|
|
Alman oyunlarında savaş yok
Haluk Özenç, dünyada kutu oyunlarının son yıllarda çok büyüyen bir sektör olmasını, görsel olarak gelişmelerine bağlıyor: "Kutu oyunu dediğiniz şey, bir kere açtığınız anda görsel olarak ilginizi çekecek. Çin'in dünyaya açılan üretimi, plastik dökümü, ahşap kesimi ve renkli karton gibi şeylerin ucuzlamasıyla kutu oyunu piyasası hem karlı hem de keyifli bir hale geldi. İnanılmaz detaylı ve çekici oyunlar üretiliyor." Hazır masa üstü oyunlarından bahsederken Tabu'nun başarısını da soruyoruz Özenç'e. Şöyle yanıtlıyor; "Oyunları ayırmak lazım. Bir strateji oyunları var, bir aile oyunları var, bir de tabu gibi parti oyunları var. Parti oyunları sosyalleşmek için çok iyi ve çok ucuz bir araç." Ayrıca kutu oyunları denilince dünyada bir Alman Oyunları'nın bir de Amerikan Oyunları'nın hatrının sayıldığını söylüyor. Özellikle Almanya'dan çok sayıda tasarımcı çıkıyor. Almanlar'ın kutu oyunlarında ustalaşması İkinci Dünya Savaşı sonrasına dayanıyor. Halkın savaş sonrası eve kapandığı ve ev eğlenceleri yaratmaya çalıştıkları dönem, masa üstü oyunları da gelişmeye başlamış. Savaşın Almanlar üzerindeki etkisi oyunlarına da yansımış. Bu yüzden hiçbir Alman oyununda savaş, rakibin piyonlarını öldürmek ya da saf dışı bırakmak gibi kurallar yok. Sadece daha çok puan kazanmaya çalışmak var. Dünyada en çok satan üç oyunu ise şöyle sıralıyor Özenç; Biri Settlers of Catan. Bu oyun Türkiye'de de var. Carcassone adlı oyunda dağlar, ovalar, şehirler kuruyorsunuz. Ticket to Ride ise çok kolay, 7'den 77'ye herkesin oynayabileceği bir oyun. Ancak, Özenç'in de en sevdiği oyunlardan olan son ikisi henüz Türkiye'ye gelmemiş. Haluk Özenç'in çok sevdiği bu işi herkese sevdirmeye çalışmak gibi de misyonerce bir yaklaşımı var. Bu yüzden halukozenc@hotmail.com mail adresinden isteyen herkesin kendisine ulaşabileceğini ve oyunlarla ilgili bilgi alabileceğini söylüyor.
|