|
 |
 |
 |
 |
|
Aşkın rahatsız mı? Ah canım! Geçmiş olsun
Yeni albümü 'Ayrılmayalım' ile müziğe dönen romantik şarkıların sesi Ferda Anıl Yarkın, eskiden büyük bir aşk yaşadığı Aşkın Nur Yengi'nin hamileliğindeki rahatsızlığı bilmiyordu. Bizden öğrenince çok üzüldü: Ah canım!.
Son albümünü 1999 depreminin olduğu gün çıkarmıştı. Ondan beri müzik piyasasında besteleriyle varolan Ferda Anıl Yarkın, alamet-i farikası haline gelen romantik bestelerden oluşan yeni albümü 'Ayrılmayalım'la tekrar müzik dünyasındaki yerini aldı. Bunun üzerine Ferda Anıl Yarkın'la bir röportaj yapmak istedik. Aslında çok kolay olacakmış gibi görünen bu iş, göründüğü gibi çıkmadı. 'Ayrılmayalım'ın basın bülteninde cep telefonunun numarası yazan basın danışmanı bizi başka birine yönlendirdi. Bu ikinci arkadaş da röportaj ayarlama konusunda tereddütlüydü. Sanki Yarkın'ın yeni albümü çıkmamıştı da; bir televole programında basılmıştı ve basınla konuşmak konusunda kararsızdı...
ÇABALAMA NİYETİ YOK MU?
Buluştuğumuzda bizi çok şaşırttı... Albümü yeni çıkan şarkıcılarda bir heyecan, beklenti ve heves hali olur. Oysa onda bunların hiçbiri yoktu. Kendine güvensiz de değildi; güveniyor ama albümün başarısı için çok da çabalamaya niyeti yok gibiydi! Bir ara röportaj talebinde bulunarak onu rahatsız mı ettik diye de endişelendik! Bir röportaj sırasında fotoğraf çektirmesi gerektiği de aklına gelmemişti sanki... Bu konuda isteksizdi, hayranlarıyla; stüdyoda çalışırken giydiği tişörtü ve en doğal haliyle buluşmaktan çekinmiyordu. Bunlar, yeni bir albüm çıkarmakta neden bu denli geciktiğini açıklıyor ama biz yine de sorduk...
* Neden bu kadar ara verdiniz? Son albümüm 1999 depremiyle aynı günde çıktı. Klip akşam saatlerinde 8'de falan yayınlandı. Sabaha karşı da deprem oldu. Yine de sattı albüm. Ama sadece bundan değil, sıkıldım o dönemde. Yapılan şeylerden sıkıldım. Beste verdim birçok arkadaşa. Enstrümantal parçalar yaptım ama kendi adıma bir şey yapmadım. Biraz da yapımcım Behçet Ağabey'in ısrarıyla yaptım bu albümü.
* Ne zaman başladınız müziğe? Konservatuvardan sonra. İlk kez albümümde şarkı söyledim ben. Ama beste verdim bir sürü sanatçıya; Cengiz Kurdoğlu, İbrahim Tatlıses, Müslüm Gürses... Keman grubu kurmuştuk, onlarla stüdyo kayıtlarına giderdik. Enteresan oldu şarkı söylemem. İlk trompet okudum konservatuvarda. Babam da evde tambur çalıyor. Gerilim oldu, kemana geçtim. Şan derslerinden kaçardım.
* Şarkı söylemek tercihiniz değil... Yok, genelde müzik yapmayı, enstrüman çalmayı tercih ediyorum. Yani her şey göbek atmak, eğlenmek değil ki müzikte. İşin o kısmında enstrümanın başında olmak daha iyi geliyor bana. Bu 'eller havaya' olayı ise ters geliyor bana...
* Türkçe popun gelişimini nasıl buluyorsunuz? İyiye gitmiyor. Eski parçalar çok daha güzeldi. Ama şimdi pop diye, beğenmedikleri taverna müziğini yapıyorlar.
* Siz neler dinlersiniz? Genelde slow parçaları, eski müzikleri, film soundtrack'lerini falan severim.
İYİ BİR ADAMIM BEN
* Siz de hep romantik parçalar söylüyorsunuz. Herhalde yaşadığınız ilişkiler etkili olmuştur. Peki ilişkilerinizi basından özellikle mi gizliyorsunuz? Kimseye şarkı yazmadım. İlişkilerimi gizlemek için de özel çabam olmadı. 'Yanımdaki kızla gündeme gelmek istemem' meselesi değil bu. İyi bir adamım. Hiçbir kadına uzun uzun bakmam, peşinde koşmam. Birini beğenirim, gelmesini beklerim, gelmezse başkasını beğenirim.
* Bu arada eski sevgiliniz Aşkın Nur Yengi rahatsız, duydunuz mu? Öyle mi? Ah canım benim. Çok geçmiş olsun. İnsan biriyle birlikte oldu mu, akrabalarıyla, arkadaşlarıyla tanışıyor, aile gibi oluyor. Ayrılınca onlarla da hemen kopulmuyor. Benim ilişkilerim hep düzgün sürmüş, düzgün bitmiştir zaten.
AÜYŞE DÜZKAN GÜNAYDIN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
