Alaçatı-Bitez ve başkanların önemi
Yıllardır tartışması yapılıp durur Bodrum mu, Çeşme mi diye. Tercihlere göre gizli bir rekabet, bir beldeyi diğerinin önüne çıkarma çabaları gazete sayfalarına yansır. Her ikisi de kendi üstünlükleri, güzellikleri olan iki tatil yöresi. Bütün bir yıl umutlarını ikiüç aylık sezona bağlayan insanlar için "Bodrum battı, Çeşme yok oluyor" haberleri, yorumları iç acıtıyor olmalı. Hele turizmin böylesi durgun olduğu bir senede. İki yöre de çarpık kentleşme, yöre halkının kendi kültürüne, çevresine değerlerine sahip çıkmamasının bedelini ödüyor elbette. Hızla yükselen beton yapılar, birbirinin benzeri eğlence yerleri açısından çok farkları yok. Paranın, görgüsüzlüğün gücünü en üste çıkardığı yerler var her ikisinde de. Ama her ikisinde de hala çok sayıda kuytu köşeler, özgün noktalar var. Bence bu iki ilçe arasında en şanslısı denize uzak olmasından olsa gerek Alaçatı. Tarihsel kültürünü sonuna kadar korumuş, para kazanmak kadar ilçenin kültürüne, mimarisine sahip çıkma kaygısı taşıyan insanların eline düşmüş olmasının de etkisi var. Alaçatı aynı zamanda ilkeli ve becerikli bir belediye başkanına sahip, Muhittin Dalgıç. Tıpkı Bitez Belediye Başkanı Remzi Güngör gibi. İkisi de taş üstüne taş koyma çabasında olan iki siyasetçi. Biri CHP'den, biri Anavatan'dan politikaya atılmış bu iki değerli insan gibilerinin sayısının artması Türkiye siyasetine kalite getirecektir. Dalgıç, titizlikle uyguladığı imar planı, Alaçatı'nın tarihi dokusuna gösterdiği önem, kasabada lokanta kadar sanat galerileri olması için verdiği çaba ve pop starlar yerine klasik müzik konserleri düzenlemesiyle birçok meslektaşından ayrılıyor. Yıllarca Çeşme'nin gölgesinde kalan Alaçatı şimdi bu avantajı sonuna kadar kullanıyor. Alaçatı'da hala görgüsüzlüğün izleri yok. Bundan sonra olması da çok ihtimal dahilinde görünmüyor, çünkü insanlar burada yaşadıkları yere önem veriyor. Kuytuluğu, vahşi bir işgal mantığının yaşandığı yıllarda Alaçatı'nın en büyük koruması olmuş. Remzi Güngör de Bodrum'un yanı başında bir vaha yaratmış bir başkan. Kıyı şeridine getirdiği düzenleme, kurduğu arıtma sistemi, sürekli yeni bir hizmet getirme çabalarıyla bölgede öne çıkan bir isim. Bu iki şanslı beldenin başarılı belediye başkanlarının yanı sıra ortak bir özellikleri daha var. Türkiye'nin önemli sörf merkezi olmak. İnsanların sadece bütün gün güneş altında yatmaya gelmediği yerler burası. Gençlerin su sporları yapabildiği, kötü alışkanlıklardan uzak durabildiği merkezler. İnsan Kuşadası, Marmaris gibi tatil yörelerine baktığında doğru seçilmiş siyasetçilerin, beldelerin kaderinde ne kadar etkili olabildiğini daha iyi görüyor. Demokrasi sadece seçme hakkını kullanmak değil elbette, bu hakkı doğru kullanma görevi aynı zamanda. Alaçatı ve Bitez'e bakınca insanların sağduyusuna güven gerçekten artıyor.
|