|
|
|
|
|
Çocuk Destek Hattı'na gelen çağrıların yüzde 22'sini cinsel istismar oluşturuyor
"Çocuğa Karşı Cinsel İstismarın Ortaya Çıkarılması Projesi'' kapsamında oluşturulan ''Çocuk Destek Hattı''na yapılan çağrıların yüzde 22'sini cinsel, yüzde 20'sini de fiziksel istismarın oluşturduğu bildirildi.
Sokak Çocukları Rehabilitasyon Derneği'nin, AB tarafından finanse edilen ve Sağlık Bakanlığı Türkiye Üreme Sağlığı Programı kapsamında hibe programı ile başlattığı ''Çocuklara Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Destek Hattı: Çocuğa Karşı Cinsel İstismarın Gün Yüzüne Çıkarılması Projesi''nin sonuçları, Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında açıklandı.
Toplantıda
konuşan Sokak Çocukları Rehabilitasyon Derneği 2. Başkanı Tanzer Gezer, proje kapsamında yapılandırılan destek hattının işlevinin, ''cinsel sağlık, üreme sağlığı ve cinsel istismar konularında bilgilendirmek, bilgi ve destek alabilecekleri sağlık kuruluşlarına yönlendirmek ve sağlık hizmetlerine ulaşmalarını teşvik etmek ve kolaylaştırmak'' olduğunu söyledi.
Gezer, ''0216 450 54 54'' numaralı destek hattında 16 uzmanın her gün 24 saat görev yaptığını ifade ederek, bir yıl içinde 2 bin 350 çağrı aldıklarını bildirdi. Tanzer Gezer, ihbar sayısının yetersiz olmasının, ''istismar hakkında bilgisizlik, hangi konuda nereye ve nasıl ihbarda bulunulacağının bilinmemesi, kurum ve kuruluşlara güvensizlik, kurum ve kuruluşlardan çekinme ve korkma, istismarcıdan korkma, toplum tarafından kınanma, yüz yüze konuşmaktan utanma, çekinme, neticenin ne olacağını bilmemekten korkma, üşenme ve duyarsızlıktan'' kaynaklandığını bildirdi.
ARAŞTIRMA SONUÇLARI
Destek hattına gelen çağrıların illere göre dağılımında İstanbul'un yüzde 44,5 ile birinci sırada yer aldığını kaydeden Gezer, bunu sırasıyla 6,9 ile Ankara, yüzde 3,3 ile Diyarbakır, yüzde 2,9 ile Adana, yüzde 2,6 ile Bursa, İzmir ve Antalya'nın takip ettiğini, diğer illerin oranının da toplam yüzde 34,7 olduğunu söyledi.
Çağrılar konularına göre sıralandığında, ''sokak çocukları bildiriminin yüzde 27, cinsel istismarın yüzde 22, fiziksel istismarın yüzde 20, ensestin yüzde 6, ihmalin yüzde 4, duygusal istismarın yüzde 1'' oranında olduğunu ifade eden Gezer, ihbarların yüzde 2'sinin faaliyet alanı dışında bulunduğunu, diğer ihbarların oranının yüzde 12 olduğunu, yüzde 6 oranında ihbarın ise sebebinin belirtilmediğini kaydetti.
Gezer, ihbar çağrısı yapanların mağdur yakınlıklarına göre dağılımının da ''yabancı yüzde 31, tanıdık yüzde 15, mağdur yüzde 10, diğer yüzde 6, anne baba yüzde 5, akraba yüzde 5, belirtilmemiş de yüzde 28'' olduğunu bildirdi.Tanzer Gezer, yaş gruplarına göre dağılıma bakıldığında 0-5 yaş grubunun yüzde 11, 6-11 yaş grubunun yüzde 15, 12-17 yaş grubunun yüzde 13, 18-23 yaş grubunun yüzde 1, 24-29 yaş grubunun yüzde 1 olduğunu, mağdurların cinsiyete göre dağılımında ise yüzde 41'inin kız, yüzde 16'sının erkek, yüzde 43'ünün ise bilinmediğini vurguladı.
''İHBARLARIN YÜZDE 47'Sİ HAKKINDA İŞLEM YAPILMADI''
Gezer, ihbar çağrıları hakkında yapılan işlemlerin dağılımına bakıldığında da yüzde 47'sine işlem yapılmadığını, yüzde 5'inin barolara, yüzde 18'inin çocuk polisine, yüzde 12'sinin polise, yüzde 1'inin sağlık kuruluşuna, yüzde 12'sinin sosyal hizmetlere bildirildiğini, yüzde 4'ünün faaliyet alanı dışında kaldığını söyledi.
Gezer, işlem yapılmama oranının yüksek olmasının ise ihbarda bulunanların sonradan vazgeçmesinden kaynaklandığını anlattı.
Proje çerçevesinde 10 ilde 321 uzman ile bilgilendirme çalışması yapıldığını, eğitim çalışmaları kapsamında 10 çizgi film, 1.500 kaynak kitap, 10 bin poster ve 100 bin broşür hazırlandığını belirten Gezer, bu çalışmalar sonucunda cinsel istismar olgularında sağlık hizmetlerine ulaşmada yüzde 5 artış sağlandığını ifade ederek, projenin 2 yıl daha sürdürüleceğini bildirdi.
''ÇOCUKLAR ÇETE KÜLTÜRÜ İÇİNDE YAŞIYOR''
Sokak Çocukları Rehabilitasyon Derneği Başkanı ve Proje Koordinatörü Prof. Dr. Oğuz Polat da, Türkiye'de çocuğa yönelik şiddet olgularında profilin değiştiğini vurguladı.Polat, şunları kaydetti:
''Bugüne kadar hep bireylerle uğraştık. Ama artık karşımızda organize suç örgütleri yer almaktadır. Çocuklar çete kültürü içinde yaşıyor. Sokaklarda organize suç örgütleri tarafından alınan çocuklar önce uyuşturucuya alıştırılıyor, sonra suç örgütüne dönüştürülüyor. Buna karşı acil mücadele başlatılmalı. Bu konuda öncelikli görev de Emniyet Genel Müdürlüğü'ne düşüyor. Ancak asayiş tek başına yeterli değil. Yapılması gereken, Türkiye'nin şu anda yaşadığı çocuğun cinsel sömürüsüne karşı Meclis Araştırma Komisyonu kurulması.
Çünkü oluşturulacak komisyon derinlemesine bir araştırma yaparak verileri ortaya koyacak. Sonra da tüm taraflarla çözüm yollarını belirleyecek.''
İzmir'deki 17 aylık bebeğe yönelik istismar olayında her aşamada ciddi hatalar yapıldığını, bunun da kişilerin bu alanda profesyonel olarak bilgilendirilmemiş olmalarından kaynaklandığını dile getiren Polat, hukukçuların, hekimlerin ve emniyetçilerin bu konuda hızla eğitilmeleri gerektiğini söyledi.
Polat, Türkiye'nin Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni imzalamasına rağmen çocukların korunması konusundaki taahhütlerini yerine getirmediğini, Türkiye genelinde hala fiziksel istismara maruz kalan çocuk sayısının bilinmediğini, Türkiye'nin çocuk politikasının bir an önce oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Oğuz Polat, ''Olguları yok sayarak sorunu çözemeyiz. Akranlar arası şiddet, giderek toplumda yaygınlaşıyor. 183 hattının çok iyi düzenlenmesi, arandığında uzman kişiler tarafından hemen cevap verilmesi gerekiyor'' dedi.
(AA)
|