Halkla ilişkilerin sefaleti-1
E-posta yağdı. Herkes inliyor. Halkla ilişkiler işi yapan da, gazeteciler de, şirketler de... Basit bilgiyle başlayalım. Halkla ilişkilerdeki 'halk' sokaktaki halk değildir. Gülmeyin, öyle sanan o kadar çok halkla ilişkiler şirketi var ki. Halkla ilişkilerin yüzlerce tanımının özeti "iyi niyeti geliştirmek"tir. Ama herkesin değil, örgütle muhataplarının. Karşılıklı iyi niyeti geliştirme işi. İyi niyetin temeli ne? Meslek etiği. Temel sorun halkla ilişkilerin bir 'uğraş' olarak kabul görüp bir türlü meslekleşememesi. Bir mağazanın müşteri sorumlusu rahatlıkla gidip bir halkla ilişkiler şirketi kurabiliyor. Muhabbeti seven iki kişi, sıkılıp "hadi piar" yapalım diyebiliyor. Hiç birine "çapınız ne" diyen bir denetleyici yok. Sabah'ın iletişim etiğini uygulamak konusundaki çabalarını destekleyen şirketlerin, halkla ilişkiler firmalarının epostalarını okuyunca, bu işe itibarını iade etme çabasında yalnız olmadığımızı görüyorum.
|