Baykal: AB hakkaniyetsiz haklı
CHP lideri Deniz Baykal, AB Komisyonu tavsiye raporu açıklandığında, "yeni bir yol haritasına ihtiyaç var" demişti. Baykal ile dün, "yeni yol haritası" ile neyi hedeflediği üzerinde sohbet ettik. Önerisi, AB'ye tam üyelik vizyonunun sona erdirilmesi üzerine kurulu değil. Tepkisi ortaya çıkan tabloya... "Tam üyelik koşulları için olması gereken raya oturtmaya dayalı" politika izlenmesinden yana... İsyanı, "Sağından solundan çekiştirilen, her ülkedeki seçim sürecine göre yeniden şekillenen" oynak kurallara. Komisyon'un tavsiye kararı sonrası yazılı açıklamasında da vurguladığı gibi, AB'ye şu 3 mesajın verilmesini istiyor: "1) Kıbrıs ön şart olamaz. Bu konuda kimse beklenti içinde olmasın. 2) Türkiye demokratikleşmeye devamda kararlı. 3) AB'nin temel felsefesi, bireysel özgürlüklerin geliştirilmesi için her türlü çabayı gösteririz, ama kolektif, cemaat hak ve özgürlüğüne de fırsat vermeyiz..."
Net istemeliyiz... Baykal, AB'den "tam üyelik" konusunda net bir yanıtın alınmasını istiyor. "Serbest dolaşım, tarımsal destek" gibi diğer ülkelerin aldığı hakların Türkiye'ye de verilip verilmeyeceği konusunda net bir yanıt alınması gerektiği görüşünde. CHP lideri bunları sıraladıktan sonra ekledi: "Eğer bunlar olacak gibiyse, yolumuza devam edelim. Ama olmuyorsa kendimize yeni bir yol haritası çizmeliyiz..." Baykal, AB üyesi bazı ülkelerin de Türkiye'ye getirilen dayatmalara karşı tepkili olduğunu anımsattı, "AB son dönemde maalesef bir vizyonsuzluk içinde" dedi. AB ülkelerini, birbirlerine karşı çıkarlarına dayalı, tutarsız çekişmenin içinde olmakla suçladı. Baykal, bu tutarsızlığın Türkiye için de uygulandığını belirtip, isim vermeden Kıbrıs Rum kesimine gönderme yaptı: "Küçük detaylarla gelen baskılar, kurnazlıklar, büyük bir ülke olan Türkiye ile AB arasındaki ilişkinin önüne konuluyor. AB tercihini yapmalı."
CHP'nin AB politikası... Baykal, "CHP'nin AB'ye bakışına" dönük eleştirilere de yanıt verdi. "Biz 17 Aralık öncesinde de heyecanla AB diyorduk..." diyerek sözlerini sürdürdü: "Ancak 17 Aralık 2004'te AB bazı şeyleri dayatmaya kalkıştı. Ben o zaman Başbakan Erdoğan'a, 'seninle birlikte gelirim, ama yanlış şeyler olur da beraber dönemez isek gelmeyeyim' dedim. Nitekim dediğim gibi oldu; 17 Aralık'ta ben 'atma o imzayı' uyarıma rağmen imzaladı. Sadece kendisi değil, Devlet Bakanı'na da imza attırdı. Temmuz 2005'te Abdullah Gül'e imzalattı."
Adaletsiz haklı Baykal, Kıbrıs Rum kesimine Türkiye'deki liman ve havaalanlarının açılmasını öngören ek protokolün imzası sonrası Ankara'nın sıkıntıya girdiğinin de altını çizip ekledi: "AB şimdi hakkaniyetsiz, adaletsiz bir şekilde, ama haklı olarak imzalara dayanıp, Türkiye'nin üzerine geliyor. Haklı, çünkü Erdoğan ve bakanların imzası var. Hakkaniyetsiz çünkü AB şartlarında yok." Baykal, bu görüşlerini geçen hafta kendisini ziyaret eden İngiltere Başbakanı'nın AB'den sorumlu danışmanına da söylemiş. Görüşmede şu noktanın da altını çizmiş: "Bazıları, 'Türkiye'de seçim zamanı, ilerde bazı şeyler yoluna girer' diyorsa bunlar ciddiyetsiz sözler. Şunu bilin, Türkiye'nin siyasi haritası değişecek. Ona göre durumunuzu belirleyin." Baykal'ın geleceğe ilişkin bakışı ve CHP'nin AB duruşu böyle... NOT: DYP lideri Mehmet Ağar aradı. Kurmaylarının "Tam üyelik bitti, AB ile özel ilişkiyi biz getirelim" görüşünü desteklemediğini, "Tam üyeliğin DYP'nin temel hedefi olduğunu" söyledi.
|