|
|
|
|
|
|
Yezidilerin mahremi
Yezidiler Irak'taki hac bölgelerini dünyada ilk kez SABAH'a açtı. Erdal Şimşek'in izlenimlerini Bülent Tavlı fotoğrafladı..
Her Yezidi kutsal sayılan Laleş Vadisi'ne girdiğinde ayakkabılarını çıkarıyor ve hac bölümleri yalınayak geziliyor. Çünkü Yezidilere göre ayakkabı, dünyanın kirlerini taşır. Başka din mensuplarının girmesinin yasak olduğu bölgeye ilk kez SABAH girdi.
Kutsal Kara Kitap'a göre; Allah, dünyanın sadece yaratıcısıdır. O, dünya ile ilgilenmez. Allah iradesini onun ikinci şahsiyeti olan 'Melek Tavus' yürütür. Marul, bir Yezidi ulusunu çağrıştırdığı için haram yiyecektir.
Gizemli bir din: Yezidilik
Vaftiz ediliyorlar, namaz kılıyorlar, ateşi kutsal sayıyorlar. Marul, salatalık, börülce ve balık gibi yiyecekleri haram sayıyorlar. Yezidiler, en kutsal mekânlarının kapılarını ilk kez SABAH'a açtı....
Yezidilik, Musevilik gibi tek ulus din. Hatta tek ulusun bir boyunun dini demek doğru olur. Dünyada sadece Kürtler arasında var olan Yezidilik, Kürtlerin Behdinan (Kurmanç) kolunun bir bölümünün inancı. Üç büyük tek tanrılı dinin karması olan Yezidilik'te ibadet ve ritüellerin tümü pagan kültürüne ait. Karma bir dinin mensubu olan Yezidilerin Batılı kaynaklarda Arap, Kürt ve Asur kökenli oldukları ileri sürülmesine rağmen, gerek Osmanlı fermanlarında ve gerekse yaşayan Yezidi pir ve şeyhlerinin söylediklerine göre Kürtlerin Behdinan (Kurmanç) kolundandırlar. Zaten konuştukları dil de Kürtçe'nin Kurmanç şivesidir. Yezidilik inancının kurucusu Şeyh Adiy'in Adaviler (Adaviyye) tarikatıdır. Yezidilerce, Yezidi inanç sisteminin kurucusu ve peygamber olarak kabul edilen Şeyh Adiy bin Musafir, aslında Kadiri Tarikatı'nın kurucusu Abdülkadir Geylani ile birlikte İslam alimi İmam Gazali'den ders almış; Müslüman inançlı bir sufi olarak kabul edilmektedir. Adiy bin Musafir 1162 yılında öldüğünde Laleş'teki dergahına gömülmüş ve türbesi çok geçmeden hac ziyareti için gelinen tapınağa dönüştürülmüştür. Bugün, Yezidi inancında hacı olabilmek için 6 Ekim'de bu vadiye gelerek, Kaniya Sıpi (Beyaz Çeşme)'de vaftiz olmak, Şeyh Adiy'nin Sındıruk'unun (mezarı) etrafında etrafında üç kere dolaştıktan sonra, Zımzım tüneline girip oradaki kutsal mekânı tavaf etmek ve Araf'a çıkmak gerekiyor. Moğolların bölgeyi istilasından sonra 13 ve 14. yy'da bölgedeki otorite boşluğundan yararlanan Yezidilik faaliyeti, Musul, Hakkari, Botan çayı yöresi, Cizre, Nusaybin, Mardin, Van ve Urmiye'deki aşiretler arasında kök salmış. 1415 yılına kadar unutulan, ancak bu tarihten itibaren taraftar kazanmaya başlayan ve bilahare Yezidilik adını alan Şeyh Adiy'in öğretisinin öncülü olduğu bu yeni dinin sembolü, tavus kuşudur. Ama bu sembol, tavus kuşundan ziyade horoza benzemektedir. Dinlerinin çok eski olduğunu, tarihi bilgilerin zaman içinde unutulduğunu, kaynaklarının kaybolduğunu söyleyen Yezidilerle ilgili sağlıklı bilgiler edinmek isteyen sosyolog ve din bilimciler, bugüne kadar bu inancın zirvesindeki 'Şeyhlerin Babası' ve kutsal hac mekânı olan Laleş Vadisi'ne giremediklerinden dolayı kesin ve gözleme dayalı bilgiler edinememişler. Tarihte ilk kez SABAH muhabirleri bu vadiye girerek, hac mekânlarının tümünün fotoğraflarını çekti ve en büyük şeyhleriyle görüşerek bu inancın bütün yönlerini ortaya koymayı başardı.
