|
|
|
|
|
|
'Mesafeli olmayı seviyorum'
- Konforunuzu mesafenizle mi sağlıyorsunuz. - Sosyal hayattaki "tavır"ların amacı budur zaten. Hele bu işe girdikten sonra bir maskeye gerçekten ihtiyacın oluyor. Kendini korumak için. Örneğin o "mesafelilik" hikâyesini öyle çok seviyorum ki. Aslında değilimdir de o kadar. Kimisi en yakınına bile ser verip sır vermez, havadan sudan konuşur ya. Bana bir gün önce ne olsa, ertesi gün yakın arkadaşlarım, hatta iş arkadaşlarım öğrenir. Bağıra çağıra anlatırım, ne hissettiğime kadar. O mesafeli, şık "Nişantaşı maskesi" oraya kadar yani.
-
Niye kocanıza hep zarif eşim diyorsunuz? - O bir espri. Magazin jargonunda vardır ya "Bilmemkim ve zarif eşi". "Murat" desem, herkes Murat Birsel'le evli olduğumu bilmek zorunda değil, "Murat kim diyebilirler". "Kocam" lafını sevmiyorum. "Eşim" desem, mizah yazısının içinde resmi duracak. "Zarif eşim" lafı hoşuma gidiyor.
- Peki ama Murat Birsel'in yıldızı parlakken evlendiniz, siz daha ön plana çıktınız. Türkiye'de bunun çok tersi bir durum vardır. Hanımlar evlenir ve yıldızları söner. Siz ise biraz öne geçtiniz.. - Hâlâ dergi çıkarıyor olsaydım, isterse Türkiye'nin gördüğü en şahane editör olayım, yine geri planda, Murat Birsel'in eşi olarak kalırdım. Ama ben televizyonda komedi yapıyorum. Tutmuş bir komedinin oyuncusuysan en başarılı bir haberciden daha çok tanınıyorsun. Komedi dizisi oyuncusu olarak, tabii ki bir gazeteciden daha çok görünür oluyorsun.
|
|
|
|
|
|
|
|
|