Cevap ver Ulusoy!
Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy açıklama yapmış. Sözüm ona, Mustafa Çulcu FİFA listesine alınmak üzere 3 hakemin ismini önüne getirmiş. Ulusoy da lisan biliyor diye Kuddusi Müftüoğlu'nu tercih etmiş. Oysa ki Mustafa Çulcu bana Haluk Ulusoy'un Kuddusi'yi MHK'nin muhalefetine rağmen reysen FİFA yaptığını söylemişti. O halde ikisinden biri yalan söylüyor. Madem Haluk Ulusoy lisana bu kadar önem veriyordu, niye bundan 3 sene önce fevkalede iyi İngilizce bilen Orhan Erdemir'i listeden çıkarttı? Her ikisinin de cevabı çok açık. Çünkü Kuddusi'ye geçen sezonun son maçı olan Kayseri Erciyes-Ankaraspor karşılaşmasındaki süper yönetiminden dolayı söz verilmişti. 3 sene önce de Fiorentina'nın maçında kendisini oyundan atan Orhan Erdemir'in FİFA listesinden çıkartılacağının sözünü Fatih Terim'e verdikleri gibi. Bir de dönmüş bana sallıyor. Arşivler elinde. FİFA olduğum 1. yıldan, hakemliği bıraktığım son ana kadar Türkiye'nin FİFA listesindeki 1 numaralı ismiydim. Üstelik bunu en iyi Ulusoy'un kendisi bilir.
ATAMAYI KİM YAPACAK? Şimdi tekrar dönelim Ulusoy'un mentalitesine. Demek ki Ulusoy bazı hakemleri MHK'nin muhalefetine rağmen reysen inisiyatif kullanıp FİFA listesine sokabiliyor. O halde bazı çok kritik maçlar öncesi de yine MHK'nin muhalefetine rağmen bir hakemi o maça atayabilir. Yıllardır, bazı maçların hakemlerini Ulusoy bizzat tayin ediyor. Şimdi karar spor kamuoyunun. Bakalım geçmişte olduğu gibi bundan sonra da hakem atamalarını "Ceketimi alır giderim" diyebilen Mustafa Çulcu komitesi mi atayacak, yoksa Ulusoy'un kendisi mi? Bu soruma da cevap ver Haluk Ulusoy. Bundan sonra Kuddusi'yi maçlara MHK mi verecek yoksa Ulusoy mu? Geçmişe dönüyoruz. Türkiye Kupası Finali'ne Bülent Demirlek'i MHK mi tayin etti yoksa başka bir güç mü? İşte sevgili Ulusoy'un suratına karşı "Sana ölene kadar oy vermeyeceğim" derken ne demek istediğimi anlayabildiniz mi? Bunlar Iceberg'in (buzdağı) görünen yüzü. Ah keşke bir ilaç olsa da insanlar tüm bildiklerini korkmadan anlatabilseler. Mesela sevgili Hüsnü Hayali'ye, sevgili Bülent Yavuz'a, sevgili Aydın Torunoğlu'na bu ilaçtan versek de 8 yılda tüm yaşadıklarını anlatabilseler ne güzel olurdu değil mi?
|