|
|
|
|
|
|
|
|
|
Siyasetin gözde dergâhı İskenderpaşa cemaati
1969'da Erbakan'a Milli Nizam Partisi'nin kuruluşunda açık destek veren Kotku, fiili olarak Nakşiliğin Türk siyasi hayatında yer almasını sağladı. 12 Mart sonrası cemaat, Milli Selamet Partisi'ni kurdu.
Nakşilerin efsanevi şeyhi Mehmet Zait Kotku, imam olarak görev yaptığı İstanbul Fatih'teki İskenderpaşa Camisi ve çevresini tarikatın çekim merkezi haline getirmişti. Bu nedenle Nakşilik halk arasında İskenderpaşa cemaati olarak da adlandırıldı. Kotku'nun ölümü sonrası yerine Prof. Esat Coşan geçti. Ancak bu süreçte tarikatın merkezi yapısı bozuldu. Tarikatın gücü Adıyaman'daki Menzil ile İstanbul'daki Erenköy ve İsmailağa cemaatleri arasında dağıldı. Başlangıçtaki merkezi otoritesini büyük ölçüde yitirse de İskenderpaşa cemaati, Nakşilik içindeki geleneksel etkisini hala sürdürüyor. Mehmet Zait Kotku'nun medresede pozitif bilimlerle de tanışması, onun "münzevi yaşam merkezi" olan dergâhı bireyahlakAllah üçgeninden dışarı çıkarmasına yol açtı. Kotku yüzyıllardır gelenekçi ve tutucu bir çizgi izleyen tarikatta 1700'lerden beri ilk kez pozitif bilime önem veren ve modern Müslüman'ı öne çıkaran bir ekol yarattı. Ve Nakşilik yüzyıllar sonra "okumuş, şehirli aydın" tarikatı oldu. Kotku'nun üniversite öğrencilerine yönelik çabaları kısa sürede meyvesini verdi ve özellikle İstanbul Teknik Üniversitesi'nde yürüttüğü çalışmaların karşılığını aldı. Okulun en parlak akademisyeni Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın yanı sıra Turgut Özal gibi birçok "genç, zeki mühendis" bu cemaatin müdavimi oldu. Turgut Özal, Korkut Özal, Hüsnü Doğan, Necmettin Erbakan, Hasan Aksay, Temel Karamollaoğlu gibi isimler dergâhın müdavimliğini sürdürdüler.
DEMİREL'LE
SAVAŞ Süleyman Demirel'in başbakan olmasının ardından cemaat, Demirel'in hilafına rağmen Erbakan'ı Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı'na aday gösterdi. Seçimlerde Erbakan birinci oldu ve başkanlık koltuğuna oturdu. Demirel'in polis zoruyla da olsa Erbakan'ı bu koltuktan uzaklaştırmasıyla Kotku ve cemaati Demirel'e açık cephe aldı. Hatta Demirel'e destek vermeleri nedeniyle Nakşilerle Nurcular arasında küskünlük ortaya çıktı. 1969 yılında Erbakan ve arkadaşlarına Milli Nizam Partisi'nin kuruluşunda açık destek veren Mehmet Zahit Kotku, böylece fiili olarak Nakşiliğin Türk siyasi hayatında yer almasını sağladı. 12 Mart Muhtırası ile birlikte Milli Nizam Partisi kapatıldıktan sonra cemaat, Milli Selamet Partisi'ni kurdu. Ve MSP, kurulduktan hemen sonra girdiği ilk genel seçimlerde kazandığı milletvekilleri sayesinde koalisyon ortağı olarak hükümete girdi. Kotku'nun ölümünden sonra tarikatın başına damadı İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Esad Coşan geçti. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra da politikada etkin olan İskenderpaşa cemaati, Erbakan ile Coşan arasında başlayan kavganın ardından gücünü yitirmeye başladı. Kavganın nedeni Coşan'ın Erbakan'dan partinin kontrolünü almak istemesiydi. Ancak Erbakan "Partiyi bana Kotku verdi" diyerek Coşan'ın isteğini reddetti. Siyasi planda ortaya çıkan bu kavga Kotku'nun ölümünden beri İskenderpaşa cemaatinin merkezi otoritesini, daha doğrusu Coşan'ın şeyhliğini kabul etmeyen diğer cemaatlerin bir anlamda bağımsızlıklarını ilan etmelerine de neden oldu. Hatta Avustralya'da bir trafik kazası sonucu hayatını kaybeden Coşan'ın ölümü, aslında cemaatler arasındaki bu çekişmede "suikast" sonucu olduğu iddialarına da yol açtı. Coşan'ın 4 Şubat 2001'de ölümünün ardından yerine oğlu Nurettin Coşan geçti. Her şeye rağmen İskenderpaşa Cemaati bugün de Nakşilik'in önemli bir güç merkezi olmaya devam ediyor. Hatta tarikat içindeki gücünü yitirse de siyasetteki etkinliğini sürdürüyor.
NEVZAT ATAL - ERDAL ŞİMŞEK
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|