|
|
Şimdi susma zamanı
İlişki gurusu değilim. Kendine hayrı olmayan ama başkalarının ilişkileri üzerine uzun uzun ahkâm kesenlerden ise hiç değilim. Ama Reha Muhtar - Gülşen - Erol Köse üçgeninde yaşananların "üslubu" üzerine söylenecek birkaç sözüm var. Zira düzey giderek düşüyor. Reha Muhtar, Erol Köse'yi eleştirip, "İki kadın arasında oyuncak oluyorsun. Bir süre ortadan kaybol" dedi. Sonra da Gülşen ile ortadan kayboldu. Erol Köse bunun üzerine "Bana ahlak dersi verene bakın. Ben oyuncaksam, o da oyuncakçı dükkanı" diye yanıt verdi. Gülşen, Erol Köse'nin karısına albüm yapacağını, bu albümün kendisine rakip olarak piyasaya çıkacağını hatırlatan gazetecilere gülerek "Bence geç kalmış bir proje" dedi. Ayrıca Erol Köse için "Ben bir kitabı bir kere okurum. Sonra başkalarına veririm, herkes okusun diye" ifadesini kullandı. Erol Köse altta kalmadı. "Ben aslında ansiklopediyim. Ama okuyup, anlamasını bilene" diyerek, Gülşen'in zekâsını hedefledi. "Peki Reha Muhtar'ı neye benzetiyorsunuz?" şeklindeki tuzak soruya ise aynı düzeyde yanıt verdi: "Arama motoruna..." Reha Muhtar, Nice'ten döner dönmez gazetecilere "Belim ağrıyor" dedi. Erol Köse, "Reha'nın takıldığı bir yer varsa arasın, yardımcı olurum" deyince, yanındaki eşi müdahale etmek zorunda kaldı: "Öyle deme, ayıp..." Tavsiyem, herkesin bir süreliğine susması. Tabii başarabilirlerse...
|