|
|
|
|
|
Uçakta yer kalmayınca hayatları kurtuldu
Irak'ta iş yapan, Adana'daki firmanın bir yetkilisi ve 4 çalışanı, Bağdat'ta havaalanına iniş sırasında düşen uçakta yer olmayınca, zorunluluk dolayısıyla binemediler ve mutlak ölümden döndüler.
Merkez Seyhan ilçesinde yaşayan ve 2 ay önce evlenen Hayri Arıkan (21), kazanın şokunu, kardeşi gibi yakın olduğu arkadaşlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadığını söyledi.
Kulak İnşaat firmasına bağlı olarak 2004 yılında Irak'ın başkenti Bağdat'ın yaklaşık 100 kilometre uzağında bulunan ABD'ye ait Anakonda Hava Üssü yakınlarındaki Belat kentinde, aylık bin dolar karşılığında iş makinesi operatörü olarak hizmet verdiğini belirten Arıkan, babası Atila'nın da bir süre Irak'ta yanında çalıştığını ifade etti.
Yaklaşık
bir yıl aradan sonra Irak'taki çalışmasını başka bir firmaya bağlı olarak Talil kentinde sürdürdüğünü ve 4 ay önce de Adana'ya geldiğini belirten Arıkan, ''Çalıştığım şirketin yetkilisi ile aramızda sorun çıkınca memleketime döndüm. 2 ay önce de evlendim. Yaklaşık bir yıl önce 36 ay vade ile satın aldığımız iş makinesinin borcunu ödemekte zorlandığımız için tekrar Irak'a gitmeye karar verdim'' dedi.
Bir iş makinesi şirketi ile aylık bin 200 dolar ücretle çalışmak üzere anlaşma imzalayarak Irak'a gitmek üzere hazırlık yaptığını belirten Arıkan, şöyle konuştu:
''İş makinesi şirketinin yetkilisi Yakup Baran, operatör Hacı Kaya, Şemsettin Baran, ben ve ismini hatırlayamadığım bir TIR şoförü ile düşen uçağa binmek üzere valizlerimizi hazırladık. Ancak, hareketten bir gün önce, şirketten telefonla arayarak uçakta yer olmadığı için gidişimizin sonraki uçakla yapılacağı bilgisi geldi. Dün, iş makinesiyle çalışırken uçak kazası haberini duyunca ellerim ve ayaklarım titremeye başladı. Çalışmayı sürdüremeyince eve geldim ve durumdan haberi olan eşimle birbirimize sarılıp bir süre ağladık. Uçakta, Irak'ta birlikte çalıştığımı ve kardeşim gibi gördüğüm Halil Kılıç, Mehmet Gültekin, Mehmet Dilki gibi birçok arkadaşımın bulunduğunu da öğrenince, kurtulduğuma sevinemedim. Bu arkadaşlarla kader birliği yaptık ve yemeğimizi paylaşıp bombalanma korkusuyla yaşadık. Olası saldırılar ve yaşanan uçak kazasına rağmen Irak'a yine de gitmek zorundayım. Gecikmeli olarak da olsa birkaç gün sonra arkadaşlarımla gideceğiz.''
''İSMAİL KULAK DAHA ÖNCE ÖLÜMDEN DÖNDÜ''
Hayri Arıkan, daha önce çalıştığı Kulak İnşaat şirketi yöneticilerinden İsmail Kulak'ın, ''ölümden döndüğünü'' ifade etti. Çalıştıkları şantiyede bazı Iraklıların, direnişçilere, yapılan işler ve kişilerle ilgili bilgi sızdırdığı yönünde bilgiler edindiklerini belirten Arıkan, şunları anlattı:
''Bu şirkette çalışırken İsmail Kulak, şirket muhasebecisi ve 3 işçi, otomobille şantiye dışına çıkacaklardı. Şirkete iş yapan klima ustalarının işi bırakması üzerine, ikna etmek üzere otomobilden indi. Bu sırada, otomobildeki muhasebeci ve diğer kişiler direnişçilerce kaçırıldı. Daha sonra da muhasebeci öldürüldü, diğer kişiler de ayaklarından vurulmuş halde bulundu. İsmail Kulak otomobilde olsaydı, büyük bir olasılıkla o da ölecekti. Klimacıların işi bırakması, hayatını kurtarmış oldu''
Arıkan, düşen uçakla ilgili olarak daha önce de bazı sorunlar yaşandığını öne sürdü.
Havayolu şirketinin biri 120 kişilik, ikisi küçük 3 uçağı bulunduğunu bildiklerini belirten Arıkan, ''Düşen uçağa daha önce 7-8 kez bindim. Her bindiğimiz de bir problem yaşıyorduk. Uçağın güvenli olmadığını, kazada ölen arkadaşlarımızla kendi aramızda konuşuyorduk. Bir keresinde bu uçaklardan birinin inişe geçtikten sonra pisten çıkıp çamura saplandığını duyduk. Hatta arkadaşlarımızdan bir kaçı cep telefonu ile bu olayı görüntülemiş'' dedi.
Tuğba Arıkan (18) da eşinin kurtulmasına sevindiğini, ancak arkadaşları ve diğerlerinin ölmesine üzüldüğünü söyledi.
Eşinin, Irak'a gitmek zorunda olduğunu belirten Arıkan, ''Biz gitmesini istemiyoruz. Ama, yapacak bir şey yok. Her şeye rağmen gidecek olmasına çok üzülüyorum'' diye konuştu.
AA
|