Çok yaşa Aurelio!
Fenerbahçe'nin 100'üncü yılında müthiş bir kadro beklerken hevesimiz kursağımızda kaldı. Anlaşılan yönetim Dinamo Kiev maçının sonucuna göre bir karar verip tutum belirleyecek. Tur atlanmazsa "Bu kadro Türkiye Ligi'ne yeter" sonucuna varırlarsa bence büyük yanlış yaparlar, çünkü takımın hücum gücünde desteğe ihtiyacı olduğu ortada. Üst üste alınan iki galibiyet yanıltıcı olabilir çünkü takım oyunu henüz istenilen seviyede değil. Alex, Tuncay ve Tümer gibi yetenekli ayakların beceresine dayalı bir oyun anlayışının her maçta başarı getireceğinin garantisi yok. Tribünleri dolduran taraftarlar evlerine keyif aldıkları bir takımı izleyerek dönmek istiyor. Sadece skor tatmin edici olmuyor. Üst üste üçbeş pas yapamayan bir takım insana keyif vereceğine bütün hafta sonunu zehir edebiliyor. Anelka'nın takıma artık fayda sağlayamayacağının kesinleşmesi, Nobre'nin Beşiktaş'a gitmesi, sarılacivertli takımın dengesini bozmuş durumda. Bir de Beşiktaş'ın tek hedefinin kendi şampiyonluğundan çok Fener'in şampiyonluğunu engellemek olarak ilan etmesi, Fenerbahçe'ye karşı birleşik bir cephe oluşturulmuş olduğu gerçeğini gözönüne alırsak, işin şansa bırakılmaması gerçeğini daha iyi görürüz. Fenerbahçe'ye yönelik olumsuz tutumun en açık örneği Aurelio'nun milli takıma alınmasına gösterilen tepki. Yabancı sayısının artırılmasına Fenerbahçe istiyor diye karşı çıkanlar, Aurelio'nın milli takıma alınmasına tepki gösterenler, aynı yolu izlemekte sakınca görmüyor. Sanki yakın geçmişte İspanya, İtalya gibi ülkeler bu yolu denememişti. Sanki Türkiye'de sporda ilk kez böyle bir uygulamaya gidiyor. Sanki siyahi atletimiz, isimlerini telafuzda zorlandığımız milli voleybolcularımız yok.
KURALLAR İYİ KOYULMALI Devşirmelik bu toprakların en eski geleneği. Osmanlı'da küçük yaşta yaparmışız, şimdi yaşlarının biraz büyümesini bekliyoruz. Bence Aurelio kalitesinde bir oyuncunun milli olmasında bir sakınca yok. Çünkü ülkemizde o mevkide oynayacak kalitede oyuncu olmadığı ortada. Atletizmde ses çıkarmadığımız uygulamaya futbolda karşı çıkmanın hiçbir mantığı olamaz. Ya tüm spor dallarında bu uygulamayı engellemek ya da hepsinde yolu açmak gerekir. Ancak eğer bu yol açılacaksa kuralları iyi koymakta ve kolaycı olmamakta yarar var. Yoksa bir gün Güney Amerika-Afrika karmasından oluşan bir milli takımla sahaya çıkabiliriz.
|