|
|
Ahmet Hakan din düşmanı mı oldu?
Kendisinden başka kimseye, değişme ya da gelişme hakkı tanımayan zihniyet nasıl bir zihniyettir? Ya da kendisinden başka kimsenin samimi olmadığını düşünmek ne tür bir hastalıktır? Ahmet Hakan Coşkun'dan söz ediyorum. Tuğba Özay ve Deniz Akkaya'nın Kadir Gecesi camilere gitmelerini samimiyetsiz bulan adamdan. Sanki Ahmet Hakan'ın elinde bir inanç-matik var. Bu sayede ibadetinde kim samimi, kim değil bir bakışta anlıyor. Biri kalkıp dese ki, "Sen de Nişantaşı kafelerine ya da Kanyon'a, geçmişle bağlarını kopardığını ispatlamak için gidiyorsun ve samimi değilsin..." Öyle bir yazıdan sonra Ahmet Hakan Coşkun ne yapar acaba? Yine 'iki gözüm önüme aksın ki değiştim' tarzı satırlar karalar mı? Dedik ya; Ahmet Hakan Coşkun kendinden başka kimseye değişme hakkı tanımıyor. Hem "Değiştim diye bana laf etmeyin!" diyor hem de başkalarının inancını sorguluyor. Deniz Akkaya ve Tuğba Özay, gecelerde yeniden boy gösterirlerse Kadir Gecesi ettikleri dualar geçersiz mi olacak? Ya da Ahmet Hakan kandilde şarap içerek doğum günü kutladı ve içmeye devam ediyor diye dua etme hakkını kayıp mı etti? Ahmet Hakan'ın tek inanç-matiklik durumu bu değil... İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek bir cenaze namazına katılınca, Ahmet Hakan Coşkun yazısına 'Mücahit Perinçek' başlığını atmıştı. Yazının içinde de Perinçek'e şalvar giymesini öneriyordu. Birisi çıkıp, Ahmet Hakan Coşkun'a "Önereceğine neden kendi eskilerinden birini vermiyorsun" dese söylenecek söz kalır mı? Cüppeli ya da cüppesiz, bazılarının yok aslında birbirlerinden farkları...
|