Yaşasın futbol
Zayıf rakibe karşı F.Bahçe'nin alacağı sonuçtan çok sahadaki oyun düşüncesi önemliydi. 15.dakika geçtiğinde maçın kolay olacağı belli oldu.. Gözlerimiz Zico'nun oyunculardan istediklerine ve onların buna verecekleri cevaba odaklandı. Geçen üç senenin 'dizginlenmiş takımı'ndan sonra sahada sorumluluk özgürlüğünü kazanmış futbola aç bir takım gördük. Öncelikle herkes yerinde oynuyordu. Bek olan bekte, orta sahadakiler de kendi bölgesindeydi. Futbolcular yetenek sınırlarına göre belirlenmiş takım kurgusuyla sahaya çıktıklarında görev bölgelerine sabit şekilde yayıldılar. Kanattan kanada özgürce dolaşıyor, topu arıyorlardı. Keyifli futbolun felsefesinde zaten bu var. "Oynadığınız oyundan zevk alın" sözü dünkü Fenerbahçe takımı içindi. Gücü olan, kendini iyi hisseden, topa yaklaşıp yaratıcılığını sınırsızca kullanmak şansını buldu. Bu inisiyatifli düzene takım içinden de itiraz gelmedi, zorlamayı yapan oyuncunun görev bölgesi, oyun disiplini içinde dolduruldu. Dar alanda topuk pasları ile rakibi şaşırtan varyasyonlar kısa paslarla oyunu çabuklaştırmak isteği, bol şut ve devamlı atak arzusu F.Bahçe'nin karakteriydi. Demek ki bu sene rakiplerin önlem almakta zorluk çekeceği, homojen oyun yapısına kavuşmuş bir Fenerbahçe takımı izleyeceğiz.
DAHA YOLUN BAŞINDALAR Başka değişiklikler de var. En önemlisi elbette Tümer. Saracoğlu'ndaki ilk sınavında taraftarın bağrına bastığı farklı yıldız, 90 dakikayı kendi şovuna ayırmayı uygun gördü. Önünde koşan forvetler, yanında Alex gibi bir cevher, arkasında da Appiah, Aurelio ikilisinin güvencesini bulunca taraftarıyla buluşmasına hem güzel bir gol hem de bol alkış ekledi. Tuncay ve Anelka ikilisinin son noktalarda yetersiz olabileceği fikri de ilk 45 dakikanın hakimiydi. Bitirici noktada veya yüksek toplarda sıkıntılar yaşanacağı sinyalleri de vardı. Özellikle duran toplarda her pozisyonda rakibe üstünlük sağlanamaması F.Bahçe'nin kanatlardan taşıyacağı atakların tabelaya pek kolay yansımayacağını düşündürdü. Transfer anlamında daha F.Bahçe taraftarı açtı. Aurelio'dan boşalan kontenjan için kafalarda bir santrfor fikri oluşmaya başladı. Belki teşhis doğru ama Fenerbahçe takımı daha yolun başında. Anelka, Alex, Tümer, Tuncay, Appiah gibi önemli oyuncuları var. Günler geçtikçe birbirlerini anlayıp gelişecekler. Bu nedenle dünkü karşılaşmayı ağaçlara bakarak değil, ormanı görerek değerlendirmek gerekir. Seyirciye heyecan verecek felsefesini yaratıp, oyuncularını ofansif özgürlükle donatan F.Bahçe'nin kendi karekteri oluştuğunda alacakları sonuçları değerlendirmek en doğrusu olur.
|