Tüsiad YİK Başkanı Mustafa Koç, AB ile ilişkilerin etrafı ateş çember ile sarılan Türkiye'nin ayağını yere sağlam basabilmesi açısından önemine işaret etti ve şu değerlendirmeleri yaptı:
* Seçimler zamanında olmalı: 2007'yi politik sağduyu, ekonomik istikrar içinde geçirmek zorunlu. Bunun için seçimler zamanında yapılmalı, cumhurbaşkanlığı seçimleri uzlaşma içinde gerçekleşmeli ve genel seçimlere bağlı olarak mali disiplinin zedelenmesine izin verilmemeli. Elimizdeki veriler, 2007'nin zor bir yıl olacağını gösteriyor. 2007, bizim coğrafyamızda mevcut kartların karıştırılıp, yeniden dağıtılacağı bir yıl olacak.
AB'YE
TÜRKİYE DERSİ
* AB'nin engel çıkardığını görüyoruz ama: AB içinde konjonktürel olarak birkaç ülkeden oluşan bir cephenin önümüze teknik olmaktan çok, siyasi bir yaklaşım ile engel koymaya çalıştığını, Türkiye'yi yavaşlatmak ya da tam üyelik dışındaki bazı seçenekleri zorlamak istediğini görmüyor değiliz. Ama gördüğümüz başka şeyler de var. Bazı Avrupa ülkelerinde bugün gördüğümüz siyasi tavırlar, tamamen kısa vadeli ihtiyaçların ürünüdür. AB, Türkiye'siz gelecek tasarımı yapamaz.
* Tezkere sonrası ABD'yle ilişkiler: Bu yılın en önemli olayı ABD seçimleri. Başkan Bush'un Irak'tan onurlu çıkışa imkan sağlayacak yeni politika seçeneklerini gündemine alması kaçınılmaz olacak. Bu konu Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor. Başkan Bush'un önüne konan politika önerileri içinde, Türkiye'ye önemli roller akseden ve bölgedeki varlığını değerlendirmekten söz eden seçenekler de var. Belki de Türkiye 1 Mart tezkeresinden bu yana ilk kez söylediklerine kulak kabartılan ülke konumuna gelebilecek. Türkiye, Bush yönetimi ile temaslarını sürdürürken demokratlarla geleneksel olarak zayıf olan ilişkilerini güçlendirmek için çabalamalı.
* Ateş çemberi: Terörizm, kitle imha silahları ve enerji kaynaklarının korunması, NATO'nun en önemli meseleleri olarak ilan edildi. Bu da NATO'nun bölgemizdeki faaliyetlerinin yapısında bir değişiklik anlamına gelebilir. Türkiye'nin içinde olduğu coğrafya, 2007'de de kriz üretmeye devam edecektir. Enerji güvenliği konusunda yeni gerginliklerin yaşanması sürpriz olmaz. Tek tek ülkelere bakıldığında etrafımızın patlamaya hazır gerilim ve çatışmalarla çevrilmiş olduğu görülmekte.