|
 |
 |
 |
  |
|
'Gençken evlenseydik yürümezdi'
Mazhar benim ilk aşkımdı. 16 yaşında bana ilk çiçeğimi alan erkek. Yani yalnız şimdi alıyor değil... Yıllar sonra neden Mazhar'la evlendim sorusuna en iyi cevap şu sanırım. 23 sene sonra tekrar karşılaştığımızda, ikimiz de artık ne istediğimizi çok iyi biliyorduk. Lüzumsuz detayları hayatımızdan sildiğimiz bir dönemdi. Değer yargılarımız değişmişti ve bir ilişkiden çok daha oturaklı şeyler bekliyorduk. Arkadaşlık, ortak bir bakış... Ama zıt baktığımız konularda bile birbirimizi tamamladığımızı gördük.
'ÇOK ZITIZ AMA ÇOK BENZERİZ'
Aslında önceleri kendi kendime  bu ilişkiyi reddettim, istemedim. Ama o olmadığında hayatımın bomboş olduğunu gördüm, arkadaşlığını özledim, bir yanım eksikti Mazhar olmadığı zaman. Ve o zaman anladım ki ben ona gerçekten âşığım. Düşünüyorum da daha gençken evlenmeye kalksaydık, bu ilişki yürümezdi. Ama şimdi hırçınlıklarımız törpülendi, hayata daha mutlu bakmaya başladık ve ikimizde daha huzurlu bir hayat beklentisine girdik. Mazhar'la tamamen zıtız ve çok benzeyen yönlerimiz de var. En basit örnek, ben evi kolalayıp ütüleyen bir kadın halindeyimdir ve Mazhar'ın dağınıklığı beni  çıldırtır. Ben karşımdakiyle biraz daha politik konuşmasını beceren biriyim ama Mazhar asla içinde tutmaz, her şeyi 'dan' diye söyler. Hatta ona 'Sakın söyleme ama şöyle şöyle bir şey olmuş,' derim, o sanki bunu dememişsiniz gibi gider söyler... Tabii bunların yanı sıra çok ortak zevkimiz ve beklentimiz de var. Bir de ikimiz de çok değerliyiz birbirimiz için. Bize bir saldırı olduğunda birlikte atağa geçeriz, bir taraf daha çekimser kalmaz. Dolayısıyla aramıza öyle kolay kolay kimse giremez.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
