|
Ülker'in gizli kalmış şehzadesi ve yeni patronun misyonu
1944 yılında İstanbul'un Küçükpazar semtinde satın alınan küçük bir atölyede üç kişinin tavada yaptığı tek çeşit büskivi ile temeli atılan Ülker, bugün Türkiye'nin en büyük sermaye gruplarından biri. 23 bin 500 çalışanı, 200 bin satış noktası, 6 milyar YTL'nin üzerinde cirosu, üretimini ve satışını yaptığı bin 500 markalı ürünü var. Bisküvi ve çikolata ağırlıklı bir grup. Şimdiye kadar hep kapalı devre gitmeyi ve kamuoyu önüne çıkmamayı tercih ettiler.
Bu nedenle şirketin kurucusu olan Sabri Ülker'i pek tanımıyoruz. Basın mensubu olarak sadece bir kez Sabri Ülker'le karşılaştık. 80'li yılların ikinci yarısında Topkapı'daki fabrikada bazı açıklamalarda bulundu. Bisküvi üretiminde kullandığı malzemelerin yağından suyuna kadar ne kadar hijyenik olduğuna dair sözleri kalmış hatırımda.
Şehzade yetiştirme düzeni
Yıllar içinde Ülker'in büyümesini, şirket satın almalarını, her yeni ürüne bir alternatif veya benzeri bir ürünle yanıt vermelerini gözlemledik. Bu kadar büyüyen ve dağıtım ağı bu kadar genişleyen bir şirketi Sabri Ülker'in fiilen işlerden çekilmesinin ardından kimin yönettiğini, işin arkasındaki beynin kim olduğunu bilmiyorduk.
Ancak Ülker ailesinin genç fertlerinin iş hayatında Osmanlı'nın şehzadeleri yetiştirme düzeniyle yetiştirildiğini biliyoruz. Osmanlı'da "lala" adı verilen bugünkü yol göstericilik veya yaşam koçluğu için, Ülker'de bir dönem yüksek düzeyde yönetici istihdam edildiğini biliyoruz.
Ülker'in yeni patronu
Murat Ülker'in Çırağan Sarayı'ndaki daveti bize şimdiye kadar kendini gizlemiş olan yeni patronu gösterdi. Sabri Ülker'in oğlu Murat Ülker 47 yaşında, Boğaziçi Üniversitesi mezunu. Murat Ülker fiilen altı yıldır Ülker'in başında ve ilk kez basının önüne çıktı. Kendini hiçbir basın mensubu tanımadığı için, sadece birkaç kişiyle uzunca bir sohbete daldı. Sonunda basındaki arkadaşlar haber verdi, "Gelin, Murat Ülker burada" diye.
Yeşil sermaye
Murat Ülker niye bunca zamandır kendini kamuoyundan sakladığına tatmin edici açıklama getirmedi. Yeşil sermaye iddialarının hatırlatılması üzerine "Dünyada yeşil sermaye olduğuna inanıyorum. Çünkü bütün dolarlar yeşil basılıyor" diye zekice bir yanıt verdi. Yemek boyunca kendisi alkol almadı ama toplantıya katılan Yüksek İstişare Konseyi Üyeleri ile medya mensuplarına içki servisi yapıldı.
Ülker'in sözleri
Kamuoyu önüne çıkan Ülker'in yeni patronu Murat Ülker'in yanıtlarından seçtiklerimiz şöyle:
* Belediye Başkanlığı döneminde Recep Tayyip Erdoğan'a elindeki Ülker hisselerini satmasını önerdim. O, bu tercihini başbakan iken kullandı.
* Balkanlar, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Orta Asya pazarlarında varız. Bölgesel bir güç olmayı hedefliyoruz. Bunun ötesinde Ülker bir dünya markası olur mu bilemem. Buna dünya karar verecek.
* Bisküvi ve çikolatada pazar lideriyiz. Önümüzdeki dönem çikolatada daha büyük bir gelecek olduğunu düşunüyoruz.
* Halka açılma hazırlıkları içindeyiz. Uygun ortamı kolluyoruz. Ama 2007'de hava nasıl olacak bilmiyoruz.
Önemli olan ne?
Murat Ülker kamuoyu önüne çıkmasına çıktı, sorulan sorulara yanıt da verdi ama çok az şey söyledi. Bu yönüyle sanki Çukurova Grubu'nun patronu Mehmet Emin Karamehmet'i andırıyor. Burada biz medya mensupları için yadırganacak bir durum yok. İşadamı ille konuşacak, sürekli konuşacak diye bir kural yok. İşini iyi yapsın, istihdam ve marka yaratsın yeter.
* Türkiye'nin fındığı kırılmış iç olarak satması başka, çikolata olarak satması daha başka. Bu açıdan Ülker'in çikolatada bir dünya markası yaratması çok daha anlamlı.
* Fransa'ya üzüm satıp sonra dönüp şarap ithal etmek başka, üzümü Türkiye'de şaraba dönüştürerek satmak başka? Bizim de Ülker'den ve yeni şehzadelerden beklentimiz bu.
Türkiye olarak henüz ilk aşamadayız. İkinci aşamaya geçtiğimizde kurtuluşun yolunu bulmuş olacağız.
Sonuç
"İnsanlar nişan almadıkları şeyleri nadiren vururlar" Henry David Thoreau
|
