|
|
Okurlar ne diyor?
* "Oğlum hasta doğdu. Şimdi 16 yaşında. Hâlâ hastalığı devam ediyor. Bırakın oradan buradan para bulmayı, kocamın haberi yok diye, kardeşinden gelen parayı bile reddettim ben. Çok zor koşullarda büyüttüm oğlumu. Çeşitli aralıklarla hastaneye yatardık. Kalabalık bir koğuş. Yanına kıvrılırdım geceleyin. Kokusunu içine çekerdim. Sabaha kadar gözümü kırpmadan onu seyreder dua ederdim. Bugün 'Fedakârlık patronun yatağına girmektir,' diyorlar. İnsan çocuğu için her şeyini verir, böbreğini, kadınlığını, canını... Ama bu iş bu kadar ucuz olmamalı. Çocuklarımıza tek armağanımız dürüstlük, namus ve iyi bir isim olmalı. Hoş günümüzde onlar da kalmadı ya..." (Müzeyyen
Okumuş, İstanbul)
* "İki kızım var. Çok zor koşullarda büyüttüm onları. Zaman zaman hastalıklar da geçirdiler. Babamızı çocuklarım çok küçükken kaybettik. Ondan bize kalan borçları ödeyebilmek için, iki işte birden çalıştım. Genç ve güzel bir kadındım, paralı taliplilerim oldu. Kızlarıma üvey muamelesi yapar diye, 'Hayır,' dedim. Dizideki kadın, üniversite mezunu bir mimar. Yatmaktan başka bir yolu yok mu?" (Ebru Kılıç, İzmir)
* "Size kadınlar adına teşekkür ederim. Çalıştığımız iş yerlerinde ve iş yaptığımız ortamlarda, erkeklerin cinsel istismar yapma cesaretlerini arttırıcı yayınlara karşıyız." (Selin Aslan D., Mühendis)
* 12 yaşında bir kızım var ve 10 yıldır aile desteğiyle ayaktayım. İşim yok, dulum. Çok acılar çektim, yaşadım. Madem biriyle yatmak fedakârlık, 17 aylık tecavüze uğrayan çocuğun annesi niye linç ediliyor? Belki gerçekten haberi yok ve süt parası için başka erkekleri eve aldı. Değer yargılarımızı kaybetmemeliyiz. Sahip olduğumuz tek şey o." (Binnur Kayagöz, Eskişehir)
* "Ben bir babayım. İki çocuğum var. Onları ara sıra görebiliyorum çünkü eşimle ayrıyız. Küçük oğlumuz kan kanseri. Eşimle hiçbir konuda anlaşamayız ama konu oğlumuza gelince, iki yakın arkadaş oluveriyoruz. Maddi durumumuz iyi diyemem. İlaç paraları bizi zorluyor. Ama ikimizin de en büyük isteği, oğlumuzun sağlığına kavuşması. Dünden beri çocuğu için patronuyla yatağa giren kadını düşünüp, kâbus görüyorum. Biz erkekler böylesine ucuz mu olduk? Rus kadınlar, bu işi profesyonelce yapanlar bitti de, gözümüzü ihtiyacı olan namuslu kadınlara mı diktik? Parayla her şeyi satın alacağımız bir toplum mu yarattık yani? Oğluma da bunları mı öğreteceğim ben? Eski karımın bütün çektiği sıkıntıları düşündükçe, gözümde daha da yükseldiğimi düşünüyorum. Fedakârlık sadece yatmak mıdır yani?" (Osman K., İstanbul)
|