kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
'Cemaat dediğin kapatılınca bitmez'
'Cemaat dediğin kapatılınca bitmez'
Kimdir?

'Cemaat dediğin kapatılınca bitmez'

Barış Müstecaplıoğlu üniversitede okurken Fethullah Gülen cemaatiyle tanıştı, cemaatte yaşadıklarını önce Şakirdadlı kitapta şimdi de bize anlattı.

İnsanların kafasında çok kalıplaşmış bir ifade var. 'Cemaate girenlerin beyinleri yıkanıyor,' denilir, öyle bir şey yok, ben cemaate girmeyi insanların psikolojik ihtiyaçlarından kaynaklandığını düşünüyorum. Cemaaten olanlar önce farklı okullara yerleştiriliyor. Müsbet denilen insanlarla ilişki kurmaları sağlanıyor. Cemaaten gelen ağabey, ilgilendiği insanın özeliklerini, aile yapısını, sevdiği sevmediği şeyleri araştırıyor. Ben, okul yurdunda kaldığım ve o dönem bir şeyler araştırmak istediğim için benim için çok da çalışma yapmalarına gerek kalmadı. O dönem Hıristiyanlığı da öğreniyordum, solcu bir ailede büyüdüm ama inandığım dinin de ne olduğunu merak etmiştim. Basketbol oynamayı severdim, bir arkadaşım oldu bana ödevlerde yardım etti, benimle oyun oynadı yani duygusal anlamda tatmin de yaratılıyor. Boğaziçi Üniverisetsi'nde zaten azınlıktaki yakışıklı, zengin çocukların dışındakiler hep bir ezilmişliği içlerinde hissederler. Önce müsbet gördükleri insanlar tespit ediliyor. Onlarla ilgilenmesi için örneğin yurt imamı birisini görevlendiriyor, görevlendirilen insan özenle seçiliyor. Sonra sohbet başlıyor, arkadaşlık belirli bir seviyeye gelince odalara davet ediliyor. Odada sunulan patatesli yumurta çay, yoksul bir öğrenci için nimet sayılacak şeyler. İlişki belirli seviye gelmedikçe asla cemaat hakkında konuşmazlar. Hatta ben cemaat içine girdiğimde yabancıların yanında cemaaten 'hizmet' diye bahsederdik. Cemaate giren insan kendini cehennemlik olarak farz ettikleri insanları kurtarmaya adıyor. Bu bir hizmettir, yani Peygamber zamanında yapılan Cihat'ın günümüzdeki hali diyebiliriz. Toplantılarda Gülen cemaatinin memleket için yaptıkları, ne kadar geniş olanakları olduğu konuşuluyor. Paraya ihtiyacı olana para verilir. Ama ben herkesin parayla kandırıldığını, para için orada olduklarını söylemiyorum, inanan da çok insan var. Belirli bir aşamadan sonra Said-i Nursi ve Fethullah Gülen'in kitapları veriliyor. Yaklaştıkları insan hakkında raporlar yazar, oda imamı yurt imamına o semt imamına o da daha üstündeki imama raporu gönedirir. Örgütlenme biçimleri, amaçları farklı. Hayatın her alanında olmaya çalışırlar. Yalnızca okullar, dershaneler değil, askerler için de bankada her yer de hizmeti anlatan insanlarla karşılaşabilirsiniz. Gazetelerin yazdığı gibi kapısı kapatılınca yok edilebilecek bir şeyden değil, hayata nüfuz etmeye çalışan sosyal bir organizmadan bahsediyorum. Zaten ben de kitabımda o sosyal organizmaya dikkat çekmek istedim. Sohbetler yoğunlaşınca namaz da kılınan toplantılara geçilir. Orada hayatında hiç namaz kılmamış bir insan bile psikolojik olarak etkilenip kendini namaz kılar halde bulabilir. Tabii o arada Zaman gazetesi aboneliği de yapılır. Üç sene kadar cemaat içinde kaldım. Vizyona girmemiş filmleri önceden görürdük, ağabeyler filmi sansürler, sonra da beraber izlerdik. Buradaki amaç Şakird'in, yani talebenin dünya nimetlerine karşı nefsinin uyanmasını ve yalnız kalıp başka şeyleri düşünmesini engellemek."
DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Cemaat ve ardındakiler
 Alphaville her daim genç kaldı
 Mevlana Hindistan yolcusu
 Sosyete işi haute couture
 Paris notları
 El bebek 'gül' bebek
 Unutulmuş iki eski 'azize'
 Serdar Ortaç hakikaten 'ultrastar' mı?
 Heyecan ve aşk yeniden...
 Umudun acılı sesi: Feyruz
 Minyatür(k) bebekler
 Gerçek aşk var ama kanıtı yok
 11 Eylül: Korku çağının doğum günü
 Televizyonu açmayı sakın unutmayınız!
 Türkiye'nin ötesindeki semt: Çarşamba
 Çarşamba'da Sauna bağlantısı
 Alternatif dünya tarihi
 Gençler için en faydalı 'denklem'
 Marilyn Monroe'nun çıplak çektirdiği son fotoğrafları...
    Pazar Sabah Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Halkla namaz kılmam!
Pes diyorum! Ankara'nın ünlü...
MEHMET ALTAN
Kaybolan güvercinlerin peşinde...
Washington -...
AYŞE KULİN
Paris notları
Belki 40 defa geldiğim Paris'te bu kez bir...
KAZIM KANAT
Eşekten düşmüş karpuza döndüm!
Hayır efendim bunun adı...
ERDAL ŞAFAK
Umudun acılı sesi: Feyruz
Sezen Aksu "Kıskanır rengini...
ÖNCEL ÖZİÇER
Evliyken madara, boşanınca maskara olma
Hülya Avşar...
Senaryo hiç şakaya gelmez
Senaryo hiç şakaya gelmez
Farinelli, Man to Man filmleriyle En İyi Belgesel Oscar'lı...
Orangutanlar ve çay poşetleri
Orangutanlar ve çay poşetleri
Amerikan okuyucusu, orangutanların özgürleşmesi ya da kâğıt...
Bardacık inciri başka
Kuru incirin bir öğün yemek kadar besleyici olduğu çok eski çağlardan beri...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.