SABAH - 26/09/2006 - Prof. Dr. Aydın Ayaydın

Şu an 26 Eylül 2006 - Salı tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

kapat

Google Arama

	Piyasalardaki son gelişmeler
	YÖK kendi işine, bakanlık kendi işine bakmalı

Piyasalardaki son gelişmeler

IMF, eylülde yayınlamış olduğu son raporunda (World Economic Outlook ) global ekonomide ikinci bir dalgalanma ihtimalinin olduğunu söylemekte. IMF uzmanları bu dalgalanmaya, artan enflasyonist beklentilere tepki olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının daha sıkı para politikası izlemeye başlamalarını, artan global büyüme nedeniyle petrol fiyatlarının yükselmeye devam etme olasılığını ve artan faizler nedeniyle özellikle konut piyasasında yaşanabilecek durgunluk olasılığını gösteriyor. Ayrıca ABD'nin artan cari açığının dünyada ekonomisi için yarattığı dengesizlik risk unsuru olarak karşımıza çıkmakta.
Rapor yayınlandıktan sonra Türkiye'de birçok ekonomist tarafından ele alındı. Rapor, IMF'nin Türkiye ve pek çok gelişmekte olan ülkede kriz beklediği şeklinde kamuoyuna aktarıldı . Geçtiğimiz cuma, IMF'yi doğrularcasına tüm gelişmekte olan ülkelerde ve Türkiye'de mini kriz yaşandı. ABD'de geçen hafta yayınlanan çekirdek üretici fiyatları beklenenden (yüzde 0.2) çok daha düşük değerde (yüzde 0.4) olarak açıklandı. Ayrıca konut sektöründeki yeni inşaat izinlerinin beklenenin altında gerçekleşmesi, IMF'nin öngörüsünün tam tersi yönde ABD ekonomisinin durgunluğa doğru gitmekte olduğunu göstermekte . Yukarıda sayılanlara bağlı olarak başta petrol ve hammadde ihracatçısı Rusya ve Brezilya olmak üzere tüm gelişmekte olan ülkeler olumsuz etkilendi.
Ancak enflasyonun ve dolayısıyla faizlerin düşmesi, petrol fiyatlarının gerilemesi Türkiye için çok olumlu gelişmelerken, Türkiye, belki de 'mini kriz'den en fazla nasibini alan ülke oldu . Bunun arkasında yatan neden ise tüm gelişmekte olan ülkelere aynı pencereden bakan uluslararası fon yöneticileri. Bu fon yöneticileri Rusya ya da Brezilya'da sorunla karşılaştıklarında ilk yaptıkları hareket tüm gelişmekte olan ülkelerde pozisyonlarını azaltmak oldu. Yapılan işlemlerden Türkiye olumsuz etkilendi.
Aşağıdaki iki tabloda önemli gelişmiş ve gelişmekte olan hisse senedi piyasalarında ve para birimlerinde perşembe ve cuma günlerinde yaşanan değişiklikleri gözlemleyebiliriz.
Global düzeyde yatırım yapan bu fonların önümüzdeki dönemde ağırlıklarının daha artacağı beklenmekte. Bu tip fonların tüm finansal piyasalarda dalgalanmayı artırdığı da bir gerçek ve Türkiye gibi derinliği fazla olmayan piyasalarda yarattıkları dalgalanma diğer piyasalara nazaran daha yüksek olmakta . Ekonomimize yön verenlerin dünyadaki bu gelişmeleri gözönünde bulundurarak finansal piyasalarımızn daha dayanıklı olması için ilave tedbir almaları gerekmekte.