|
|
|
|
|
|
'Çocukken travma geçirmiş olabilirler'
Prof. Bengi Semerci, internet pornografisine nasıl bağımlı hale gelindiğini ve kurtulma yollarını şöyle anlattı: "İnternette pornografi çok yeni bir şey. Daha önce hemen herkes pornografik filmler izlemiştir. Ancak bunun bağımlılık haline gelmesi, kişinin cinsel hayatını bunun üzerine kuruyor olması demektir. Psikiyatride 'parafili' denilen normal dışı cinsel isteklerin ve ilişkilerin sınıflandırıldığı bir grup hastalık. Bunların içerisinde teşhircilik, fetişizm, pedofili (çocukla cinsel ilişki) var. Pornografi ile cinsel hazzını gidermek de normal dışı bir cinsel istek sınıfına giriyor. Bu kişilerin ortak özellikleri çocukluklarından ya da ergenliklerinden beri alışılmadık cinsel fantezileri olduğu, akıllarına gelen bir şeyi hemen yerine getirmek isteği duydukları, kendilerini o anlamda kontrol edemedikleri, sosyal iletişim alanında çok başarılı olmadıkları gibi sıralanabilir... Aileleriyle ilişkileri sağlam değildir. Düşük benlik saygısı, özgüven eksikliği ve bazılarında da çocuklukta travma geçirmiş olmaları görülebilir. Bunun illa bir cinsel travma olması da gerekmiyor. Ama bazen fiziksel şiddete uğramak, devamlı ezilmek olabilir. Beyin salgıları farklı salgılandığı için bu tür şeyler olabilir. Bunların hepsi bir araya geldiği zaman da normal yollarla cinsel istek ve haz alamamaya yol açıyor. Bu tür rahatsızlıkları olanların kendi kendilerine tedaviye gittikleri çok sık görülmez. Yapılan araştırmalar genellikle olayın kanun dışı bir hal olması sonucu zorunlu olarak tedaviye başvurdukları yönünde. Ancak bu tabii ki tedavi edilebilir bir şeydir. Tedavi için uzmana başvurulmalı. Bu kişilerin evli ve çocuk sahibi olması da bunun olmayacağı anlamına gelmiyor. Bu iş kaybına yol açıyor. Masraf ortaya çıkarıyor ve suçları da tetikliyor. Bu kişilerin normal partnerle ilişki kurmada sıkıntıları olduğu biliniyor. Evliliğin temel kuralı olarak eşlerin bu konuda da birbirlerine yardımcı olmaları gerekebilir. Ancak eşler 'Ben bunu halledebilirim,' diye kendilerinde büyük bir güven gördükleri zaman hayal kırıklığına uğrayabilir."
|
|
|
|
|
|
|
|
|