes; çoğul gebelikler konusundaki ilgili görüşlerinizi SMS (cep telefonu mesajı) ya da saglik@sabah.com.tr yoluyla bize iletin, sayfamızda yayımlayarak okurlarla paylaşalım. SMS: 4122-ETU (MESAJ)
ESRA TÜZÜN
|
|
|
|
|
|
|
|
|