|
|
|
|
|
|
|
|
|
Fikriye Hanım'ın mezarı nerede?
Çankaya Köşkü'nün kapısında intihar eden Atatürk'ün aşkı Fikriye'nin mezarının nerede olduğu tartışma konusu. Mezarın Etnografya Müzesi'nin önündeki Atatürk heykelinin altında olduğuna dair inanışlar var.
Fikriye'nin aşkı gibi mezarı da sırla dolu
Köşk'ün kapısında intihar eden Fikriye'nin mezarının nerede olduğu konusunda hiçbir resmi kayıt yok. Mezarın Etnografya Müzesi'ndeki Atatürk heykelinin altında olduğuna inanılıyor.
Çankaya'nın gayri resmi de olsa ilk "First Lady"si Fikriye'nin Mustafa Kemal'e duyduğu büyük aşk gibi, ölümü, son yolculuğuna nasıl uğurlandığı ve mezarının yeri de "sırlarla" dolu. Fikriye'nin nasıl öldüğü konusunda senaryo çok. Latife Hanım tarafından Köşk'ten kovulduktan sonra bindiği faytonda tabancayla intihar girişiminde bulunan Fikriye, ağır yaralı olarak dönemin tek hastanesi 'Memleket'e kaldırılır. Ancak, hastane bölümü soru işaretlerini artırır. Fikriye Hanım'ın, intihar girişiminden kurtulmasına rağmen, birtakım "karmaşık" tedaviler uygulandığı
için öldüğü iddia edilir. Hatta silahla kendisini vurmadığı, faytonda vurulduğu söylenir... Fikriye ölümünden sonra, şimdi Etnografya Müzesi'nin bulunduğu mezarlığa defnedilir. Ancak müze inşa edilirken mezarının nereye nakledildiği konusunda hiçbir kayıt yok. Resmi kayıt olmayınca pek çok söylenti ortaya atılır. En yaygın rivayet ise "Kurtuluş Savaşı'nda halkımız muzaffer olsun" duasının yapıldığı Namazgah Tepesi'nde bulunan Etnografya Müzesi'nin önünde yükselen Atatürk heykelinin altında bulunduğu.
ARŞİVDE KAYIT YOK Mezarla ilgili mutlaka bir kayıt vardır diye düşündüğümüz, devletin önemli birimlerinin verdikleri yanıtlar da belirsizliği güçlendiriyor. Genelkurmay İletişim Daire Başkanlığı, SABAH'a verdiği yazılı yanıtta, "Yapılan arşiv çalışması sonucunda Fikriye Hanımın mezar yerine ait bilgi ve belgeye rastlanmamıştır" dedi. Aynı konuda Cumhurbaşkanlığı ise 'sözlü' yanıt vermeyi tercih etti. Köşk kaynakları, "Fikriye Hanım'ın gömüldüğü yer konusunda bilgi ve belge olmadığı"nı bildirdi. MİT Bilgi Edinme Birimi, konunun görev alanlarını ilgilendiren konu olmadığını belirtmekle yetindi. Ankara Büyükşehir Mezarlıklar Müdürü İsmail Çalık ise Cumhuriyetin ilk yıllarında düzenli mezar sistemi olmadığına ve kayıt bulunmadığına dikkat çekerek "Köy mezarlık sistemi var. Yani, el yordamıyla mezarlar belirleniyordu. Düzenli mezar sistemine geçiş, Fikriye Hanım sonrasıdır. Kayıt olmadığı için Fikriye'nin nereye gömüldüğünü bilmek zor" dedi.
1920'LERİN ANKARASI 8 ay önce, "Küçük Asya'nın Bin Yüzü Ankara" kitabının mezarlıklar bölümünü yazan Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Galerisi Yöneticisi Ömer Türkoğlu, erken cumhuriyet döneminin Ankara'sının, kıtlık, salgın hastalıklar, yangınlarla dolu bir yer olduğunu, mezarlıkların şehrin her yerine dağıldığını anlatıyor. Türkoğlu, "Her boş yere defin yapılmış. Ankara'da düzenli bir mezar sistemi yok. Müslüman, gayr-i müslim, Yahudi ve az da olsa Rum mezarlıkları var. Şehrin kıyılarında mezarlar var" dedi. Türkoğlu, eski Meclis binasının arka kısmının Müslüman, Dışkapı'da eski adıyla Sarıkışla diye adlandırılan yerin Ermeni mezarlığı, Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi ile TRT Ankara Radyosu'nun olduğu bölümün ise Yahudilerin mezarlığı olduğunu anlattı. Bu döneme ilişkin defin kayıtları olmadığı için Fikriye Hanım'ın gömüldüğü yeri bilmenin zor olduğunu belirten Türkoğlu, "Yahudi mezarlığına da gömülmüş olabilir, Müslüman mezarlığına da" diyor. Türkoğlu, o dönemden sadece Osmanlı uleması, üst kademelerde olanların türbelerin kenarlarına gömüldüğü için mezarlarının belli olduğunu belirtti.
Hülya KARABAĞLI / ANKARA
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|