|
|
|
|
|
|
|
|
|
Başbuğ sert: İrtica hâlâ tehdit
Kara Kuvvetleri Komutanı Org. İlker Başbuğ "irtica tehdidi kaygı veriyor. Cemaat ve tarikatlar Türk devrimine karşı hareketlerin odağı haline geliyor" dedi ve AB'ye mesaj yolladı: "Bunlar TSK'yı başka ülkelerin ordularıyla karıştırıyorlar."
Orgeneral Başbuğ uyardı: Türk devrimleri yıpratılıyor
İrtica tehdidinin altını çizen Org. Başbuğ, "Cemaatler ile tarikatlar devrimlere karşı hareketlerin odağı haline geliyor" dedi.
Geçen ay Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nı devralırken yaptığı çarpıcı konuşmayla dikkatleri çeken Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, dün de Kara Harp Okulu açılışında irtica tehdidine karşı mesajlarının tonunu sertleştirerek sürdürdü. Başbuğ, "Bazı kesimler kabul etmese de irticai tehdit kaygı verici boyutlara ulaşmaktadır" dedi.
İlk ders Türk devrimi Kara Harp Okulu'nun yeni öğretim yılı dolayısıyla düzenlenen törende genç Harbiyelilere "Atatürk ve Türk Devrimi" başlığı altında ilk dersi veren Orgeneral Başbuğ, cumhuriyetin niteliklerine sahip çıkmanın TSK'ya verilen "yasal görev" olduğunun altını çizdi ve askerin kendisine yasalarla verilen yetkileri yapmamak gibi bir lüksü bulunmadığını vurguladı. Laiklik tanımının yeniden tartışmaya açılmasına anlam veremediğini belirterek isim vermeden, Anayasa'da laiklik ile ilgili açık bir tanım yapılmadığını savunan TBMM Başkanı Bülent Arınç ile Yargıtay Başkanı Osman Arslan'a da yanıt verdi. Konuşmasının başlangıcında uzun uzun Atatürk'ün devrimci niteliğini anlatan ve lider dünya liderleriyle karşılaştıran Başbuğ, Cumhuriyetin kuruluşu için Atatürk'ün "Türk Devrimi" tanımı yaptığını vurguladı ve şu soruyu yöneltti: "Eğitim ve öğretimde Atatürk'ün bir dahi olduğunu ve entelektüel boyutunu yeterli şekilde yeni nesillere öğretebildik mi? Yoksa sadece Atatürk'ün neler yaptığını öğretmekle mi yetindik?" Başbuğ, şöyle konuştu:
TOPLUM
CEMAATLEŞİYOR: Dinin inanç alanından çıkarılıp, ideolojiye dönüştürülmesi, onu siyasallaştırır ki bundan en büyük zararı görecek olan dindir. Toplumların cemaatleşmeye itildiği de bir başka gerçektir. Giderek güçlenen bu cemaatler, ekonomiyi yönlendirmeye, sosyal yaşamı biçimlendirmeye, dine bağlı bir yaşam tarzı olarak, sosyal kimliklerini ortaya koymaya çalışmaktadırlar. Ulusal kültür din eksenli yapıya oturtulmaya çalışılmakta. Bu cemaatler ile 677 sayılı kanunla yasaklanan tarikatlar, devrime karşı hareketlerin odağı haline dönüşmektedirler.
CEMAATLER VE EĞİTİM: Milli Eğitim'in tüm kadroları, Türk devrimlerinin savunuculuğu görevini tam olarak yerine getirmekte midirler? 1950'li yıllardan itibaren bazı marjinal grupların, dinsel eğilimleri kullanarak, dernek ve vakıflar kurarak, eğitim öğretim alanında ve siyasal alanda etkin olmaya çalıştıklarını sıkça görmekteyiz. Türk devrimlerinin korunması ve ileriye götürülmesinde kendimizi yetersiz görüyorsak, bunun nedenleri arasında sorgulamaya dayanan yüksek kaliteli bir eğitim sistemine sahip olunmamasıdır.
LAİKLİK NEDEN TARTIŞILIYOR: Türk devriminin temelini oluşturan laiklik ilkesine yönelik saldırı ve girişimler de vardır. Laiklik, Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan tüm değerlerin temel taşıdır. Anayasa Mahkemesi'nin laiklikle ilgili yorumları, laikliğin anlamının ortaya konulmasında vazgeçilmez kaynaktır. Bunlara rağmen laiklik kavramının neden tartışılmaya açılmaya çalışıldığını anlamak mümkün değildir. Laik düzen, Türk demokrasisinin gelişmesinde ana itici gücü oluşturmuştur. Bugün demokrasi ve özgürlüğü savunanların, bu gerçeği unutmamaları gerekir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|