|
|
|
|
|
|
Mirkelam'dan acılı edebiyat dersleri
Koşa koşa hayatımıza giren ama daha ikinci albümle hız tümseğine takılan Mirkelam yeni yıla yepyeni albümle girenlerden. Sadece kendi zevki için yaptığı şarkıları ve 'cool' tavrı yüzünden oldukça fazla takdir ettiğim müzisyen ilk albümdeki hızla gitseydi, 'Türkiye'nin Megastarı' unvanı kesinlikle ona verilirdi. Fakat bu albümde onu sevmemin bir diğer sebebi olan, şarkılarının eğlenceli atmosferi maalesef yok. Kırılgan ve naif yapısı bu albümde insanı daraltan boyuta ulaşmış. Sürekli ağlar modda şarkılar albümü uzun süre dinleyememenize neden oluyor. Evet, yazdığı sözlere katılmamak mümkün değil, 'herkes mutlu olmak istiyor' ama bir albüm boyunca 'Allah'ım nerede benim öteki yarım' serzenişlerini dinlemek biraz ağır! Jay Jay Johanson da Türkiye'de yaşasa arabesk denebilecek kadar acılı şeyler yazardı ama durum aynı değil. Mirkelam'ın edebiyatının acıdan çok ezilen bir tarafı var. Aranjelere gelince son albümlerde tekrara giren İskender Paydaş sendromundan Volga Tamöz tarafından kurtarılacağını düşünmüştüm ama aynı yönde yapılan aranjelerden dolayı, albümü dinlerken gitar partisyonları yüzünden Unutulmaz'ı,
keman partisyonları yüzünden de Her Gece'yi duyar gibi oluyorsunuz. Çıkış şarkısı Asuman Pansuman başarılı bir şarkı olmuşsa da insan gerisini de bekliyor. Odalarda Mahsur Kaldık layığıyla yapılmış, damardan arabesk tınıları ve ağulu sözüyle 10 numara.
|
|
|
|
|
|
|
|
|