|
|
|
|
|
|
İşkence sahneleri ister istemez gerginlik yarattı
Darbe dönemini ele alan 'Eve Dönüş' adlı filmde rol alan oyuncu Memet Ali Alabora, 10 gün süren işkence sahneleri nedeniyle çok gerildiğini söylüyor. Yeni Aktüel'e konuşan Alabora, cep telefonu kullanmadığını ve kapitalist küreselleşme karşıtı hareket içinde olduğunu belirtti.
* Eve Dönüş, bilindiği gibi tam olarak bir darbe filmi değil. Sıradan bir adamın darbe yüzünden başına gelenleri anlatıyor. Beni bu role politik eylemci bir tarafım olduğu için mi seçtiler, bilmiyorum. Ama senaryoyu okuduğum zaman kendi varlığımı da rahatsız eden bir meseleyi anlattığı için filmin meselesiyle de kendimi çok yakın hissettim. Birinci kabul edişim senaryodur. Kıstaslarıma göre iyi bir senaryosu olmasaydı, kabul etmezdim. Seyircinin de ilk bakması gereken filmin kendisidir. Seyirci filmde bazen gülecek gibi olacak ama yönetmenimiz Ömer Uğur'un da dediği gibi, 'herhalde gülmemiz lazım, ayıp ediyoruz' diyecek. Bir mizah unsuru var...
FİLM İÇİN 9 KİLO VERDİM
* Set esnasında, iç çamaşırıyla kaldığımızda, betona oturduğumuzda, üzerimiz kir-çamur içinde, elimizde kelepçe ve gözümüzü bağladıklarında bu bir gerginlik yarattı. Bu tabii ki işkence görmüş bir insanın yaşadığı acıyla ya da psikolojik gerilimle aynı olamaz ama orayla tamamen bedensel bir ilişki kuruyorsunuz, geriliyorsunuz. İşkence sahneleri 10 günde çekildi.
* Rol için bilerek kilo verdim. Başlamadan bir dört kilo, süreç içinde de beş kilo daha verdim ki içeri girdiği zaman ve çıktığı zaman arasında Mustafa'nın yüzünde bir düşüklük olsun diye.
* Filme gitmeden önce bu işleri bilmeyen biri de olabilirdim. Kenan Evren'i ya da darbeyi yapanları herhangi birileri zanneden ya da Evren'i Türkiye'nin sadece cumhurbaşkanı olmuş, daha önce darbe yapmış bir asker olduğunu bilmeyen bir çocuk da olabilirdim. O zaman "Ya ne olmuş" diyebilirdim.
BİLİMSEL DONELER ALDIM
* Filmde beni en çok etkileyen sahne şu oldu... Mustafa karakteri uzun zaman işkence gördükten ve yanlışlıkla içeri alındığı anlaşıldıktan sonra işkencecisinin elini öper. Bu beni çok kötü yapıyor. Kurtulduğu için o adamın elini öpmesi, benim içimi çok kötü yapıyor!
* Role hazırlanırken işkence görmüş insanlarla sohbet ettim. Bunlardan biri 79'ler Vakfı'nın başkanı Celalettin Can'dır. 19 yıl içeride yatmış, altı ay işkence görmüş. Ayrıca İnsan Hakları Vakfı bize bilimsel doneler verdi. Hem psikolojik hem de fizyolojik olarak. Örneğin askı yüzünden kollarınızın açılmaması gibi, parmak uçlarınızdaki işlevsizlik gibi. Mesela düğme açamıyor işkenceden çıkmış insanlar. Psikolojik olarak hep takip edildiklerini zannediyorlar. Yere bakıyorlar. Hangi koşulda yakalanmışlarsa; örneğin evlerinin kapısı çalındı, yakalandı mı, her kapı çalışı onları tedirgin ediyor. Bu bilgileri de elimden geldiği kadarıyla uygulamaya çalıştım.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|