| |
Akıl ve demokrasi
Bu hafta, 2006 yılının son haftası... Bu hafta nasıl geçecek, gelecek hafta nasıl?.. Ve "daha sonraki haftalar" nasıl? Dilerseniz "siyasi kronometreyi" sıfırlayalım. Ve "geleceğe" göz atalım. Bu arada bir hatırlatma... Siyaset mühendisleri "yıllık" ya da "aylık" hesaplar yaparlardı. Bundan böyle bütün taktikler, oyunlar, kurgular, senaryolar "haftalık olur." Hatta "günlük."
"Bugün" TBMM'de bütçe görüşmelerinin son günü. Gün "liderler düzeyindeki konuşmalarla" geçecek. Herkes "eteğindeki taşı dökecek." "İleri geri sözler" edilecek. Özetle "haftaya gergin başlanacak."
Bugünden sonra Meclis "yılbaşı tatiline girer." Gerçi Başbakan "çalışılmasını istiyor ama..." Gördüğümüz kadarıyla siyaset de yorgun, Meclis de. Başbakan'ın ısrarı ile Meclis tatile girmezse bile "dolu dolu da çalışamaz." "Aç kapat" yapılır.
Gelecek hafta da malum "bayram telaşı." Siyasete "mola verilir." Gergin ipler gevşetilir. 2007'nin ilk haftası da "böyle geçer."
2 çarpı 2 eşittir 4 misali, Ocak ayının ortasından itibaren "gerilim tırmanır." Zira "Mart' ta seçim yapılsın" lobisi artık "zaman kıskacına" girer. Herkes "her marifetini" sergiler. Ocak sonuna kadar "bu yönde" bir karar alınamadığı takdirde "Mart' ta seçim suya düşer." Mart'ta seçim için "zorlamacılar" Ocak ayında ellerinden geleni yaparlar.
Ocak ortasından itibaren yükselecek tansiyonu "geriye çekebilmek" artık zordur. Zira Şubat'a girildiği andan itibaren sabah akşam, gece gündüz, partide mecliste, bankada borsada "Çankaya konuşulur."
Siyaset kronometresinde "zaman sıkışması" yaşanacak konulardan biri de "yeni oluşumlar." 1. Yeni oluşumcular şu ana kadar mesafe alamadılar. 2. Bundan sonra da artık imkansız değil ama çok zor.
Solun ve sağın "yeni oluşumcuları" ne yaparlar? "Bir partide yoğunlaşma" senaryosu gündeme gelir. DYP'de ya da DSP' de.
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer'le "Erzurum-Trabzon yolunda" konuştuk. Dedi ki: * Güç birliği talebimiz sürüyor... Ama CHP böyle devam ederse, sonuna kadar beklemeyiz. * Başka alternatifler var. * Seçime tek başımıza da girebiliriz.
Tabii bütün bunlar "görünenler." Bir de "görünmeyenler" var. Örneğin "Ocak'ta da yağmur yağmazsa, gündem birden değişiverir..." Yeni gündem "kuraklık" olur. Ya da Allah korusun "bir yerde bir patlama... Bireysel terör" gündemi başka yöne kaydırıverir.
Girilen zor dönemde aklımıza da, demokrasimize de "mukayyet olalım."
|