İNANÇ SİSTEMİNİN TEMELLERİ Yezidiliğin, tek tanrılı dinlerden aldığı itikatın bir bölümü ile semavi dinlerin bileşkesi olduğu kanaatine varılabilir. Besmele, oruç tutma, sünnet, kurban kesme, hac gibi ibadetleri ile İslam; vaftiz, nikahta şarap ve ekmek ayini gibi ritüelleri ile Hıristiyanlık; helal ve haram anlayışları ile Musevilik'ten beslenir. Ancak yedinci kutsal melek Azazel (Şeytan) ve paganist inanışları ile tam bir pagan dinini andırır. Yezidilik, ibadet ve önerdiği dinsel yaşam tarzı ile de paganist dindir. Putperestliğin yanı sıra, Zerdüştlük (iyi ile kötünün mücadelesi), Manienizm (irfan), Şamanizm (gömme adeti, rüya tabiri ve dans) va paganizme (Ay ve Güneş'e tapma) ait bazı unsurları içeren ve kökeni bugünkü din uluları olan şeyhler, pirler, bapirler (dede) ve çavuşlar tarafından da kesin olarak bilinmeyen bir gizli inanç sistemidir. Bu gizlilik ve gizemden dolayı Yezidi inancının mensuplarının büyük çoğunluğu dinsel kural ve yasaklarının tümünü bilmiyorlar. İnançları açısından, haram ve helalleri bölgesel olarak değişiyor. Örneğin, Türkiye'deki Yezidilerin bu kurallarında Sünni ekolün Şafii mezhebinin mistik anlayışı hakimken, Kuzey Irak'ta Sünni Türkmenlere yakın olan bölgelerde Sünni Hanefi ekolünün anlayışı göze çarpmaktadır. 1960'lardan sonra Avrupa'ya başlayan göç ile birlikte, bu ülkelere göç eden Yezidilerin yeni kuşağında ise Katolik Hıristiyanlığın ahlâk ve mistik anlayışı belirginleşmektedir. Yezidilik inancında Allah, dünyanın koruyucusu değil, sadece yaratıcısıdır. O, faal değildir ve dünya ile ilgilenmemektedir. Allah iradesinin faal ve yürütücü uzvu, Allah'ın ikinci şahsiyeti olan 'Melek Tavus'tur. En kutsal kitapları olan Mıshefa Reş'te (Kara Kitap), "Rabbimiz, Şeytan'ın adını ya da onu anımsatan sözcükleri zikretmek yanlıştır" ayetinden dolayı, Tanrı-melek mertebesine koydukları 'Şeytan'ın adını anmaz, 'ismi güzel melek' derler. 'Kaytan, ser, melun, lanet' gibi kelimeleri de kullanmaları yasaktır. Yezidiler için ateş, nur yani ışık saçan bir kaynak olduğu için kutsanır ve ona asla tükürülmez. Ateşin su ile söndürülmesi büyük bir günahtır. Yezidiler, bazı besin maddelerini yemez, bazı renkleri tercih ederler. Beyaz, kahverengi, kırmızı, yeşil ve siyah kutsal sayılmakta mavi renge ise itibar edilmemektedir. Beyaz, temizliği simgeler ve kadınlar beyaz iç çamaşırı giyerler. Erkekler öldüklerinde yüce makama temiz çıksınlar diye beyaz giysiyle gömülürler. Haram yiyecek, maruldur. 'Marul' ismi, bir Yezidi ulusunun adını çağrıştırdığı için bunu yemek kesinlikle yasaktır. Börülce, salatalık, lahana gibi sebzeler ile balık, geyik ve horoz eti de yasak yiyeceklerin başında gelir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|