| |
Sorumlu Hakyemez
Basketbolda Dünya Şampiyonası kapıya dayandı. Milli Takım'ın oluşturuluşundaki tercihleri nasıl buluyorsunuz? Fevkalade yanlış. Dünya Şampiyonası, final şampiyonadır. Böyle bir turnuvayı 4 yıl sonrasının hazırlığı için kullanacak düşünce, zeka olabilir mi? Bu sporda sıfırsındır, 2010'a bir takım hazırlıyorsundur, bunu yapabilirsin. Ama dört tane dünya çapında adamı almamak.. İnsanlar popolarıyla, kargalar gagalarıyla güler adama. Ne yazık ki, bu durum Türkiye'de doğru dürüst tartışılmıyor. Ülkenin en büyük gazete grubu Turgay Demirel'in kontrolunda. Esat Yılmaer ve Doğan Hakyemez medyanın büyük bölümünü kontrol ediyor. Kontrol edemediklerine de baskı yapıyor. Ünal Özüak'a yazdırmamak için neler yaptıklarını biliyorum.
Bu takımın alacağı sonuçların sorumlusu Tanjeviç değil, Demirel midir? Asıl sorumlu Doğan Hakyemez. Onun arkasında Hürriyet var. Basketbol Milli Takımı, Doğan Hakyemez'in sempatisi ve antipatisine göre oluşturuluyor. Tanjeviç ve Demirel ise Hakyemez'in oyuncakları. Elemelerini geçemediğimiz bir şampiyonaya wild-card ile, davetiye ile gidiyoruz. Bu, federasyonun başarısı değil midir? Federasyonun başarısıdır elbete. Bu kartı Türkiye için kullananlar bu takımla geleceğimizi bilse yine bizi mi seçerlerdi, bilemiyorum. Bir tarafta finale gitme potansiyeline sahip bir takım, bir tarafta belki de gruptan çıkamayacak bir takım.
Köşenizde Milli Takım'ın başarısının tamamen ve sadece üçlükçülerin performansına bağlı olduğunu yazdınız. Basketbolda amaç insanın boyundan bir metreden daha yukarıda minnacık bir çemberden top geçirmek. Daha yakından daha kolay değil mi bu iş? Pota dibine girmek oyun gerektirir. Oyunu üç sayıların üstüne yıktığında da atıcını boşta kullanmak için oyun gerekir. Ama bizimkiler zorlayarak, bazen iki kişinin arasından atmaya çalışıyor. İki-üç yıl öncesine kadar oyun kurucu yarı sahayı geçerken parmaklarıyla bir işaret yapar, bir rakam gösterirdi. Şimdi topu pota altına sokmak için ya da dış atıcıyı boşta kullanmak için bir oyun yok.
Bu takım Japonya'da ne yapar? Allah, üçlük atıcıların ellerine derman versin. Üstelik, biri eli sakatlığa çok meyilli İbrahim. Tek Serkan kalırsa ne yaparız bilemiyorum. İbo ile Serkan atarlarsa grupta ilk üçe bile girebiliriz. Zaten dördüncü olmak, elenmek gibi, öbür grubun birincisi ABD olacak herhalde. Devam için ilk üçe girmek zorundayız. Japonya'ya eksiksiz gelseydik, iyi yönetilen gerçek Milli Takım ile finale kadar giderdik.
Bu eksiklerin gelemeyişinde tarih kavgaları oldu. Oyuncuların hatası yok muydu? Yöneticilik, kumandanlık nedir? Silahlarını en iyi şekilde kulanabilme sanatıdır. Bu iş, Hido'nun, Memo'nun keyfine göreyse bu federasyona, teknik komiteye, menajere ihtiyaç yok ki. Dünya kadar para alacaksın, üç tane oyuncuyu getiremeyeceksin. Hakyemez'in yerinde ben olsam, Hido da, Memo da, Hüseyin de, Mirsad da takımla Japonya'daydı. Beceriksizliklerini örtmek için vatan hainliğiyle bile suçladılar çocukları. Bakana "Bunları takım istemiyor" dediler. Bunu bana bizzat bakan söyledi. Rezalete bakın. Bakana, başbakan yardımcısı olan bakana yalan söyleniyor. O da inanıyor.
Bu takım 2010 için nasıl? Gençleri iyi buluyor musunuz? 2010 için fevkalade bir takım. Elimizde bir jenerasyon varken, arkadan bir tane daha geliyor. Bu geniş havuz, Doğan Hakyemez'in kaprislerine teslim ediliyor. Milletin vergileriyle beslenen adam, Milli Takım'ın yolunu kesiyor. Koç da, federasyon başkanı da, bakan da, millet de seyrediyor. Niye? Çünkü adam Hürriyet'in yazarı, arkasında Hürriyet Spor Müdürü var.
|