|
|
|
|
|
|
Güngören'in graffiticileri polisten kaçmıyor
Uzun yıllardır polis korkusuyla yaşadıkları ilçenin duvarlarını renklendiren Güngörenli graffiticiler, artık gizlenmek zorunda değil. Üç aydır belediyenin gösterdiği duvarlara graffiti yapan gençlerin boya masrafını da belediye karşılıyor
Oğuz Erdem (18) ile Ulaş Çelik (17) geçtiğimiz aylarda Güngören'in tramvay istasyonunun duvarlarında graffiti yaparken polis tarafından gözaltına alındılar. 'Kamu malına zarar vermek' suçundan bir gece nezarette kalan ikili, başlarına gelen bu olaydan sonra ailelerinin tepkisiyle karşılaştı. Bunun üzerine de yasal yollarla nasıl graffiti yapabileceklerinin yollarını aramaya başladılar. Belediyeye giderek dertlerini anlattılar ve ilçelerindeki boş duvarları boyamaya talip olduklarını söylediler. Şimdi bir grup arkadaşlarıyla birlikte, Güngören'in duvarlarını süslüyorlar. Oğuz Erdem bunu nasıl başardıklarını şöyle anlatıyor: "Üç aydır boyalarımızı belediye alıyor ve bize duvar temin ediyor. Bu nedenle tüm tasarımlarımızı uygulayabiliyoruz. Güngören'de graffiti yapan pek çok farklı grup var. Bunların arasında bazılarıyla aramız iyi, bazılarıyla kötü. Ancak bu aralar biraz yükselişte olduğumuz için bizi çekemeyenler de oluyor." Belediyenin graffiticileri; yani kendi deyimleriyle GNG Klan'ın üye sayısı 15 civarında. Şimdiye kadar Güngören'de 500 metreden fazla duvar boyamışlar. Bunun üzerine halktan aldıkları tepki de hep olumlu olmuş. Eskiden semt sakinleri bu gençleri, "Ne yapıyorsun sen?" diye kovarlarken, şimdi "Benim adımı da yazar mısın?" veya "Bence şöyle bir şekil yapsaydın," diye istekte ve yorumda bulunuyorlar. Dünyada 80'li yıllarda başlayan graffitinin Türkiye'deki tarihine bakıldığında 10 yıl kadar geriye gitmek yeterli. Bu kadar kısa bir geçmişi olmasına rağmen, Türkiye'de oldukça fazla sayıda graffiti yapan genç var. Ve hepsi yaptıklarının sanat olduğuna inanıyor. Ancak Ulaş Çelik, birkaç yıl öncesine kadar kendilerine neredeyse terörist muamelesi yapıldığını anlatıyor: "Bizi sağcı veya solcu sananlar var. 'Satanist,' diyenler bile çıktı. Çünkü Türkiye'de bilinçsizlik ve önyargı söz konusu. Belediyede çalışmaya başlayınca bu bakış açısı biraz kırıldı."
GENÇLİK HEVESİ DEĞİL Güngörenli gençler graffiti yapmayı bir gençlik hevesi olarak görmüyor. "Dünyada 50 yaşına gelse de grafiti yapanlar var," diyerek kendilerinin de sonuna kadar sanatlarına devam edeceklerini anlatıyor. Hatta en büyük umutları, ileride graffitinin bir sektör haline gelmesi ve böylece bir zamanlar illegal olarak yaptıkları bu işi bir meslek haline getirebilmeleri. Bu amaçla önümüzdeki haftalarda Türkiye'nin en yetenekli graffiticilerinin toplandığı bir festival düzenleyecekler. Bu etkinlikte onlarca genç, tüm gün boyunca aynı duvarı boyayacak.
Ece Koçal
|
|
|
|
|
|
|
|
|