Bu gemi özür kabul etmiyor
Klasik yelken donanımlı Lord Nelson gemisinin tüm mürettebatını engelliler oluşturuyor. Direğinin tepesinde tekerlekli iskemlesi ile bir yelkenciye, dümeninde ise görme engelli bir kaptana rastlamak olası
Denize bir ucundan başlamak için fikir almak isteyen pek çok kişiden duydum bu sözleri: "Aman aman! Biz yelkeni beceremeyiz. Bir motor alalım yeter..." Ben de hepsine aynı cevabı verdim bugüne kadar: Neden yelkenden korkuyorsunuz ki? Yelkenle uğraşanların sizden fazla mı eli, kolu ya da gözü var! Yoksa sizden daha mı akıllılar? Aslında yelken, bisiklete binmek kadar kolaydır. Yeter ki siz gönülden isteyin... Naviga'nın kasım ayında yayımlanan Hülya Leigh'nin röportajını okuyunca aklıma ister istemez bu konuşmalar geldi. Bizim turp gibi sağlam, tuttuğunu koparacak güçte insanlarımız yelken deyince korkudan bir adım geriye zıplarken, elin insanı neler yapıyor; gözlerim yaşararak okudum. Aslında bu röportaj sadece engellilerin gösterdiği azmin değil, insanların engelliler için yarattıkları şapka çıkartılacak ortamın da hikayesi... Biz engellilerimize doğru dürüst yürüyebilecekleri kaldırımları yapamazken Lord Nelson gemisinde yelken basanların hikayesi gerçekten de çok çarpıcı... Kendisi de bir engelli olan Amiral Nelson'un adına yapılan gemi, sadece engellilere hizmet veriyor. Üstelik vakfın tek gemisi de değil. Bu gemiye gönüllü olarak, bir engellinin yardımcılığını üstlenmek için de binebiliyorsunuz.
Bu gemide herkes eşit Engelli ve engelsiz insanları denizde bir araya getirmeyi amaçlayan Jubilee Sailing Trust yani Jubilee Yelken Vakfı'nın oluşumu için ilk çalışmalar 1978'de başlamış ve bunun için 1980 başlarında meşhur TV dizisi Onedin Line'da kullanılan 'Soren Larsen' yelkenli gemisi kiralanmış. İnsanların kaynaşması olağanüstü başarılı olmuş ama geminin özellikleri yeterli olmayınca vakıf, dünyadaki ilk ve tek, engellilerin kullanımına uygun yelkenli gemisinin inşasına başlamış. Sonunda ortaya çıkan eser müthiş etkileyici. Gemiye eşlik için binen gönüllüler, 20-30 metrelik yelken direğinin tepesine, tekerlekli sandalyesiyle birlikte çıkan bir engelliye yardımcı olabilmek için canla başla çalışıyorlar. Bu fotoğraflara lütfen çok dikkatli bakın. Bu gemide tarih ve gerçek tam anlamıyla iç içe. Bu gemide yolcu yok, bu gemide herkes tayfa, sağlam veya engelli, bu gemide herkes eşit şartlarda... İnsanın elinin, ayağının, hatta gözlerinin görevini yapamamasının hiçbir şeyi engelleyemediğinin en büyük ispatı bu resimler. Yani bedensel eksiklik hiçbir şeyin mazereti değil. Yeter ki içinizde yaşama sarılma gücü olsun!!! Bunu mutlaka deneyin. Belki adınız dünya tarihine bir Amiral Nelson olarak geçmez. Ama inanın, en az onun kadar başarılı olduğunuzu hissedersiniz...
Amiral Lord Nelson 1800'lü yılların başında İngiltere'ye en büyük deniz zaferlerini kazandıran İngiliz tarihinin en önemli amiraliydi. Nelson'un ilginç bir özelliği, onun da bedensel engelli olmasıydı. Lord Nelson'un bir gözü görmüyordu ve bir kolunu da savaşta kaybetmişti. Ama bütün bunlar onun adını dünya tarihine yazdırmasını engelleyemedi.
Dünyayı dolaşıyor 1986'da denize indirilen Lord Nelson gemisi 55 metre uzunluğunda ve 18 parça yelkeni var. Çelik malzemeden yapılan bu gemide, tekerlekli sandalye için özel asansörler, körler için konuşan pusula, körler alfabesiyle yazılmış yön işaretleri, engellilere özel tuvalet, duş ve kamaralar gibi her türlü kolaylık düşünülmüş. Bu özel gemi, denize indiği günden Temmuz 2006'ya kadar 309.560 deniz mili yapmış ve 22.234 kişiyi taşımış. Taşınanların 8.748'i engelli ve bunların 3.429'u tekerlekli sandalyeye mahkum insanlar...
Nasıl katılabilirsiniz? Okyanus geçişi de dahil olmak üzere bu seyirlerin hepsine katılmak mümkün. Üstelik Antigua Türk vatandaşlarından vize istemiyor. www.jst.org.uk sitesine baktığınızda gemilerin yazlık veya kışlık programını görmek mümkün. Bu turlardaki yer durumunu öğrenmek veya rezervasyon yapmak için ise voyages@jst.org.uk adresinden bağlantı kuruluyor.
|